Bölüm 7

3.9K 268 65
                                    

Kar'dan

Gözlerimi açtığımda Mine’nin yüzü yüzümdeydi. Soluğu yanağıma vuruyordu. Bir kolu üzerimdeydi. Sarılmıştı. Diğerini ben ezmiştim. Üzerinde yatıyordum resmen. Onu uyandırmadan kalkmak istedim. Her yerinin tutulmuş olduğunu  düşündüm. Yavaşça başımı çektim, kolunu kaldırıp yan tarafa dikkatlice bıraktım. Yarı oturur şekilde  uyumuştuk. Doğruldum. Telefonuma bakındım. Onun yan tarafında kalmıştı. Üzerine eğildim almak için aldım da. Geri çekilirken yüzüne yaklaştım. Milim milim inceliyorum. Biraz daha yaklaştım dudaklarına odaklandım. Öpmek istiyordum. Uykusu hafif miydi ? Bir kere öpsem uyanır mıydı? Vazgeçtim. Birden gözlerini açtı. Kaşlarını çattı. Napacağımı bilemez halde ona bakıyordum. Hemen çekildim. Telefonu gösterdim
-"Bunu aldım da arkada kalmış.” Gülümsedi.

-“Günaydın.” dedi

-"Nasılsın Mine?” diye sordum.

-"Harika. Asıl sen nasılsın? Yüzün kıpkırmızı ağrın mı var?”

-"Yok iyiyim. Telefonu alırken eğildim ya ondan.” Kolumdaki koruyucuyu çıkardım. “Bence gerek yok iyileşti.”

-"Öyle mi küçük hanım? Doktor ne dedi? 2 hafta takacaksın en az. Tekrar çıkabilirmiş.”

-"Takmasam. Çok hareket ettirmem lütfen. Zaten duşa gireceğim şimdi.” Ee duşa nasıl gireceğim ben. Düşünmemiştim. Hadi girdim iç çamaşırı meselesi var.

-"Tamam ben sana yardım ederim.”

-"Mine ben yaparım gerçekten.”

-"Kolunu yukarı kaldırmaman, fazla hareket ettirmemen gerekiyor. İç çamaşırlarınla girersin. Ben yıkarım seni. Bakmadan da iç çamaşırlarını değiştiririm utanma.”

Dediği gibi duşa girdik. Kabin küçüktü. Onun da üstünü çıkardığını gördüm. Birlikte duş bu beni aşardı. Tepkisiz kalmıştım. Beynime kan mı gitmiyor ? Karın kasları vardı. Demek ki spor yapıyordu. Fiziği çok iyiydi. Kendi göbeğime baktım. Olamaz. Kıza bak bir de bana. Tamam fena sayılmazdım ben de ama Mine'nin yanında vasattım. Spor yapmayı severdim. Kollarım ve sırtım kaslıydı. Göbeğime bakarsak onu da ayrı bir fert olarak düşünebilirdik.
Mine suyu ayarladı. İkimiz de duşun altına girdik. Kabinin kapısını kapatmasıyla ufacık alanda kalmıştık. Arkam ona dönüktü. Arada sarılacak kadar yakın oluyordu. Saçlarımı özenle yıkadı.

-"Gözüm gözümmm gözüm off yanıyor.”

Hemen kendine döndürdü beni yüzümü suyla köpükten kurtardı.

-"Aç bakayım.”

-"Açamıyorum yanıyor.”

-"Çocuk gibisin açıkken de yıkamalıyız.”

-"Hayatta olmaz.”

-"Geçmez böyle yapmazsak.”

Gözümü açtım. Tek gözümle ağlıyordum resmen. Avcuna su alıp dediğini yaptı.

-"Kıyamam kıpkırmızı olmuş.” Dedi.

Gözümü geri kapattığımda tam üstüne bir öpücük kondurdu.

-"Şimdi geçer.” Dedi. Hoşuma gitmişti.

-"Gözlerini neden açmıyorsun?”

-"Diğerini de öpmeyecek misin?”

Güldüğünü duyuyordum. Yaklaştı diğer gözümü de öptü. Gözlerimi açtım memnun memnun ona bakarken duşta ne alemde olduğumuzu gördüm. Utandım kafamı çevirdim.
Hızlıca duruladı saçımı. Kabinden çıktı 2 havlu aldı. Önce beni havluya sardı. Sonra kendine de bir havlu seçti. Odama geçtik. Yatağıma oturdum. Bir havlu daha verdi. Verdiği havluyu önümde tutmamı istedi. Al en kötü yeri gelmişti. Çekmeceden iç çamaşırlarımı getirdi. Derin nefes alıp veriyordu, duyuyordum. Yavaşça iç çamaşırımın kopçasını çözdü ve askılarını geçiş yerlerinden çıkardı. Dediği gibi dikkatliydi. Sıra giydirmeye gelmişti. Teni sırtıma değdi. Titredim birden. Belime sarılır gibiydi. Havlumu sıkı sıkı tutuyordum. Yüzü boynumdaydı. Çıkardığı gibi giydirmişti çamaşırımı. Biraz düzeltmemle olmuştu. Kalanını ben hallederdim. En azından alt kısmı.

Mine Çiçeği (G×G) (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin