|40.Bölüm|•

1.8K 90 37
                                    

Nasılsınız ben sizleri,yorumlarınızı,tabire saydırmalarınızı,ne zaman bölüm atacağımı sormanızı hepsini çok özledim 😞 biliyorsunuz ki sen anlat Karadeniz de final yapıyor sizce yazmaya devam edeyim mi hem daha çok bölüm atarım ne dersiziniz sizleri gerçekten çok özledim😞💗

Satır arası yorum atmayı unutmayın

İyi okumalar


Tahirden
Konuşmak için içeri geçtik ben sobayı yakıp oranın ısınması için uğraşırken nefes te içeride üstünü değiştiriyordu soğuk olduğu için sobayı yaktıktan sonra koltukta duran yiğitte baktım çok tatlı çocuktu benim çocuğum

Yavaşça yanına yaklaştım ve ellerimle ellerini tutmaya başladım yiğit gülmeye başlamıştı o gülünce bende gülümsedi ve onunla oyun oynamaya başladım(bildiğimiz oyun değil bebeklere orasını burasını gıdıklayıp güldürüler ya) gülüşü çok güzeldi bu manzarayı saatlerce izleyebilirdim.

Nefesten
Yayla evine geldiğimizde burası soğuk olduğu için tahir sobayı yakıyordu ben de yiğitti koltuğa koyup yanları yastıkla düşmemesi için dikkat edip içeri üstümü değiştirmeye gittim geri geldiğimde tahir yiğitin yanına çökmüş onu güldürüyordu yiğitte sanki babası olduğunu anlayıp ona gülüyor ve yüzünü inceliyordu

Tahir'in bu şekilde olacağını düşünmemiştim o gün aklıma gene gelmişti ama pişman olmasa bunları yapmazki ben bilmiyormuyum beni buraya herkesin içine o kadar koşa çıkartmamak için getirdiğini

Kendime gelip yavaşça yanına gittim benim geldiğimi görünce hemen ayaklandı

Nefes:evet konuşalım artık
Tahir:nefes bak

O sırada yiğitin ağlamasıyla konuşmamız bölünmüştü hemen tipin önüne çöküp onu kucağıma aldım ama susmuyordu altı temizde karnıda toktu neden ağlamıştı anlayamadım

o sıra çantamda olan emziği aklıma geldi çocuğu tahire verip emziği alamaya gidiyordum ki yiğit tahire gidince susmuştu

Tahir:oyyy sana kurban olurum ben
Nefes:olum haksızlık ama bu siz iki erkek anlaşıyorsunuz yapılamaz ki bu
Tahir:gel

Deyip kollarını açtı gitmekle gitmemek arasında kalmıştım ama sonra özlediğim o kokuya ulaştım sanki yeniden doğmuş gibiydim ilk günkü heyecan vardı bende biz sarılırken yiğitin uyuduğunu görmüştüm tahirden alıp içerideki yatağa yatırdım ve bende içeri geçtim

Nefes:evet konuşalım artık

Tahir:nefes bak uzatmıcam ama ben gerçekten çok pişmanım şimdi diceksin yaptın pişmansın ama öyle değil nasıl öyle bir şey yaptım seni kendimden nasıl mahrum ettim gerçekten o kadar pişmanım ki anlatamam hayatımda yaptığım en büyük ve en üzücü hataydı lütfen bir kere şans ver bak herşeyi eskisi gibi yapacağım lütfen inan bana lütfen oğlumdan Senden beni nefesimden mahrum etme

Yazardan
Tahir konuşurken çoktan göz yaşları akmıştı bile nefes ise ağlamamak için zor tutuyordu kendini ama o da dayanamadı ve göz yaşlarını bıraktı tahir kollarını açıp karşısında ki sevdiği kadına baktı nefes düşünmeden sığınmıştı birbirlerini çok özlemişlerdi ne kadar süre geçerse geçsin ne kadar hata yaparlarsa yapsınlar onlar birbirlerine aitti hayatlarında başkası olamazdı

Nefes:affettim ama hemen eskisi gibi olamayız biliyorsun değil ki
Tahir:alllahhhhh
Deyip karısını kucağında döndürmeye başlamıştı
Nefes:neyse uyuyalım artık yol yorgunuz zaten
Tahir: tamam

Deyip uyumuşlardııııııııı

Barıştırdık bizim iki aşığı

446kelime

20yorum20voteee

Kaleli ağa Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin