19.12.2018
Bugün benim için yine sıkıcı bir gündü. Okuldan eve , evden okula. Hiç arkadaşım yoktu. Bu yüzden kendime sanal arkadaşlar aramaya başladım. Çünkü ben kendimi konuşarak ifade edebilen biri değilim. Ben kendimi daha çok yazarak ifade edebiliyorum.
Dün yaşadığım iğrenç olay aklıma geldi. Instagram' da hiç tanımadığım birinden direk çıkma teklifi almıştım ve kabul etmediğim için de bana söylemediği şey kalmadı. Bana yazdıklarını ss alıp storye attım. Herkesin spamlasını istedim. Ama tabiki öyle olmadı. İyiki de öyle olmadı. Kaan abi bana çıkma teklifi eden çocuğu benden özür dilemesi için tehdit etmişti. Benden özür dilediği zaman şaşırmıştım aslında. Ardından Kaan abi bana shop sayfasının adını attı ve "Takip eden mi küçük titan?" yazdı. Hemen istek gönderdim ama o gün gönderilerine bakmadım.
Sabah saat 5:30 gibi uyandım. Direk telefonu elime aldım ve Instagram' da dolaşmaya başladım. Dikkatimi o an Kaan abinin shop sayfasındaki çocuk çekmişti. İlk başta gözleri sonra yüzü dikkatimi çekti. O kadar masum, tatlı ve yakışıklıydı ki size anlatamam. Normalde yorum yapan biri değilim, sadece beğen/ kaydet geç. Ama bu resme yorum yaptım.
" Tam arkadaşımla güzel bir resim çekiliriz sonra arkadan biri o resmi böyle mahveder😂."
Ama kullanıcı adı yoktu. Sadece ama sadece profili görünüyordu. Sayfanın takipçilerine gittim ve 60 takipçiyede istek attım. Yetmiyormuş gibi bide Kaan abinin takip ettiklerine istek attım. İllaki birinde olmalıydı.
Yine her gün yaptığım gibi bugünde story attım. Attığım storyler BTS ağırlıklı olurdu, genellikle ifşalarını moodluk resimlerini atardım. Bugünde saat 5:45 gibi aynı şeyi yaptım. Okul vaktim gelince de mecbur okula gittim.
Eve geldiğimde üstümü değiştirdim ve telefonumu elime aldım. WhatsApp' dan 86 mesaj vardı ve hepside kuzenlerimdi. Her gün böyle olur ya. Story atarım kuzenlerim bana yazar yoksa niye yazsınlar. Bu yüzden ilk Instagram' a girdim. 164 takip istediği vardı. Annem bu konuda beni uyarsa da hepsini kabul ettim. Bir kaç dakika sonra LGS' ye çalışmaya başladım.
Saat 19.00 ile 20.00 arası çalışmayı bırakıp telefonu aldım. İlk defa dm kutunun üzerinde 1 yazısı vardı. Hemen gelen mesaja baktım. Hikayeme yanıt vermişti. Profili aynıydı, direk hesabına baktım. Ve onu gördüm. O kadar mutluydum ki. Mesajı bile okumamıştım.
- BTS'i seviyor musun?
Şimdi nasıl ise nasıl tepki versem diye düşünüyordum. Çok heyecan yapmıştım. Kendimi sakinleştirmek için yine konuşmaya başladım. " Ammmman sende Güllü yaz bir şey, ne kadar zor olabilir ki" . Ve çok zor oldu. Ona karşılık olarak Allah ne verdiyse yazdım.
- Eveeeğt, ya sen?
Evet, bu yazı için çok heyecan yapmıştım. Anında cevap yazdı.
-Ben pek sevmiyorum
Artık biraz da olsa sakinleşmiştim. Ve ona yazmaya başladım.
- Niden peki?
Çok hızlı yazıyordu. O yazdığı an sanki mideme bir şey oluyordu. Kelebekler uçuşuyor dedikleri bu olsa gerek ama benim midemde filler horon tepti resmen.
Onu ilk gördüğüm anda o tatlı ve masum yüzüne âşık olmuştum ben. Ve onu tanıdıkça da o minnoş kalbine. Ben kısacası onun herşeyine âşık olmuştum. Tek sorun bunu söyleyememedi...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~226 Kilometre~
Romanceİmkansız diye bir şey yoktur... Elbet bir gün istediğmiz her şey olacak.Belki bugün belki daha geç...ama ne olursa olsun vazgeçme...