2.Bölüm

58 6 0
                                    

Evlerine ulaştıklarında hemen içeri girip kapıyı sıkıca kilitlediler.

"Savaş, Alev? Siz mi geldiniz?" diye içeriden seslendi Ulaş. Savaş da bunun üstüne "Yok eben geldi Ulaş" dedi. Alev hafifçe kıkırdadı ve ceketi ile maskesini çıkartıp askıya astı. "Selim'den haber var mı?" dedi Ulaş Savaş'ın dediklerini umursamayarak. Alev'in o an gerildiğini herkes anlasada kimse fark ettirmedi. En iyi yaptıkları umursamazlık maskesini takındılar. Savaş elini cebine sokup anahtarı çıkardı ve Ulaş'ın oturduğu koltuğa doğru fırlattı. Ulaş sırıttı ancak Savaş'ın sorduğu soruya yüzü düştü."Siz ne yaptınız? " dedi Savaş.Uzun süren sessizlikten sonra Tunç, "Selim'i bulamadık,sürekli yer değiştiriyor dedi. Savaş Ulaş'ın elinde olan anahtara bakıp sırıttı. "O herifi bulmamız an meselesi" "Ben yatıyorum" dedi Alev. Savaş hariç herkes "İyi geceler" dedi. Savaş'ın gözü dalmıştı. Selim'i düşündüyor olmalıydı. Alev, Savaş'a son bir kez bakıp yukarıya çıktı. O yukarıya çıkınca herkes daha açık konuşmaya başladı. "Sizce hala öyle mi?" dedi Tunç. Ulaş "Bilmiyorum" anlamında omuz silkti. Savaş hala aynı noktaya bakarak "O gerizekalı yaptıklarının bedelini ödeyecek!" dedi fısıldayarak. Her ne kadar fısıldasa da sesi çok ürkütücüydü. Sonra sesini biraz daha yükselterek ve bakışlarını merdivenlere döndürerek "Yaparım biliyorsun değil mi?... Alev?" dedi. Herkes merdivenlere baktı. Alev "Benden sakladığınız bişey var değil mi?" diye sordu odaya girerek. "Olsa ne olur olmasa ne olur?" dedi Savaş meydan okurcasına bakarak. Alev "Sadece öğrenmek istiyoruz!" dedi ve bir anda ağzından kaçırdığı şeyi saklayabilecekmiş gibi eliyle ağzını kapattı. Tunç hemen "Biz derken Alev ne demeye çalışıyorsun?" diye sordu şüpheyle. Alev "öğrenmesek de olur.... B-ben en iyisi uyuyayım dimi? Evet evet uyuyayım ben iyi gece-" derken Savaş onu kolundan tutup sertçe koltuğa oturttu. "Anlat herşeyi!" dedi Ulaş. Alev tedirgin bir şekilde koltuğa oturdu. Savaş da geçip yanına oturdu. "Ne demek istediğinizi anlamadım ben" dedi Alev. Uzun süren uğraşlarından sonra Alev'i konuşturamayınca onu rahat bıraktılar ve herkes gidip uyudu.

----------------------------------------------------------------------

Silahını belinden yavaşca çıkardı Savaş. Sessiz adımlarla içeriye girdi. Adam masasının başında bir yığın dosya ile uğraşıyordu. Savaş iyice gölgenin içine girdi. Adam da sanki zamanlamış ve farketmiş  gibi gözlerini odanın içinde gezdirdi. Birşey göremeyince dosyalarına geri döndü. Savaş hızla adamın arkasına geçti ve silahı alnına dayayıp tetiği çekti. Adam korkudan titriyordu. Savaş, Alev'e kafasıyla işaret verdi. Alev de getirdiği geniş sırt çantasına bütün dosya ve anahtarları attı. Adam "Yapmayın, durun" diyordu ama dinleyen kim? Alev bütün eşyaları topalyıp dışarı çıktı. Savaş, silahı adama biraz daha bastırdı ve "Ne biliyorsan anlat!" diye tısladı. Adam korkudan olsa gerek, deli gibi titriyor ve kekeliyordu. "Bak son zamanlarda sadece bir bulmacayı bitireceğini söyleyip duruyor o kadar! Şimdi bırak da gideyim." dedi adam ağlamaklı bir sesle. Savaş "Başka ne var?" dedi. Adam "Yok başka birşey bu kadar" dedi kafasını deliler gibi sağa sola hızlı hızlı sallarken. Savaş odayı gözleriyle taradı ve adamın kafatasını delmek üzere art arda 3 kez ateş etti ve adamın elindeki kağıdı alıp odadan çıktı. Hedeflerine ulaşmaya az kalmıştı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 07, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Dönüm NoktasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin