AVCI

|6|

*Altair Storm

|6|

Aralık 2025

"Odaklanamıyorsun Cassandra! Konsantre ol ve etrafındaki sesleri dinle!"

Gözleri bağlı olan kız, kendisinden gelecek darbeyi beklerken sağlam bir duruş sergiliyordu. Sopayı bir kez daha savurdu ve kızın baldırına gelince küçük kız elindeki sopayı düşürdü ve dizinin üzerine düştü.

"Onu çok fazla zorluyorsun Helen!"

Helen sinirle Cassandra'dan başını çevirip elindeki şeffaf tabletiyle ekibinden gönderilmiş avcılardan gelen istihbaratlara bakıyordu.

"Sen işine bak Altair! Raporda eksik tek bir bilgi istemiyorum!"

Elindeki sopayı ustaca çevirdiğinde, Cassandra'ya baktı. Göz bağını gevşetmiş, tek gözünü açmış kendisine şaşkınlıkla bakıyordu. Daha sonra küçük kız kendisine baktığını fark ettiği anda tekrar göz bağını indirip gözlerini kapattı. Yaptığı harekete Helen ister istemez sırıtırken, elindeki sopayı yere sertçe vurdu. Zeminden çıkan tok sesle birlikte Altair ve Cassandra irkildiğinde umursamadı.

"Çalışma bitti Cass! Git ve Mike sana biraz temel dersler üzerinde eğitim versin!" dediğinde kızın göz bağını çözdü ve kumaşı ellerinin arasına alıp kızın yanından uzaklaştı. Elindeki sopayı diğer silahların bulunduğu yere fırlattı.

"Peki Usta!" diyerek koştur koştur çıkan çırağın arkasından iki yetişkin sessizce baktı.

"O eğitimi tamamlanmamış bir çırak iken onu avcı olarak yanımıza neden aldın ki?" Altair kendisine eleştirel bir gözle baktığında umursamamayı tercih etti. Çünkü artık bu durum onun bir doğası haline gelmişti. Sıradanlaşmıştı.

"Özgüven!" dedikten sonra omuz silkip Altair'in elinden tableti aldı ve okuduğu son rapora göz gezdirdi. Jackson Morrison'un örgütün gizli tesislerinden birinde öldürülmesinin ardından şüpheliler tek tek sorgulanmıştı. Bu sorguların birinde bulunmak için talep etmesine rağmen yüksek kurul bu talebini reddetmişti.

"Ekipler, Mordecai ile ilgili bir bilgi bulamadı mı bir türlü?" diyerek raporları hızlı bir şekilde geçerken. Tabletteki raporların hepsi şüpheli bölgelere gönderilen yerlerdeydi. Suç oranlarında olan artışları ve ayaklanmaları içeriyordu bazı bölgeler. Yakınlarında başlayan olayları araştırma görevini ise Andrew ve Sia üstlenmişti.

"Maalesef bir şey görünmüyor. Kurul her dosyaya bakmamıza izin vermiyor ve bizden daha yetkin birisine ulaşmak..."

Cümlenin sonunun nereye gideceğini biliyordu.

"Hayır! O adama resti çoktan çektim! Hamid Al-Macid defteri kapandı."

Tabletteki raporları kendi mailine gönderirken asık suratını biraz daha astı. Kaşlarını çattı ve sinirle önüne gelen perçemlerini hınçla geriye itti.

"Helen takılıp kaldık anla artık!"

Altair'in sözleriyle birlikte elindeki tableti tekrar takım arkadaşının eline bıraktı ve sakince konuştu.

"Bu konu tekrar açılmamak üzere kapatılacak! Andrew ve Sia'ya Milano Üniversitesindeki olayı benim aldığımı söyle! Ve Cassandra bugün sende kalacak. Benim işim var. Emily ile konuştum. Yani bahane olarak karını öne süremezsin Altair."

Altair'in homurdanması duyduğunda gülümsedi. Evliliklerinin daha dördüncü aylarındalardı ama sonuçta o Altair'di. Doyumsuz özellikle de olacak çocukları hakkında biraz endişelilerdi. Evli iki avcı çocuk sahibi olduklarında örgüt bir elini mutlaka aile üzerinde hissettirirdi. Varlığını unutturmazdı. Fakat kendisi istisna idi ve ailesine bir kez daha minnettardı. Çocukluğunu belirli bir yaşa kadar yaşamalarına müsade etmişlerdi.