|one|

40 5 0
                                    

"hey! sana daha gerçekçi oynamanı söyledim. ah, kahretsin tam bir aptalsın!"

elimdeki kağıtları oturduğu masanın üzerine bıraktım. "iyi günler" yavaşça çıkışa doğru ilerlerken arkamdan bağırışlarını duyuyordum "sana kim iş verir sanıyorsun? o kapıdan çıkarsan bir daha buraya dönemezsin!"

durmadım veya dönüp cevap vermedim. yolda ilerliyordum. asfalta basan ayaklarımın ritmini tutup önüme çıkan arabayla duraksadım. siyah camdan çıkan beyaz saçlara eklenen siyah takım."çekil önümden seni aptal"

arabasına bir tekme indirip sağdaki sokağa girdim. ettiği yaratıcı küfürler beni biraz korkutsada istifimi bozmadan yürüdüm. eski ve tehlikeli bir muhit olduğu belliydi. grafiti dolu duvarların dibine çöküp kahkaha atmaya başladım. "a-aptal" kahkalarım tüm çöküntü evleri ayağı kaldıracaktı ama susmadım "ben bir aptalım"

gülmem kesildiği zaman başımı bacaklarıma yaslayıp saçlarımı tuttum. "kendi kendimi uçuruma sürekliğim için"

ne kadar süre öyle kaldığımı bilmiyordum. biri gelip saçımdan çektiği zaman acıyla inledim. "ahhh!" dönüp bunu yapana bakamadan beni kolumdan tutup karşıya fırlattı. sersemliyerek önüme düşen kısa saçlarımı geriye ittim. bakışlarım onu buldu.

"ne yaptığını sanıyorsun?"

gözleri büyük bir öfkeyle bana bakıyordu. saçlarının önüne gelen tellerini arkaya attı.

"bin arabaya"

şaşkınlıkla yüzüne baktım. amacı neydi?

"sana bin dedim!"

arkamı döndüğümde sade beyaz bir araba beni bekliyordu. ön koltukta biri daha vardı. daha dikkatli baktığımda üstünde polis ünifomransını görmemle geri birkaç adım attım.

"hayır, benim bir suçum yok"

sesim güçsüz çıkmıştı bana inanamalarını beklemiyordum zaten. öndeki polis konuştu.

"komiserim üstünü arayıp madde olup olmadığını kontrol edelim"

madde mi?

"hayır, böyle bir sokakta yerde oturmasına bakılırsa bir kaç dakika önce kriz geçirmiş"

madde, kriz... aman tanrım.

büyük ve ihdişamlı komiserin gözleri beni buldu "hem şunun haline bak, onu direkt hapse atsak yeri var"

başımı eğip kendime bakmak istemedim. ne halde olduğum belliydi. basit kot ve kirli ceket. yüzümü düşünmek bile istemedim. kılığım onlara birinci dereceden kanıttı.

liar ; mygHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin