Gece

2. Bölüm

Gece , gündüz olduğumdan daha huzurlu olur çoğu insan . Gündüzleride huzurlu olur ama geceleri daha bir başka oluyor en azından benim için. Adımı o kadar güzel koymuştu ki annem ona hep hayran kalıcak adımı duyduğum her yerde özlemle anacaktım...

Bir sabah gözümü açamıyordum , boğuk boğuk sesler duyuyor ama anlamıyordum . ''GECE uyan yoksa yorganı üstünden çekerim'' uykumun en tatlı bölmesinde beni uyandıran kabusum Melis .

Sabah erken kalkmak için erken yatmıştım ama uykuyu o kadar çok seviyordum ki yine uyuyasım geliyordu . ''Kime diyorum Geçe kalk okula geç kalıcağız'' birden bir elin benim üstümden sıcacık yorganımı çekmesiyle hızla doğruldum yataktan açılmayan gözlerimi zorlayarak  .

''Ya bana yorganımı geri ver'' yatağımda debelenerek yorganımı almaya çalıştım ama inatçı vermiyordu .''Sana yorgan morgan yok bir de erken yatıyorsun erken kalkmak için . Şu haline bir bak yeter uyuduğun hızlı hazırlan ve kalk artık''

Uyku o kadar tatlı geliyordu ki sabahın bu saatde kalkmak istemiyordum.''Bak valla ver şu yorganı bir yarım saat daha uyusam hemen kalkarım lütfen''

''Ne yarım saati Gece saat yediyi kırk geçiyor çıkmamız lazım anca gideriz'' yediyi kırk geçiyor , yediyi kırk geçiyor ''Yediyi kırk mı geçiyor?'' saatte bakacaktım ki Melis beni kolumdan tutarak yataktan çekti kolumu hâlâ tutuyor olmasaydı muhtemelen yere mukus gibi yapışmış olacaktım.

Ayağa kalkıp aynadan baktığımda ağzım  bir karış açıldı , saçlarım dağılmış yüzüm çökmüş çok kötü görünüyordum.

''Hazırlanmak için sadece on dakikan var çabuk ol'' On dakikada asla hazırlanamazdım bir , iki bu saçım zaten on dakikada şekle girmez ve yüzüm , normalde makyaj yapmam ama bu gün yapmam gerekecek galiba .

Çok hızlı bir şekilde hazırlandım ve makyaj malzemelerimi alıp odandaki ebeveyn banyosuna girdim . Önce kapatıcıyla gözümün altındaki morlukları yok ettim sonra fondötenle üzerinden geçtim . kirpiklerimede azıcık rimel ve dudağımada pembe nemlendiricimi sürüp bıraktım . Saçlarıma ne yapabilirim diye düşünürken Melis elinde maşasıyla geldi ve saçlarımı at kuyruğu yapıp uçlarını dalgalandırdı .

Okulda son sınıf olduğumuzdan serbest gidebiliyor makyaj yapabiliyorduk , ama abartmamak şartıyla. Bazı kızlar mini eteklerle okula geliyorlar erkeklere bacaklarını göstermek için önlerinden geçiyorlardı . Ben hiç o kızlardan olmamış hep usturuplu giyinmiştim . Şimdi üstümde hava soğuk olduğundan siyah örgülü kazak ve altımada koyu lacivert dar paltolunumu giymiş üstüme dizlerime kadar gelen bir siyah kaban ayağımada topuklu botlarımı giymiştim kumral saçlarımı havada toplamış yeşil gözlerimi öne çıkaranda bir makyaj yapmıştım . Melis de bordo bir bluz altına dar siyah bir pantolon ve koyu kahverengi bileklerinin iki karış üstünde biten bir kaban giymişti. Kumral saçlarını açmış uçlarına küçük dalgalar atmış hafifte bir makyaj yapmıştı . Çok güzel görünüyordu .

Birlikte kahvaltı bile yapmadan evden çıktık . Okul evimize yakını yürüyerek gidip geliyorduk ve bu beş , altı  dakikamızı bile almıyordu . Bazı zamanlar çarşıdaki küçük dükkanlar dikkatimizi cezp ediyor ve bizi oyalıyordu o zamanlar 15 dakikaya anca gidiyorduk .

Kısa bir yürüyüş sonrası okulun olduğu sokağa girerken Melis'le aynı sınıfımızda olan ve en yakın arkadaşlarımız Buğra ve Fidan da okula giriyordu .

''Selam'' dediler tatlı bir ses tonuyla. Bu ikili dünyadaki en tatlı ve aynı zamanda en çok küsen ikiliydi . Fidan'la Buğra birbirine delice aşık olan bir çiftdi ve çok güzellerdi .