Sofraya baktığımda sadece bir tabak vardı. Kafamı kaldırdığımda Ulaş ile Mira gidiyordu.
" Ulaşş ! Nereye ? "
" Seni beklemeye "
" Ben burdayım "
" Değilsin. Biz seni kızımla bekliyor olacağız. Geç kalma !"
Gidiyorlardı. Ben engel olamıyordum onlarin gitmesine. Bir anda her yer karardı. Gözlerimdeki ağrı ile yavaşça açtım. Yorgundum. Ne olduğunu anlamaya çalışıyordum. Hastanedeydim.
" İrem Hanım iyi misiniz ?"
Kafamı salladım. Gözlerim yine kapanmıştı.
~~
" İrem Hanım uyandı. Gözümüz aydın Ulaş Bey"
Uyanmıştı işte. Biliyordum. Gülmeye başladım. Babama sarıldım ardından doktora.
" Allahım sana şükürler olsun. Görebilir miyim?"
" Sadece 5 dakika yorulmaması gerek "
Kafamı sallayıp odaya girdim. Büyük bir heyecanla oturdum. Tuttum ellerini.
" Allahım sana şükürler olsun. Biliyordum İrem. Geri döneceğini biliyordum. Artık her şey çok güzel olacak. Söz veriyorum. Bütün bu yaşadıklarını unutturacağım."
Öptüm.
"Özür dilerim sevgilim. Bunları yaşadığınız için özür dilerim. Bana kızacaksın biliyorum. Kız haklısın ama inan da İrem. Ben bu hayatta sadece seni sevdim. Sizi sevdim. Söz veriyorum yanınızdan bir an olsun ayrılmayacağım. Yalan olmayacak hayatımızda söz veriyorum sevgilim "
Başımı ellerine bıraktım. Aylardır duymadığım sesi duyunca heyecanla kaldırdım başımı.
" Söz mü ?"
" Söz sevgilim "
" Baba sözü mü ?"
İkimizde ağlıyorduk.
" Baba sözü "
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.