Arkadaslar bildiginiz olaylarla sil baştan baslıyorum.Bu tepki çekebilir veya begenilebilir ama ben böyle bir karar aldım.Siz de hala okumak isterseniz yeni bir hikayeye baslarmıscasına okuyun..
"Azra.."
Elindeki bardakla oynamayı bırakıp basını kaldırdı ve James'in suratına baygın gözlerle baktı.James ortamdaki müzikten sesi duyulmadıgı için bagırarak konusuyordu.
"Kalk dans edelim..Böyle oturman saçma."
Uzun bir süredir oynadıgı bardagı kafasına dikerek sert bir sekilde tezgaha koyup ayaga kalktı.
Kalkar kalkmaz sanki dünya ayakları altından kayar oldu ve James'in kollarına tutundu.
Eliyle basını kavrayarak James'e gülümsedi.
"Beni eve bırakır mısın?"
James hayran hayran savunmasız mavi gözlere baktıktan sonra kızı bar taburesine oturtup "Bekle biraz."dedi ve alkolun etkisiyle deliler gibi dans eden Dean'den arabasının anahtarını istedi.
Ardından dans eden kalabalıgı yararak Azra'nın yanına gitti.
Belini sıkıca kavradıktan sonra "Hadi bebegim kalk gidiyoruz."dedi.
Azra James'in hafif kaslı kollarından güç alarak ayaga kalktı.
Arabanın yanına geldikten sonra kapıyı acan James'in bileginden tutup "Biraz hava almak istiyorum."dedi ve kafasını toparlamaya çalısarak arabanın kaportasına oturdu.
"Dean görse canımı okur."diyerek kıkırdadı.
James ise mest olmus bir şekilde Azra'yı izliyordu.Azra ani bir mide bulantısıyla sarsılıp yalpalayarak ağacın dibine gitti ve içinde ne varsa istifra etti.Arkasında belirip saçlarını tutan James'in suratına baktı.
"Rahatladın mı?"
Baska birinin yanında kusmak utanç vericiydi ama James baska biri degildi.Gerçek bir dosttu.
En azından Azra için...
Ellerini koydugu kaldırımdan çekerek ayaga kalkmaya çalıstı.
Yine James'in güçlü kolları imdadına yetişmişti.Azra'yı sarmaladıktan sonra beklenmedik bir şekilde suratını Azra'nın suratına yaklastırdı.
Gözlerini kapatıp bu riske girmeli mi girmemeli mi diye düşündü.
Alkolün güzelliğinden olacak o sürede binlerce sapkın düşünceye daldı.
Azra suratını uzaklastırarak James'e baktı.
"James?"
Azranın gözlerine baktıktan sonra sarsılmıstı."Kusmuk kokusuna zaafın oldugunu bilmiyordum.Çek su burnunu ağzımın içinden."diyerek kıkırdadı ve arabaya dogru yürümeye basladı.
Ardından neye ugradıgını sasırarak kollarına hapsoldugu James'e tekrar baktı.
James onu vucudu ve araba arasına sıkıstırmış,bir nefes mesafesinde gözlerine bakıyordu."Kafan güzel çek elini James.."
James aksine ellerini kızın yüzüne koydu.Kızın dudagındaki piercing'e dokunarak oraya dogru bir hamlede bulundu.
"James.."kız fısıldıyordu ama James gözünü karartmıstı birkere.
"James.." kız her James dediğinde kendinden geçiyordu.Belini tutup hızlıca kendine dogru çekti ve kızın dudagına yapıştı.
Dilleri dans ettikçe James daha büyük bir arzu duyuyordu.
Kız James'e bukadar iznin yeterli oldugunu düşünerek ondan uzaklastı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PAPATYA
RomanceVe belki diye fısıldadı rüzgar.. Belki günün birinde senden kaçırdığı mavi gözlerin sahibi olacaksın.. Sen küçük bir inci tanesiysen okyanusun sonsuzluğunda..Bir inci uğruna okyanusları aşmaya yeminli çaresiz balığın olacağım. Sen parıldayan bir yı...