ROSEANNE'NİN EVİ
Roseanne artık çıldırmak üzereydi. O kadar uğraşıyordu fakat hâlâ yiyebilecekleri bir şey çıkaramamıştı ortaya. Oflayarak yeni bir tencere çıkardı ve ocağa koydu. Sinirli adımlarla ramen dolu dolaba ilerleyip 4 paket ramen çıkardı. Tencereye su koyup kaynamasını beklerken ramenin zengin görünmesi için içine ne koyabileğini düşünüyordu.
...
Çalan kapı ziliyle Roseanne yerinden fırlamış ve son kez ortalığa göz gezdirmişti. İkinci kez çalan kapıyla göz devirerek kapıya gitti ve açtı.
"Hoşgeldin Jeongguk-ah." Jeongguk, Roseanne'ye sıkıca sarılmış ve içeri girmişti. Hemen masanın başına koştu ve yemeklerde göz gezdirdi.
"Hoşbuldum mu emin değilim Rosie. Akşam yemeği bu mu?"
"Mutfakta savaş çıkmış gibi. Bunları yapabildiğime şükret."
" Desene aç kaldık."
"Beğenmediysen bonkörlüğünü göster."
"Hem akşam yemeğine davet ediliyorum hem yemek ısmarlıyorum..."
Roseanne flörtöz hareketlerle Jeongguk'a yaklaşmış ve gay olan bir erkeğin bile eriyeceği bakışlarını atmıştı.
"Ama Gguk-ah yemek yapamıyorum ki." Elini midesinin üzerine getirmiş ve daire şeklinde sürtmüştü. "Hem karnım çok aç." demişti çok kelimesini uzatarak.
Jeongguk buna tabi ki tepkisiz kalamazdı. Gözlerini devirip koltuğa oturdu ve yanını patpatlayarak Roseanne'ye oturmasını işaret etmişti. Roseanne hemen yanına oturmuş ve gülümsemişti. Jeongguk cebimden telefonunu çıkarıp iki büyük boy karışık pizza ve iki kola sipariş etmiş, telefonu kapatıp kenara koymuştu.
"Ee? Pizzalar gelene kadar ne yapacağız?"
"Bilmem ki, film izlemek ister misin?" Jeongguk kafasını onaylar şekilde sallamıştı. Roseanne'de raftaki film koleksiyonundan bir film seçmiş ve Jeongguk'da onaylayınca filmi açmıştı.
"Pizzaların gelmesini beklesek mi?"
"Çok açım Rosie ama film izlerken açlığımı hissetmeyebilirim."
Roseanne, "Peki o halde." deyip filmi başlatarak arkasına yaslanmıştı.
Film başlayalı 10 dakika olmuştu ve çalan kapı zili ile Roseanne kapıya koşmuştu. Elinde pizzalarla salona döndüğünde Jeongguk filmi durdurmuş ve pizzalara odaklanmıştı.
1 SAAT SONRA
Pizzalar bittikten sonra ikili film izlemeye devam etmişti ancak film sadece Jeongguk'un ilgisini çekiyor gibi görünüyordu. Roseanne sürekli telefonuyla ilgileniyordu.
"Roseanne, artık telefonunu bırakacak mısın?"
"Hı?"
"Diyorum ki artık telefonu bırakacak mısın?"
"Üzgünüm arkadaşım ödevle ilgili bir şeyler soruyor, önemli olmasa ilgilenmezdim."
"Peki." deyip önüne dönmüştü Jeongguk. Ama Roseanne'nin doğruyu söylemediğini tahmin edebiliyordu. Ödev hakkında konuşurken bu kadar eğlenmesi normal değildi. Ya da bu kadar uzun sürmesi...
Jeongguk ani bir hareketle Roseanne'ye donup telefonu elinden almıştı.
"Aynı sınıfta olduğumuz için ödev hakkında benim de yardımım dokunabilir diye düşünüyorum. Yanılıyor muyum Rosie?"
"Jeongguk verir misin şu telefonu!"
"Neden bu kadar panik yaptın?"
"Panik yapmadım!"
"Neden gerginsin?"
"Gergin falan değilim. Ver şunu!"
"Tabi ki." deyip ekrana çevirmişti bakışlarını. Ve bir kez daha anlamıştı Roseanne hakkında yanılmadığını.
mr.jimin
Hangi filmi izliyorsun?Jeongguk kısa bir süre Roseanne'ye bakıp tekrar telefona döndü ve Jimin'e cevap verdi. Görüldü olmasın değil mi?
rosieyoung
Bir Aptalın Hikayesi.
Sellaamm!
![](https://img.wattpad.com/cover/197214800-288-k490645.jpg)