1:)

378 18 0
                                    


Offff!Bir kafede çalışmak bu kadar zor olmamalı!Kızlarla sabahtan beri ilk defa koltuğa oturduğumuzu farkettik.Bacaklarım kopacak gibi oluyor,gözlerimi kapatma isteğim geliyordu.Aslında eskiden hiç rahat olmayan,telleri kopuk olduğu için her yerimize batan ikili koltuk şimdi bu kadar rahat gelmişti bana.Tam dalıcakken Lisanın kolumu dürtmesiyle uyandım:

Lisa:Jisoo unnie,dolapta yemek kalmamış!Ne yiyeceğiz!

Ahhhh!doğru.Dün yemek yapmayı unutmuştum.Mecburen dışardan söyleyeceğiz:

Jisoo:Pizzacıyı ara,yarın markete giderim!

Rose:Yarın Perşembe,Cumartesi değil ki?

Ben artık günleri bile yanlış saydığımı farkettim.Zeka geriliğimi başladı ne?Neyse,yarında çalışıcağımıza göre birkaç gün aç kalıcaz demektir.Rose şaşkın bir şekilde:

Rose:Hiç bu kadar yorulmazdın,ne oldu sana unnie?

Jisoo:Bilmiyorum Rose...

Bunu derken soğuk soğuk terlemeye başlamıştım.Mutfak tezgahının üzerinde bir kutu çikolata gördüm.Yine Lisa bir tane çikolata kaçırmıştı büyük bir ihtimalle.Bir türlü aldığı şeyi yerine koymayı öğretememiştim:

Jisoo:Lisa!Şu kutuyu aldığın yere geri koy!

Lisa:Offf!Unnie sen kaldırsana!

Jisoo:Yok artık!Sen aldın sen koyacaksın!

Uyarıma rağmen gidip yerine kaldırmamış.Rose ve Jennie'ye baktım.Rose odada yoktu,odaya gitmiş olmalı.Jennie ise yattığı anda uyumuştu.İş başa düştü,yine Jisoo kaldıracak.İyice yerleştiğim koltuktan kalkıp tezgaha gittim.Açık kutunun içindeki çikolatalara baktım.En sevdiğim ,Bitter çikolata.Bunu sevmemin özel bir nedeni yok,sadece tadı çok yoğun ve ağzımda hemen dağıldığı için seviyorum.Ağzıma bir tane atıp kutunun ağzını kapattım.Dolabı açtığımda ise neredeyse hepsi dolu olduğu için kenara bir yere sıkıştırmak zorunda kaldım.
Buzdolabından başka koyacağımız bir dolabımız yok.Bu yüzden mecburen herşeyi ona koyuyoruz.Dolabı kapatıp koltuğa geri geçtim.Uykum gelmişti ama yatmak istemiyordum.Jennie ti uyandırıp onunla odaya geçmek en iyisi,zaten Lisa ve rose bin konuşma sesleri de odamızdan geliyor.Evet,dördümüzde aynı odada kalıyoruz.Biraz fakir olduğumuz doğrudur.Bu pizza nerede bu arada?,Lisa çağırmayı unutmuş olmalı.Neyse o kadar aç değiliz zaten.Jennie nin yanına gittim:

Jisoo:Jennie,hadi odaya geçelim!

Jennie:Yaaaaa!Beş dakika daha!

Jisoo:Tamam,odaya geçelim yatıp uyursun tekrar hadi.

Jennie uflayıp kalktı.Sonra odamıza geçtik.Odamızdaki küçük televizyonu açıp izlemeye başladık.Lisa uyumuştu bile.Rose,ben ve Jennie uyanıktık:

Jennie:Yarın cidden Cumartesi değil mi?

Rose:Evet neden?

Jennie:İple çekiyorum da ondan!

Rose ile bakışıp gülmeye başladık.Bir süre sonra Jennie ve Rose de uykuya daldı.Ben ise bitter çikolatanın azımda bıraktığı biraz acı tadıyla kendimi uykuya bıraktım.

😴😴😴😴😴😴😴😴😴😴😴😴😴😴😴

Jisoo rüyasında küçüklüğünü görmeye başlar.Küçüklüğünde en Gıcık olduğu kişi,Namjoon.Burada ne yapıyordu?En azından onun rüyasında?Yine oyuncak ayısını almış ona dil çıkarıyordu,o ise öylece ağlıyordu.Kendisini ve Namjoon u dinlemeye başladı.Herhalde 6-7 yaşlarındalardı:

-Namjoon,oyuncağımı geri ver!

-Hayır.bu artık benim oldu!

-Lütfen,sana aynısından harçlığımla alırım ama onu lütfen bana geri ver.

-...

Namjoon un bu tepkisiz duruşu karşısında kendisinin onun üstüne atladığını gördü.Oyuncağı hızla elinden aldığını ve koşarak oradan uzaklaştığını gördü.Namjoon ise önce küçüklüğünün arkasından bakıp şimdiki sana dönmüş ve:

-Lütfen,beni affet!

😴😴😴😴😴😴😴😴😴😴😴😴😴😴😴

Uyandım.Daha geceydi ama bir daha uyuyamayacağımı gayet iyi biliyorum.Uzun zaman sonra ilk defa rüyama çıkmıştı.Acaba onunla bir daha karşılaşır mıyım?Benden neden özür diledi ki?Rose nin uyandığını fark ettim:

Rose:Unnie,ne oldu?

Jisoo:Yok birşey,uyu sen.

Rose:İyi be!

Rose arkasına dönüp uyumaya devam etti.Ben ise düşüncelerim ve zaman ile başbaşa kaldım.

OYUNCAK|NAMSOOHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin