her neyse, işler böyleydi işte. kendinden nefret eden kim junmyeon, ömründe gördüğü en güzel şey olan oh sehun'a fena vurulmuştu ve bunun hakkında yapabileceği hiçbir şey yoktu.
bu muhtemelen böyle sürüp giderdi, eğer bir gün sehun lafın ortasında o...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
junmyeon: bunu nasıl yapıyorsun
sehun: neyi
junmyeon: dün çok üzgündün
şimdi keyfin yerindeymiş gibi konuşuyorsun
nasıl yapıyorsun anlamıyorum ki
sehun: bak şimdi
keyfim yerine gelene kadar keyfim yerindeymiş gibi yapıyorum
fake it till you make it hesabı
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
junmyeon: niye
sehun: ne demek niye
junmyeon: ne işine yarıyor bu
sehun: öncelikle duygusal boşluğumdan ötürü dün bi ton kişisel şey anlatmış olmam seninle bunlar hakkında konuşmak istediğim anlamına gelmiyor, bunu belirteyim
bunları kimseyle konuşmak istemiyorum
çünkü konuştuğumda hiçbiri çözülmüyor
annem durup durup azar çekiyor, babamdan adamın canı sıkıldıkça dayak yiyorum
her an niye yaşıtların gibi değilsin diye diye kafatasımı kemiriyorlar ve canım sıkıldıkça hevesim kırıldıkça uzaklaşıyorum her şeyden
sürekli bi kalıba girmeye uğraşıyorum onu da beceremiyorum
kendi içlerinde ne kadar problemleri varsa benden çıkarmaya uğraşıyorlar
al
söyledim işte
ne sike yaradı şimdi
daha iyi hissediyor gibi görünüyor muyum
junmyeon: sehun
bir işe yarar mı bilmiyorum ama
kimse gibi olmana gerek yok
olduğun halinle çok güzelsin hatta en güzelsin
hiç değişme, canının istemediği hiçbir kalıba da girme