Untitled part

167 26 5
                                    


Neden üzgündüm hatırladıkça beynime kan sıçrıyor resmen 

- HİÇ önemli değil dedim oda kafasını salayıp önüne döndü bir kaç saat çalıştıktan sonra içeri biri girdi bu ne cesaret kapı çalmadan haa kafmı kaldırıp gelene baktım emre idi ama emrenin ne işi varki bide kapı çalmadan giriyor nerden natanıyorr k bu uyuzu 

- kapı çalsana lan . diye bağırdı uyuz. emre nin yüzündeki sırıtış hala silinmeden geldi oturdu bana dönüp 

- aşkım nasılsın dedi  benlemi konuşmaya geldi yani 

- iyiyimde emre sen neden burdasın . savaş bize dönüp 

- tanışıyor musunuz dedi emre cevap vererek 

- evet aşkımla tanışıyoruz abi aynı okul aynı sınıfız dedi . nee abimi abisimi tabi ya soy ad benzerliği sandığım aslında akrbağlıkmış okadar emreye patronu kötülemiştim 

- aşkım neden bur da çalıştığını söylemedin arya demese bilmiyeceyim o zalim patronu anlatdık ca sen aslında tahmin ediyordum ama.emre ye bakıp 

- sus dedim o gülerek kafasını abisine çevrdi 

- toplantı varmış dedi 

- var eğer geyiniz bitiyse çalış sende geliceksin dedi emre bana dönüp 

- aşkım sen çalıştırsana beni dedi ben kafa salayıp 

- odama geçe bilirmiyim savaş bey işimiz bitdiyse dedim emre ayağa kalkıp 

-odandayım dedi . o çıkınca  savaş beye baktım kafasını sala dı arkamı dönüp çıkm ya hazırlandım ama eliyle beni durdurup kendine yasladı hangi ara ayğa kalktı ve biz bu kadar yakınız kalbim birden hızlandı aldığım nefes vücuduma yetmemeye başladı sanki başım dönüyordu resmen bu yakınlık çok fazlaydı hem de aşırı bana daha da yaklaştı kulağıma eyildi bunun boyu benden uzunmuş ya hem de  çok .yakından bakınca gözlerinin çok güzel olduğunu fark etim ben kendimi sanki kaybettim ama şu an kendimi bulmam lazım bana şuan yaptığı büyüden kurtulmama lazım 

-  sen küçük adanalı beni her keze şikayet mi ediyorsun  bana zalim mi diyorsun ne yapıyım şimdi seni küçük adanalı. o kulağıma fısılldadıkca ben daha çok titriyordum daha çok kalbim atıyor daha çok bayılacak  gibi oluyorum  

- emre bey beni bekliyor gitmem gerek . deyip kaçtım odama girip emre in yanın geçtim 

-abim kızdımı 

-ne için 

-dediklerim için . haa şu mesele 

- hayır dedim bana bakıp 

- az çalışalım o zaman yoksa işitmediğimiz o azarı yakışıklı patronundan işiticez . yakışıklımı ki hiç onun o tipine bakmamıştım taki bugün o mükemmel gözlerine o kadar yakından bakana kadar ama gine tam tipine bakmadım. emre ye bir bir kaç saat dir toplantıyı neden yaptığımız hakında bilgi veriyorum ama o anlamamak için kendini zorluyor yada dalgaya vuruyor 

- aşkım sırf beleş yemek yemek için bunlar bizle toplantı yapıyor işte . off offf 

- emre yaaa hayır önümüzdeki hafta bunları eyer ikna edersek anlaşma yapacağız 

- of tamam ya en iyisi abim konuşsun ben dinleyim dah iyi 

- tamam .dedim pes ettim artık napıyım hemde yorulmuştum sıtaj hakın da konuşmaya başlamışken kapım açıldı  savaş beydi emre onu görünce 

- ne oldu  abi dedi 

- işiniz bittiyse hadi toplantıya dedi emre önden gidip 

- küçük bir işim var onu hale dip oraya geçer rim dedi  

- savaş bey çıkalım artık geç kalmadan dedim . kafasını salayıp çıktık 



toplntı ya başladığmız dan beri umut bey ( toplantıyı yaptığımız kişi ) her şeyi bana soruyordu  

- sizce aşkım hanım siz ne düşünüyorsunuz 

- aşkın hanım umut  bey aşkım değil . dedim savaş beye döndüğmde bana bakıp gülümsedi  yada metoğor düştü o kadar güzel güldü ki çok tatlı ya nediyorum ben ya  umut bey savaş beye 

- bu devirde bu kadar tatlı güzel ve akılı asistan zor bulunur dedi savaş beye elerini masanın altından yumruk yapıp dişlerini sıkmakla yetindi ama niye ki bu lafların sadece beni rahatsız etmesi  gerekirdi  umut bey bu sefer son bombayı masaya koydu 

- aşkın hanım eyer isterseniz size iş teklifi etmek isterim bu kadar zeki ve çalışkan birini yani sizin gibi güzelde birini bulmak zor benim asistanım olurmusunuz  dedi savaş bey tam ayğa kaktı ki kolundan tutum kavga çıkacaktı yoksa 

- hayır umut bey kabul edemem ben patronumla mutluyum işimi ve işyerimi seviyorum dedim ve savaş beye dönüp birsat sonraki toplantıya yetişmemiz gerekiyor dedim od kafasını salayıp izin istiyerek kalktı . şirkete girdiğmizden beri benimle hiç konuşmadı  ve sinirli gözüküyordu kendi odama girmek için arkamı dönmüştümki koridorda 

- DERHAL ODAMA GEL!!  diye bağırdı gözlerimi kpatıp sabır diledim ve odasın tıkltıp girdim  kafa mı ona çevirdim sadece bana bakıyordu birden ayağa kalkıp duvra yumruk at dı  

- SAKIN AMA SAKIN BİDAHA BENİ ENGELEMİYECEKSİN ! SEN KİMSİN BENİ ENGELİYORSUN SAKIN !!.  neden bu kadar sinirlendi ki 

- P-peki . dedim  kekeliyerek korkmuştum  gözlerim dolmaya başlamıştı bile  al işte ağlıyacak tım 

- BENİM YNIMDAKİ KADINA ASKINTI OLUYOR ! VE BENİM ÇALIŞANIMA İŞ TEKLİFİ EDİYOR ! AMA  BEN SENİN O  ELİNİN YÜZÜNDEN BİŞEY YAPAMIYORUM ONU  DÖVEMİYORUM O O***Ç DÖLDÜREMEDİM LAN . göz yaşlarım benden habersiz fırladı bana döndüğü sıra ağladığmı fark edince o sinirli yüz git di  birden onun yerine kaşları çatık bir svaş bey geldi bana doğru bir adım atmıştı ki ben arkamı dönüp çıktım bukadarı da fazlaydı ben onu düşünerek bir hareket etmiştim ama o benim suçum olmadığı halde bana etmediğni bırakmadı eve gitmek için eşyağlarımı toplayıp kendi odamdan çıktım ve onun odasından gürültülü bir ses geldi sanki yıkılma sesi gibi  ama bu beni ilgilendir mezdi  . eve varıp duşa girdim ve yatağıma yatdım telefonuma baktığmda savaş beyden mesj vardı ama ona bile bakmadım telefonu tamam en kaptıb yat dım 

AŞİRET KIZIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin