Derse girdim ama heycandan elim titriyordu aklımda hala ve hala Meriç vardı.Derste onu düşünerek gülüyordum Gökçe bana bakıp gülerek "kızım iyimisin sabah yiyip içtiklerin ters etkimi yarattı" dedi. Bende ona "ben sabah bişey yemedim"diyerek sahte bir gülümseme yaptım Gökçe'de bana "kızım inceciksin zaten ye birşeyler zayıflıktan ölüceksin vallahi" dedi.Bende "denerim diyip önüme döndüm.Bu arada Gökçe'nin kim oldugunu merak ediyosunuzdur Gökce benim en yakın arkadaşım. Dersten cıkınca kantine gittik Gökçe önüne geleni alıp bana yedirmeye çalıstı. Tabi ben yermiyim, yemem sadece bi tost yedim ve çay içtim sonra "hadi gökçe boşver" diyip kalktım oda benle kalktı çıkısta yine bir taksi cağırıp gittik. Gökçe bizim evimize geldi coco cola - cips yiyip Bir Küçük Eylül Meselesi'ni izleyip ağladık biraz.Canımız sıkıldı bakçeye cıktık hava soğuk oldugu için bahtaniye alıp bahcede oturduk . Havuz olduğu için biraz esintili oluyor herneyse bahçede otururken Gökçe'nin söylediklerini dinlemiyor Meriç'lerin evinin bahcesine bakıyordum. Sonra bahçede birinin gezdiğini gördüm ayağa kalktım oda eni gördü demirlere doğru koştuk meriç bir tarafta bende diğer taraftaydım. Gülüşüp aynanda ikimizde " naber " dedik sonra yere bakarak güldük. Arkamı döndüm Gökçe bize bakarak sırıtıyordu sonra annem geldi "Mira..." diye bağırınca "görüşürüz diyerek yanından ayrıldım" oda bana "Belki yarın tekrar aynı kapıda görüşürüz" diyerek tekrar güldü.Bende gittim Gökçe de bana "kızım çocuk cok tatlı ne var aranızda" dedi ve oda güldü bende "yoooo" dedim. İçeri girdik odaya cıkacaktık merdivenlerden çıkarken Gökçe'nin telefonu caldı arayan Yeliz Teyze idi yani Gökçe'nin annesi. Gökçe'nin eve gelmesini istiyordu Gökçe'de "tamam anneciğim 10 - 15 dakkaya ordayım" diyip telefonu kapadı sonra beni öptü yarın uzun uzun anlatıcaksın dedi ve enin soförüyle evine gönderdik bende odama çıktım. Odam ve pencerem Meriç'lerin evinin oraya doğru oldugundan Meriç'in odasına bakıyordum ben camdan bakarken kimşe yoktu Meriç'in odasının ışığı bile yanmıyordu. Umudu kesmiştim tam camı kapıyordum tam kolunu indirecekken Meriç'in camı açıldı sevinçle bende camı açtım meriç cama cıktı el salladık birbirimize utandım bi an ve " yarın görüşürüz ben yatıyorum iyi uykular " dedim Meriç'te bana "iyi geceler tatlı rüyalar" dedi ve pencereleri kapadık birbirimize tekrar el salladık perdeyi çekip ışığı kapadık ve ben yattım sanırım oda yattı.