ten to four

714 50 22
                                    

"Elimizden hiçbir şey gelmiyor. Üzgünüm."

Genç adam iç çekti.

"Bende çok üzgünüm. Arkamda benim için üzülen kimse kalmasın diye o kadar çok uğraşıyorum ki, hiç istemediğim halde kaba bir adam gibi davranıyor ve bir sürü kişinin kalbini kırıyorum. İnanın ben bir karıncaya bile kötü söz söylemem. Ama şu son zamanlarda herkesi bir cam gibi kırıyorum."

Doktor asıl sorunun bu olmadığını biliyordu.

"Neden bu kadar sinirlisin? Daha önce sinirlendiğini duymamıştım."

"Biri var. Onu yıllardır arıyordum. Ve kısa bir süre önce, o beni buldu. Sevgimi göstermeyi çok istiyorum ama olmaz. Çünkü artık çok geç. Zamanım yok. Onun sevmesine de izin vermiyorum aslında, ama o tam bir inatçı keçi. Asla vazgeçmiyor. Ne dersem, ne yaparsam yapayım vazgeçiremiyorum onu. Bir şekilde kırık yanlarımı görüyor ve daha çok bağlanıyor. Onu üzmekten ölesiye korkuyorum. Ama her konuştuğumuzda onu ağlatıyorum. Göremesem de ağladığından eminim. Söylediğim şeyler onun için çok kırıcı şeyler çünkü."

Genç doktor gülümsedi.

"Onunla tanışmayı isterim."

"Eğer korkaklığı bırakıp karşıma çıkarsa ve buna zamanım yeterse seni de tanıştırırım elbette."

Kendi kendine mırıldanmasını duymamıştı doktor.

"Anlamadım?"

"Elbette bir gün olur, dedim doktor. Elbette olur."

Derken içtenlikle gülümsüyordu.

"Bir arkadaşım ilgilenecek seninle. Ben başka bir bölüme geçmek zorundayım. Ama seni hep takip edeceğim. Üzülmeyi bir kenara bırak. Sen doğru olanı yapıyorsun."

"Görüşmek üzere Akın Bey."

Bu doktorunu son görüşüydü belkide.

_________

Kitabı kendi kendime yazıyormuşum gibi, burada hiç ses yok...
Okuyan falan varsa yorum atabilir mi?
Teşekkür ederim ❤️

Krizantem /Texting/ {bxb}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin