6

1.5K 55 170
                                    

Selam. Enerjik bir giriş yapamıyorum resmen. Baya kötüyüm şuan. Tüm gün insanlar beni deli etmeye falan çalıştı.

Multide yine bir klip var Harry ve Louis falan var böyle. Ve şarkı gayet iyi.

Neyse bölüme geçelim.

İyi okumalar beyniler!

Gecenin ortasında uykumu bölen kapı sesiyle uyandım. Durmadan zile basıyordu ve gece gece huysuzlanmıştım. Terliklerimi giyerek odamdan çıktım ve koridorun ışığını yakıp delikten kim olduğuna baktım. Eray'ı gördüğümde derin bir nefes alıp kapıyı araladım.

"Dolunay, neden telefonlarımı açmıyorsun?!" Bağırarak içeri girmeye çalıştığında uykusuz bedenim direnememişti. Sanırım sarhoş falandı.

"Sessiz ol, dışarıda konuşalım."

"O adamı mı seviyorsun ha?! Yoksa benimle çıkarken onunla mı yatıyordun?!"

"Sus artık, dışarıda konuşmalıyız." Onu dışarıya çıkarmaya çalışıyordum ancak pek başaramamıştım.

"Ne oluyor?" Pars odasından uykulu gözlerle çıkarken dudağımı ısırdım.

"Bir şey olmuyor, Eray da gidiyordu zaten."

"Gitmiyorum! Telefonlarımı açmıyorsun, mesajlarıma cevap vermiyorsun, ne oldu birden ha?! Yoksa bu herifi mi sevmeye başladın bir anda?!"

"O ağzını sikmeden kapat." Pars Eray'a adımlarken aralarına geçtim.

"Eray git artık lütfen!"

"Ne oldu, bekçi mi seçtin kendine?"

"O bekçi götüne küreği sokacak şimdi."

"Ne oluyor burda?" Talaz da odasından çıktığında iyice gerilmeye başlamıştım. Eray'ı göğsünden ittirmeye çalışırken konuştum.

"Eray git, sonra konuşalım."

"Gitmeyeceğim! Hangisiyle yattın? Beni sevdiğini söylerken hangisiyle sevişiyordun?" Pars sinirle ellerini Eray'ın boynuna dolayıp onu duvara sert ve hızlı bir şekilde yasladığında ellerimi Pars'ın koluna koydum.

"Pars dur, lütfen!"

"Konuşmak istiyorsa konuşalım." Dedi Pars. Eray ellerini Pars'ın kollarına koyarken Talaz da bana yardım etmeye çalıştı.

"Abi bırak, gece gece karakolluk olmayalım." Pars ellerini gevşeterek bıraktığında biraz olsun rahatlamıştım.

"Peze-" Eray sözünü tamamlayamadan Pars'dan bir yumruk yediğinde çığlık atarak dudaklarımı elimle kapattım.

"Konuşmak istiyorsan adam gibi konuş sonra siktir ol. Eğer dayak istiyorsan söylemen yeterli." Eray yumruğunu kaldırırken Talaz kolunu tuttu ve geri büktü.

"Elini kolunu sallaya sallaya gelip bir sik yapabileceğini mi sandın?"

"Git artık Eray." Dediğimde Pars onun yakasından tutup açık kapıdan dışarı itti. Eray yere düşerken gözlerime bakarak konuştu.

"Sen bir sürtüksün."

"Ne istediği belli oldu." Pars hırsla yanına ilerledi ve onu düştüğü yerden kaldırdıktan sonra sertçe 2 yumruk attı. Eray ona karşı çıkmaya çalışıyordu ancak Pars delirmiş gibi hızla vuruyordu.

"Talaz bir şeyler yap!"

"Şu ana kadar zor bile tuttum. Bırak da sinirini atsın biraz."

"Pars yeter bırak onu!" Onlara doğru ilerlerken Pars yerde kanlar içinde yatan Eray'ın suratına yumruk atmaya devam ediyordu.

MEDICINE [Styles]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin