Yine her zamanki gibi okula gitmek üzere kahvaltı masasına oturdum. Sanem teyze küçük bir sandviç hazirlamisti. Çabucak yiyip Berke ile birlikte okula yürümeye başladik. Yine her zamanki gibi okulda ilk önce erkek arkadaşım Cem ile arka bahçede buluştum. Azicik da olsa utandığını mimiklerinden anlayabiliyordum. Titrek bir sesle " Dolunay, bu akşam babam seni görmek icin evde muhteşem bir yemeğe cağırıyor" dedi. Çok heyecanlanmıştım. Ve ağzımdan o anda " Tamam, tabikide gelirim " çıktı. Oda yine titrek bir sesle " Süper , o zaman hadi sınıfa gidelim " dedi.
Dersler çabucak bitti. Ve Sanem teyzeye haber verip Cem lere gitmek icin servise bindik. Sakin görünmeye çalışsamda yanaklarımın kızarması utandığımı belli ediyordu zaten. Ve geçmeyen yol bitti. Cem'in annesi bizi kapıda bekliyordu. Kapıdan girer girmez Cem in annesi " Merhaba, Dolunay'cım ben Ceylan Cem'in annesi" dedi. Bende neşeyle " Çok memnun oldum Ceylan hanım" dedim. İnanamıyorum ya nasıl hanım derim ben yakında kayınvalidem olabilecek bir kadına. Tam "pardon" dedim. Ceylan teyze " Hanım mı? "
"Çok pardon Ceylan teyze bi an ağzımdan çıktı "
" Neyse canım boşverelim , buyur otur "
Şimdi ise Cem' in babası ile tanışma vakti. Azıcık tırsıyorum açıkçası.
Ve koridoru geçip oturma odasına girdik.
Cem' in babası okuduğu gazeteyi bırakıp hemen ayağı kalktı.
- Merhaba Dolunay, ben Cem'in babası Hakan. Seninle tanıştığıma çok memnun oldum
Demek adı Hakan, Cem niye hiç bahsetmedi ki acaba.
Rahat bi şekilde " Merhaba Hakan amca, bende cok memnun oldum " dedim. Bence iyi gidiyorum.
Sonunda sofraya oturduk. Ceylan teyze belliki cok güzel yemek yapıyor.
Biranda hiç beklemediğim bir soru sordular bana.
"Baban ne iş yapıyor? "
Ne diyeceğimi şaşırmıştım, annemle babamı hiç görmedim diyemezdim heralde. Susmak istedim ve Cem e baska konu aç der gibisinden bir bakış attım.
Cem'in beni anladığını anlamıştım.
Cem " Anne salata çok güzel olmuş, içine gizli birşeyler mi koydun" dedi.
Ama Hakan amca cevabını alamayınca sinirlendi biraz.
Bende onları yabancı bulmadığım için söyledim.
" Hakan amca, babam ve annemi hiç görmedim. Ben ve kardeşime teyzem Sanem bakıyor. Sanem teyze anne ve babamın ben küçükken öldüğünü söylüyor ama bana pek inandırıcı gelmiyo tabi. Onlar sanki yanımda gibi hissediyorum. Sanki hiç tahmin etmedigim bir yerden çıkıcaklarmış gibi." Hakan amca bayağı şaşırmıştı. Normalden çok, ve aniden konuyu değiştirdi. Nedeni hala anlamış diğilim. Hakan amca konuyu degiştirme cabalarina büründü ve " Eee Dolunay'cım, lise son zor olmalı, üniversite sınavı yakında, çok çalışıyorsundur umarım ." Dedi. Bende tabikide çok çalıştığımı hedefim yüksek olduğunu falan söyleyip geçiştirdim. Neden acaba Hakan amca direk konuyu kapadı ki. Neyse heralde kendisi de böyle bir durum yaşadi. Günün sonuna geldik. Ceylan teyzeye ve Hakan amacaya beni ağırladıkları için teşekkür ettim. Cem beni evime bırakmak için ısrar etti, bende kıramadım. Eve 15 dakikada vardık. Cem' e " Bugün icin teşekkür ederim, yarın dershane de görüşürüz" diyip, arabadan indim. Cem arkamdan " Seni seviyorum" diye bağırdı. Çok duygulanmıştım. Bense sadece gülümsedim. Eve girdiğimde Sanem teyze bana tip tip bakıyodu.
" Düğün ne zaman? " diye sordu sırıtarak . Bende sinirlenmiştim tabi. Zaten hayatıma sürekli karışıyo. Son zamanlarda aşk hayatıma da el soktu. Abartıyo olabilirim ama bence haklıyım.
" Ya Sanem teyze ciddi misin sen , yaşım kaç başım kaç, yeter !... " diyip odama fırladım. Odama giderken ağlama sesleri geldi biranda. Berke' nin ağladığını pek sanmıyorum açıkçası. O güçlü biridir ağlamaz öyle kolay kolay. Berke' nin odasına girdiğimde onun ağladığını gördüm. Neden diye sorduğumda ise yine o beklediğim cevabı aldım ...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geçmişte Kalmış
AdventureBir kan davası yüzünden saklanmış bi sırrın parçası olmak istermiydiniz? Geçmişinizi bilmek sizinde hakkiniz değil mi ? YA DA Bosverin GEÇMİŞTE KALSIN ...