2. ders olacağını sandığımız sınavın 1. ders olduğunu duyunca sınıf bağırışlarla doldu. Ben yine çalışma kağıdı yapmıştım fakat okumamıştım bile. Defteri yazıp geçmiştim. Kahvaltı saatinin son 10 dakikası bunu öğrendiğimiz için panikten düzgün çalışamadık.
Kağıt elimize geldiğinde ise herkes rahatlamıştı. Sena Hoca'nın (Rusça Hocası) daha önce verdiği kağıdın tıpatıp aynısıydı. Çoğu öğrencide zaten o kağıttan çalıştığı için hızlıca yapıyordu. Sınıfımızda Kazakistan'dan gelen Atakan diye biri vardı. İlk kağıdı o verdi.
Dersler aynı geçiyordu. Öğleden sonra Cemre ile Ela küçük tartışma yaşadı. Daha doğrusu Cemre'nin Ela'ya çemkirmesiydi olay. Cemre 1 (Sınıfta iki tane Cemre var) çok boş bir insan. İnsanların arkalarından konuşarak yüzlerine gülen bir tip. Reyhan, Mine ve Cemre bir grup. Herneyse.
Ela teneffüste kulağıma Cemre'nin onu sevdiği kişiyi söylemesiyle tehdit ettiğini söyledi. Sevdiği biri olduğunu o an öğrendiğimden biraz şaşırmıştım doğrusu. Bana sınıftaki birinden hoşlandığını itiraf etti. Bende tahmin ettim. Murat.
Sınıfta zaten konuştuğum tek insanlar Murat, Çağan, Ela ve Demir'di. Murat'ın en yakın arkadaşı Demir, Ela ile yakındı ve o da tahmin etmişti. Demir ile ben ara yapıcı olmuştuk :,).
Ela bu olayı Çağan'ın bilmesini istemedi ve nedenini hâlâ bilmiyorum.
Fen dersinde kafam allak bullak olmuştu. Periyodik tablonun ilk 20 elementini yazmamız lazımdı ve ben başım ağrıdığı için kafamı sıraya dayayıp gözlerimi yummuştum. Eksiklerimi başkalarından tamamlarım diye düşündüm fakat Derya Hoca yarın (Cumartesi günleri bizim okulumuz var.) sözlü yapacağını söyledi. Bende umutsuz bir şekilde uyumaya devam ettim.
Okuldan sonra voleybol antrenmanım vardı. Eve geldiğimde ise çok yorgundum. Murat'tan fen notlarını aldığıma şükrediyordum. Banyo yapıp ders çalışacaktım ve yarın sınav olmadığını hatırladım :3. Hâlâ o notları geçirmem lazım ve ben ise şuan bunları saat 22:30'da yazıyorum.
~Asya.
