SAKLAMBAÇ

-2- (Son Gece)

Medya Derya 🌙

🌙🌙🌙

Trabzon, orda doğmuşum ama hakkında en ufak bi fikrim yok. Annem ve Babamı orda öldü. Bi trafik kazasında sonrasında ablam çalışabilmek için beni de alıp İstabul'a gelmiş. Ve şimdi oraya geri dönüyoruz. Bu benim için fazla şey ifade etmese de burayı Deryayı özleyecektim. Taksi ile giderken bunları aklımdan çıkardım. Ve bu geceye odaklandım. Derya ile son gecemi efsane geçirmek istiyordum. Ve Deryanın beni düşmesiyle hayal dünyamdan çıktım. "Huhuu dünyadan Mihriyeee huhuu geldik" adım mihrimah ama mihri diye sesleniyor.
" Tamam be bağırma noldu"
"Geldik diyorum insen mi artık diyorum"
"Tamam indim bağırma"
"Oh şükür"
Barın kapısına geldiğimizde Derya o filmlerde gördüğüm iri yarı adamlarla konuştu. Tam duymadım ama kısa sürdü zaten içeri hızlı bi şekilde girdik. Böyle ortamlara çok gelmediğinden içki kokusuna ve çılgınca dans eden insanlara alışık değilim. Dans eden insanlara çarpmadan ilerlemeye çalışırken Derya önden gidiyordu. Sonunda taburelere ulaştık. Derya barmenle konuşurken bende etrafa bi göz gezdirdim. İnsanlar çılgınca dans ediyorlardı ve kimisi de oturmuş yarın yokmuşçasına içiyordu. Biraz ürkmüştüm. Önüme itilen bardağın sesiyle irkildim. Derya yüzüme doğru el salladı. "Heyy bugün çok mu dalgınız ne"
"Neyse bugün eğleneme günüü hadi eğlenelim "
"Derya çekiştirme dursana kızım "
"Mızmızlanma dans edicez hadi bakalım "
"Uf tamam ama çekiştirme"
Deryanın zoruyla piste çıktık ve dans ediyorduk en azından o ediyordu benimde ellerimden tutup dans etmemeye zorluyordu. Bu direnişe son verip dans etmeye başladım. Ta ki bi el omzuma dokunana kadar. Arkamı döndüğümde boyu uzun esmer bi adam bana bakıyordu. "Merhaba güzellik naber " dedi sırıtarak. "Pardon çıkarmadım " dedim sinirli bi şekilde "Hop sakin sadece eğlenmek istiyorum, beraber dans edelim mi?"
Tam cevap verecekken elini belime doladı. Ben kollarından kurtulmaya çalışırken Derya beni anca görüyordu. Yanımıza doğru gelip adamın omzuna dokundu. "Bana baksana sen kız istemiyor ne yaptığını zannediyorsun ?"
"Oo bi asi kız daha merhaba güzellik"
Adam benden ayrılmış Deryayı süzüyordu. "Sen görürsün şimdi seni piç seni" derken Derya adamın erkekliğine bi tekme attı. Adam çaresizce kıvranırken Deryanın kolundan tutup onu dışarı çekiştirdim. "Nası vurdum ama piçe "
"Kızım sen manyak mısın bizi şikayet edebilir hemen gidelim taksi çağır çabuk"
"Asıl ben onu şikayet ederim o tacize kalkıştı ama neyse daha uzamasın sonuçta ben hıncımı aldım"
"Tamam tamam uzatma hadi taksi çağır"
Bu saatte bile açık olan bi kafe bulduğumuza şaşırmıştım. İçeri girip birer kahve söyledik. Kahvelerimizi içerken biraz okul anılarımızdan bahsettik ilk okuldan kaçışımızı ,ilk kez disiplin cezamı, okul müdürünün camını kırışımızı.. bunlar beni bi hayli duygulardırmıştı. "Neyse kanka hadi eve dönelim ablam merak etmiştir ama olanlardan bahsetmeyelim olur mu ?"
"Herhalde kanka bide Nurbanu ablanın bayılmasıyla uğraşamayız" bu söylediğine ikimizde gülmüştük. "Neyse hadi hesabı ödeyip çıkalım" bi taksiye atlayıp hemen eve geldik. Kapıyı çaldığımızda böyle bi şeyle karşılaşacağımızı bilmiyorduk. "Hoş geldiniz kızlar bakın abur cubur aldım hadi bi netflix gecesi yapalımmm"
"Ay valla iyi olur uzun zamandır film izlemiyordum Nurbanu abla"
" İyi hadi geçin içeri de film seçelim "
Böylelikle içeri girdik üstümüzü değiştik ve salona geçtik . Film seçmek uzun sürmedi. Çok övüldüğünü duyduğunuz için Bird Box'ı izlemeye başladık.
"Ay açma gözünü açma ay valla gitti "Ablacım bi sakin olur musun sadece film"
Ablam film izlerken kendini çok kaptırıyordu. Ve film izlemek bazen zehir olabiliyordu. Neyse ki film bitti. Gerçekten etkileyiciydi. Gerilimin doruklarına çıkmamıza neden olmuştu. Salonu abur cubur paketlerini toplayıp yatmaya gittik.

🌙🌙🌙