Final

744 59 16
                                    

                     25.08.2014

          Sehun yeni evinin bahçesine kurduğu hamaktan yarı uykulu bir şekilde doğruldu. Ne zaman bu hamağa uzansa sürekli uyuya kalıyor yada zamanla ilişiğini kesiveriyordu. Usul usul esen ılık rüzgarla düşüncelere dalıyordu. Sakin bir hayat ona çok şey vermişti. Aynı zamanda çok fazla şeyi de almıştı tabiki. Simya gibiydi. Eşit takas prensibi vardı sanki. Sehun yinede veda ettiklerine üzüledi. Pişman olmadı.

     İdol değildi artık. Ünlü değildi. Bir grubu ve yoğun programları yoktu. Sakindi yaşamı. Sürekli bir yerlere yetişmeye çalışmıyor ordan oraya sürüklenmiyordu. Evet, belki biraz özlüyordu eski günlerini. İsminin her dudaktan yankılanırken hissettiklerini özlüyordu ama böyle de mutlu olmayı öğrenmişti. Herşeyi bir anda arkada bırakıp gittiği için ilk zamanlar yaşadığı boşluk dolmuştu. Kendine ayırdığı zaman çoğalmış ve yeni bir düzenin getirdiği huzurda kaplamıştı etrafını. 

  Zor zamanlar geçirmediğini söylemek yalan olurdu elbette ama bugün herşeye değerdi. Bugün güzeldi. vedaların ayrılıkların ardından gelen yenilkler baş döndürücü olabiliyordu. Ve Sehun başını döndüren değişime açtı en başından. Arada kendi şarkılarını duyuyordu hala ama tatlı bir tebessümdü artık bu şarkılar hayatında. Belki ilerde bir gün- le başlayan cümleler kurmuyordu. Elindekilerle mutlu ve fazlasını isteyemeyecek kadar da sahip olduklarına bağımlıydı. 

   Doğrulduğu hamağın yanında usulca gerindi. Artık eskisi kadar esnek değildi. Hergün saatlerce pratik yaptığı zamanlar sanki asırlar öncesinde kalmış gibiydi. her gün bir iki saat koşmak ya da yürümek dışında sporlara düzenli beslenmek yada diyetle ilişiği kalmamıştı. İdol olmanın bir numaralı kuralı haline gelen fit bir vücuda sahip olmayı artık eskisi kadar da takmıyordu. Vücud yapısı hızlı metebolizması sayesinde zaten yediğini yakıyordu. Kısaca canı ne isterse yiyordu. 

   Üşengeç gerinmesini kıkırdamaya döndüren köpek seslerini duydu Sehun. Haylazları bugün ihmal etmişti. Yemeklerini yeselerde Geniş bahçenin içinde koşuşturmak ve yürüyüş yapmak için çıldırıyorlardı. Yavaş yavaş ilerledi 3 köpek için özel yaptırdığı geniş köpek kulübesine. Kulübe görüş alanına girmeden kokusunu alan köpekler heyecandan delirmişti bile. Sürekli hareket edip bir birleriyle oynuyorlar ve sabırsız havlamalarıyla Sehun'un yavaş adımlarını protesto ediyorlardı. Sehun sevimli haylazlara gülümsedi. Adımlarını hızlandırmak yerine durdurdu. Bu köpeklere oturup uslu uslu beklemelerini ifade ediyordu normalde ama bu kez Sehun sadece bir yıl içinde değişen düzenine bakıyordu. Bir yıl insana neler katıyor ya da neler alıyordu. Bir saniye bile oldukça gizemliydi aslında. Bir saniyeyle neler değişiyor ne hataklar ne acılar yaşanıyordu. 

 Uslu uslu oturmayı deneyip ama hala havlamaya devam eden köpeklerine baktı bir süre. Gözleri dalmıştı geçmişe ama takılı kalması havlamalarla imkansızlaşmıstı. Zaten geçmişte kalmakta istemiyordu. 

Her pişmanlığın bir gün keşkeleri tükeniyordu nasılsa ve ne kadar keşke desede düzelmiyordu yaşananlar. O yüzden pişman değildi Sehun ve bu yüzden arkada bıraktıklarına veda ettiklerine dönmeyi düşünmüyor yaptıklarını olduğu gibi doğru ve yanlışlarıyla kabul ediyordu. 

 Elinde zaman makinası olsa ve bir sene önce bu tarihlere dönebilecek olsa bile Sehun geçmişi değiştirmek istemiyordu. Belki de bu duruma alışmıştı. Ya da sadece veda ettiklerinin yerine elde ettiklerini daha çok sever olmuştu. Orasını tam olarak bilemiyordu ama içine yerleşenb boşluğu geçmişte bırakmış olmak bile bugününü güzelleştiriyordu. Şuanını mükemmel yapan sesi duyana kadar karşısında özgür kalmak için deliren köpekleri unutmuştu

-'' Sevgilim daha ne kadar onlara işkence etmeyi planlıyorsun?''

 Sehun yavaşça arkasını döndü. Kendi kıyafetiyle uyumlu rahat bir tshirt üzerine giydiği sarı ve turuncu renkli hırka içerisinde onaylamaz bakışlar atan Jongin'e gülümsedi. Bu gülümsemenin değerini yaşanılan acılar beliremiş gibiydi. Yorgun değildi gülümsemesi. Fakat fazla fazla yoğundu. Gözlerinde bile vardı yüzündeki tebessümün izleri. Göz çevresi kırışmış ve güneş gibi görünen sevdiğine bakmaya kıyamayan bir edaya bürünmüştü. Cevap vermedi Jongin'in sözlerine. En azından dudaklarından dökülmedi cevabı. Bu bir yıl içinde edindikleri yeni bir alaşma biçimiydi belkide. Çünkü Jongin o tebessümde ve gözlerde cevabı gördü. Sehun'un yine geçmişe dönük düşüncelerini sanki tek tek okudu. Dağınık bir biçimde yağtığı saçlarına vuran ikindi güneşiyle ne kadar muhteşem göründüğünü bilmeyen sevgilisine tebessüm etti. 

Bir veda hikayesi..Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin