Steve ve Alex yağmur ormanına vardılar.Havanın kararmasına daha vardı.Steve eline bir kürek alıp onlara küçük bir mağara kazdı ve burayı biraz düzenlediler.Yanına aldıkları eşyalarla orayı neredeyse ev denebilecek bir yer yaptılar.O arada hava kararmıştı.Bu gayet sakin bir gündü.Yataklarına yatıp uyumaya çalıştılar.Sabah olduğunda Steve anlam verem ediği garip bir kabus gördüğünü söylemişti.Vakit kaybetmeden evden çıkıp şimşeğin çaktığı yere gittiler.O alanın etrafında daha önce görmedikleri garip kırmızı taşlar vardı.Etrafta biraz daha gezdikten sonra bir tapınak buldular.Alex yanlışlıkla bir bubi tuzağına takıldı ve etraftan lav akmaya başladı.Kurtulmak için tapınağın derinlerine doğru koştular ve orada bir sandık buldular.Bu sandığın içinde 2 adet eyer bulunmaktaydı.Steve bu eyerlerle ata binebileceklerini düşündü.Ama şimdi bunu düşünmenin zamanı değildi.Tapınakta sıkışıp kalmışlardı.Steve çalışma masasını yanına koydu ve yanındakı taş ve tahtalatı kullanarak onlara bir kazma şeklini vermeye çalıştı.Ve bunu başarmıştı çok iyi bir kazma olmasada taşları kırabilyordu böylece 2 gün sonra taşları kazarak dışarı çıktılar.Ve evlerine gidip hemen bir kovalarca su alıp lavları durdurmaya çalıştılar.Ama lavın üzerine su atınca siyah çok sert bir kaya oluştuğunu fark ettiler.Bütün lavı durdurdular.Steve bu taşları kırmaya çalıştı ama yaptığı o kazmayla bunu beceremedi ve kazmasını kırdı.Steve her akşam günlük tutup çalışma masasında yaptığı şeyleri ve taşların istatistiklerini yazmayı da unutmuyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Herobrine Efsanesi
Mystery / ThrillerHerobrine efsanesi ile ilgili güzel bir hikaye :)