Meraba, Ben Mira 18 yaşında bir genç kızım.Ailem baya zengin babamı 2 yaşımdan beri görmüyorum , 16 yıldan beri. Liseyi daha yeni bitirdim yarın üniversiteye başlıyorum. Ve bu gün üniversitenin ilk günü erkenden kalkıp dolabımdan gri tişörtümü , siyah taytımı alıp hızlı bir şekilde giyindim. Askıdan siyah sırt çantamı alıp ayağıma gri botlarımı geçirdim.Saçlarımı açıp makyajımı yaptıktan sonra kapıyı açıp anneme bağırdım " Anne... ben gidiyorum " dedikten sonra kapıyı çekip çıktım Annem camı açıp " gitmeden önce birşeyler atıştırsaydın " dedi. Dinlememezlikten gelerek çıktım taksi beklerken yan evden çok yakışıklı bir çocuk çıktı 2 - 3 dakika bakıştık sonra yanına yaklaşıp "sen Erol amcanın kuzeni olmalısın "diyerek elimi uzattım "yo hayır değilim" diye cevap verdi kimsin dememe kalmadan taksi geldi. "Görüşürüz" diyerek yanından ayrıldım taksinin kapısını açtım tam bir ayağımı attım binecekken "aa.. şey adın neydi" diye seslendi kafamı kaldırıp "Mira ya senin ?" diye karşılık verdim. cevap vermiceğini umarken "Bende Meriç tanıştığımıza memnun oldum görüşürüz" diyerek kendi taksisine bindi. Bende kendi kendime fısıldıyarak "inşallah"diyerek kendi taksime bindim. Yol boyunca onu düşündüm sonunda üniversitenin kapısına gelmiştim parayı verip taksiden indim okula girecekken duraksayıp okula baktım sonra arkadaşlarım "Mira.. Mira.."diye gelip sarıldılar bende karşılık verip onlara sarıldım. Sonra beraber okulun içine girdik ancak aklım hala Meriç'teydi arkadaşlarım kantine caffe içmeye gideceklerdi bende "ben gelmiyeceğim okulu gezicem " diyip yanlarından ayrıldım. Onlar gittiler bende sakin ve yere bakarak geziyordum sonra sert Taş gibi bir gövdeye çarptım kafamı kaldırdım ve bir baktımki Meriç çok şaşırdım "Yinemi sen" diyerek güldüm " Evet ben bu okulda okuyorum"dedi "aa... ne tesadüf bende öyle" diye karşılık verdim güldük ilk andan beri beni o çocuğa bağlayan birşeyler vardı. "Peki evde , okulda nerde olursa görüşürüz"dedim Meriç'te bana "Evet görüşücez"dedi bende heyecanla hızlı adımlarla ilerledim.Bir an geldi arkamı dönüp meriçe baktım.Bir eli cebinde bana dönük bembeyaz dişlerini göstererek gülüyordu.Bende masum bir gülüşle dönüp uzaklastım.