-2-

30 4 3
                                    

2 gün

Tam 2 gündür,Enes'i ve sevgilisini düşünerek kafayı yiyordum.O kadar kötü haldeydim ki Ceren bile bu halimi görüp Kemal'le konuşma olayına ses çıkartmamıştı.

İmkansız olan aşkım,git gide kötü bir hal aldı.

Ve bende bu durumuma aldırmadan kendimi aşk filmi komasına sokup ağlayacak gözyaşı bırakmadım.

Keşke herşey filmlerde ki gibi kolay ve güzel olsa.

Şimdi okula gidip onların güzel ilişkileriyle kendimi baş başa bırakamazdım.

Sevgili anneciğimi hastayım yalanıma inandırmak pek kolay olmasa da 2 gün okula gitmeyerek depresyonumu hafifletmeye çalıştım.

'Sevgili' olduklarını,tam yanlarından geçerken bayan kumralın "aşkım çok özledim" diyip çok sevgili aşk böceği Enes'i öpmesiyle öğrenmiştim.

Kendi kafamda kurmuyordum.Çünkü sadece yılışan kızlardan olsa Enes bağırır ve kızla dalga geçerdi,aksine kıza çok içten bir gülümsemeyle karşılık verip "Bende" demezdi.

Of.

Koca bir OF.

~~

Perşembe sabahı zorlada olsa hazırlanıp yola çıktım.Ceren'in geleceğimden haberi olmadığından tek başıma yürümeye başladım.Haber vermek yerine sakin kafayla okula gitmeyi tercih ederdim.Tamam Ceren en yakınımdı ama sabah sabah kimsenin öğütlerini ya da avutmalarını dinleyecek ruh halinde değildim.

Tek umudum yalnız olmasıydı,artık o da bitmişti.Umudumla beraber bende bitmiştim.

Benim yerimde olan başka birini görsem,ve bunları hiç yaşamasam kesinlikle ona acır ve dalga geçerdim.

En azından Ceren dışında kimse bu olayı bilmiyor,böylece etrafımdakilere iyiyim rolü yapmak zorundayım.

Okul kapısı gözükünce içimi sanki birşey kemiriyormuş gibi hissettim.Artık ne olursa olsun Enes'i düşünmeyecektim,düşünmemeliydim.

Biraz önce aklımdan geçenlerin hepsi Enes'i görünce sona eriyor,her zaman.Şimdiki gibi.

Her zaman ki havalı hareketlerle basketbol oynayan bir Enes görseniz sizde böyle düşünürdünüz.

Tam dalmış onu izlerken durdu.Bana doğru bakmaya başladı.Al işte yakalandım.Bir dakika,Enes gülümsedi mi?Hem de bana?

"Günaydın birtanem"

Evet.Süper.Cidden.

Arkamdan gelen sese bakıp gözümü devirdim.Biraz önce Enes bey çok sevgili(!)  sevgilisine bakıp gülümsemiş.Ve ne kadar şanslıyım ki kız arkamda olduğu için üzerime alındım.Bende ki şans kimsede yok kimsede.Bir de bunların vıcık vıcık aşk sahnelerini kaldırmamak için okula doğru yürümem lazım,yoksa şurda şu kızı parçalamamak için hiçbir sebebim yok.

"Günaydın İlayda."

Aha.Sevgi sözcükleri kullanmadı.Kesin ayrılır bunlar bak.

Ne şans ki okulun binası hala kilitliydi.Ve ben İlayda,Enes ikilisine en yakın ve tek boş olan banka oturmak zorudayım.

Enes'in böyle bir ilişkisini olacağını beklemezdim.Şahsen dışardan ona 'aşkım,bebeğim' diyenleri döverek öldürür diye düşünmüştüm.Resmen aşık olduğum çocuğun ilişkisini tartışır hale gelmiştim.

Görevli adam okulun kapısını açınca derin bir nefes alıp,koşar adımlarla sınıfa çıkmaya başladım.

Kalbim sıkışıyordu.Onu burda o kadar severken,beni fark etmemesi çok kötüydü.Artık mutlu değildim.

Eksiliğe mi alışmışız,mutsuzluğa mı?

Böyle şeyler düşünüp,kafamda kuracağımı hiç tahmin etmezdim.Kafamı söküp atmak istediğim bir neden daha aklıma geldi.Fizik sözlüsü.....ilk haftadan......

Fizik sözlüsünde hocayla bakışmış,neden çalışmadın nutuklarını dinlemiştim.Ceren okula gelmemişti.Çantamı toplar toplamaz kimseyle muhatap olmadan okuldan çıkmayı hayal ediyordum.Bu saçma hayalim bile gerçekleşmemişti.Kemal sıramın başında dikilip kaşını havaya kaldırmıştı.

"Ceren gelmedi mi?"

"Yok geldi bak görmüyor musun çantasını topluyor."

Kemal akıllısını mala dönmüş bir şekilde sınıfta bırakıp bahçeye depar attım.Arada böyle insanları şizofrenmiş gibi hissettirmek hoşuma gidiyordu.Hayır yani bildiğin soruların cevabını neden sorarsın ki? "Uyandın mı?","Geldin mi?".Yok aslında rol yapıyorum.Milletle dalga geçe geçe ben şizofrene bağlıycaktım.Ve o an hiç yapmamam gereken bir şey yaptım.Eve gidip bitiremediğim Hemlock Grove'un son sezonunu bitirmek istedim.Bunu yapmamam gerekirdi.Çünkü son günlerde ne yapmak istesem hüsranla son buluyordu.Tıpkı şu an olduğu gibi.Enes'e çarpmam gibi.Çarpmamla beraber İlayda'nın ölümcül bakışlarını görmem gibi.Ve arkadan gelen sinirli bİr Kemal gibi.

DüşüncesizHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin