(≧ω≦) {2} (≧ω≦)

17 2 0
                                    

Okulda son dersteydik. Chanyeol çaprazımda Namjoon ile oturuyordu. Beni yalnız bırakmışlardı. Ders boş olduğu için ikisi hararetli bir muhabbet içindeydiler ve ben de nedeni bilinmez bir şekilde dünkü indirdiğim Doki Doki Literature Club oyununu düşünüyordum.

Tanrım, neden saçma bir oyun için bu kadar düşünüyorum ki?

Zilin çalması için dakikaları saymaya başladım. Belki oyunu düşünmeyi birazcık da olsun bırakabilirdim.

Ben saymaya başlayalı 2 dakika olmuşken Chanyeol benim gibi bir arkadaşı olduğunu hatırladı, benim yanıma geldi. Yanıma resmen çökünce ona garip bakışlarımı attım.

"Jongin, annen dün canına okudu mu?"

"Eh, şu an buradaysam okumamış demektir. Biraz azarladı, o kadar."

"Bu arada önemli bir işin çıktığından telefonu suratıma kapatmıştın, neydi o önemli işin?"

Chanyeol otome oyunlarına karşı olan tutkumu bilmiyordu. Bilseydi benimle dalga geçmekle kalmaz, bunu tüm dünyaya duyururdu.

Canım (!) kuzenim Junmyeon'un bunu duymaması gerekiyordu. Tüm sülaleye rezil olmak mı? Yok, sağolun. Ben almayayım.

"Ah, ilginç bir oyun bulmuştum. Onu indireyim dedim. O yüzden. Bilirsin, Counter Strike bizim bir klasiğimiz hâline geldi. Biraz değişiklik iyi olur diye düşündüm."

"Anladım. NASIL BİR OYUN BU PEKİ?"

"Neden bir anda bağırma gereği duydun ki? Korku oyunu. Ama öyle görünmüyor hiç. Çok garip."

"Adı ne oyunun? Ben de indireyim"

Hayır Jongin, hayır. Asla söyleme.

"Şey Chanyeol, sen korku oyunlarından korkarsın ve bu çok korkunç cidden. Hiç gerek yok yani."

"Hadi ama Jongin! Korkmama rağmen Outlast oynuyorum ben! Bundan hiçbir şey olmaz!"

"A! Zil çalmak üzere, git de toparlan sen."

Onu hemen kovmuştum. Çok üstelemedi. Chanyeol gidince eşyalarımı toplamaya başladım. Zil çalınca da eve gittim.

Eve gidince ilk işim direkt bilgisayarı açmak oldu. Bilgisayar ekranımın içindeki onca oyun içinden DDLC'ı bulmak zor olmadı. Bu sefer kimsenin gelmemesini umarak oyunu başlattım.

Yine o klasik açılış ekranı... Kaydettiğim yeri buldum  ve büyük bir heyecanla oyuna girdim.

Okul her zamanki gibiydi ve ben fark etmeden bitmişti.

Eşyalarımı toparladıktan sonra bir parça motivasyon için duvara boş boş baktım.

Jongin: Kulüpler...

Sehun benim bazı kulüplere bakmamı istiyor.

Sanırım bir seçeneğim yok ama anime kulübüyle başlamak...

Sehun: Merhabaaa?

Jongin: Sehun…?

Sehun ben daldığımda sınıfa gelmiş olmalıydı.

Etrafıma bakındım ve sınıfta kalmış tek kişi olduğumu fark ettim.

"Annem geberteceeek…"

Sehun: Seni sınıftan çıkarken yakalayabileceğimi düşünmüştüm ama seni burada oturup dalmış bir şekilde görünce içeri girdim.
Dürüst olmak gerekirse, bazen benden bile kötüsün… Etkilendim!

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Nov 26, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Doki Doki Literature Club! // DoKaiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin