BNHA Mitoloji Evreni

Red Rose

5. Perde

Shoto bir gün avdan yaralı döndü. Momo ona, yaralarını sarmak için yardım ediyordu. Shoto aralarında birkaç santim bulunan tanrıçayı öperek içinde biriken duygularından haberdar etti onu. Momo uzun zaman, ki bir tanrıça için uzun zamansa Aman Tanrılarım, içinde biriken duygularını Shoto hamlesinden cesaret alarak ortaya döktü. Birbirlerine olan yoğun ve güçlü duyguları ikisini de yormuştu.

Shoto bir gün hiç yoktan yerde Momo'ya evlenme teklifi etti, Momo'yu şaşırttı, evlilik tanrıçası değildi sonuçta, ama aşık olduğu adamla evlenecek olmak ona ölümsüz bir hayatın verdiği mutluluktan daha fazla mutluluk veriyordu.

Momo mutlu hayatını bırakıp bir gün için Olimpos'a döndü. Katsuki geldiği andan itibaren Momo'ya görevler verdi çünkü tanrı ve tanrıçalar işlerini gerektiği gibi yapmazsa insanlar kaosa sürüklenirdi.

Fakat Katsuki'nin bu görevleri vermedeki amacı insanlar arası kaosu engellemek değildi. O aciz ölümlüleri umursadığı çok söylenemezdi. Amacı Momo'yu oyalamaktı. Çünkü planın zevkli kısmı şimdi başlıyordu.

Shoto o gün ava çıkmıştı. Bir geyiğin peşine giderken karşısına büyük bir boz ayı çıktı. Daha doğrusu kendini ayıya çevirmiş bir Savaş Tanrısı, Kirishima(Ares)

Shoto, Kirishima karşısında dayanabildiği kadar dayandı fakat o bir insandı, Kirishima ise tanrı. Sonunda Shoto tedavi edilemeyecek yaralar aldı ve Kirishima onu beyaz güllerin olduğu bir çalılığa attı.

Momo gün boyunca hissettiği acıya dayanamayarak söz verdiği süreden önce ayrıldı. Normal şekilde gitmek fazla vaktini alacağından bulutlardan birine bindi ve aşağı kaydı. Shoto ile beraber yaşadığı eve gittiğinde onu orada bulamamak nefesini kesti. Ormana doğru koşarken karşısına kan içinde bir ayının çıkması şüphelerini doğrulamıştı. Momo sevdiğine doğru koşarken Kirishima, kendi haline geri dönerek uzakta bir yerde olan biteni izleyen Katsuki'nin yanına döndü.

Momo ise çıplak ayaklarına ve bağları çözülen "iş kıyafetine" aldırmadan koşuyordu. Yanına geldiğinde Shoto ölmek üzereydi. Momo, Monoma(Apollo)'dan öğrendiği her tür şeyi denedi ama hiçbiri işe yaramadı. Shoto'nun kan içinde kalan göğsüne kafasını koydu.

"Özür dilerim, özür dilerim."

Shoto son gücüyle elini eşinin kafasına koydu. Momo'nun saçları dağınıktı, yüzü çizikli ve yanakları kırmızıydı. Gülümsemeye çalıştı.

"Güzellik tanrıçasının ta kendisini kıskandırırsın. Şimdi bile."

Shoto son kelimesinden sonra elini daha fazla destekleyemedi. Nefesi yavaşça giderken Momo elini kafasının altına soktu ve kafasını kaldırdı. Eline dikenler batıyordu ve parmaklarından kan akıyordu.

Momo sevdiğini son kez öperken elinden dökülen kan damlası bir beyaz güle düştü. Başta o gül olmak üzere çevresindekiler ve sırayla tüm güller kırmızıya dönüşüyordu.

Güzellik tanrıçası, sevdiği adamın kanlı göğsüne kafasını dayamış ağlarken; onları çevreleyen güller de tanrıçalarının yasına ortak olmuşlardı.

Momo'nun dinmek bilmeyen acısını, bugün hala açan kırmızı güller paylaşır...