Her taraf zifiri karanlıktı, nerde olduğumu biliyor ama hangi konumda durduğumu bilmiyodum.
Ailemle beraber yaşadığımız tüm anılarımın bulunduğu evin içerisindeydim. Ancak evin hangi konumunda olduğumu bilmiyodum.Bi ağlama sesi kulağımı tırmalamaya başladı ardındanda acı dolu çığlıklar. Herşey çok tanıdıktı aslında.
Korkuyodum, odamdan çıkıp salona vardığımdaysa yerde yatan babam ve yanında ağlayan annem vardı.
10 yaşındaydım daha bu manzarayı görüďümde. Annemin yanına doğru ilerledim donup kalmıştım, bi duygu karmaşasının içindeydim,
Etrafa bakındığımda annem in yanında hıçkırarak ablam gözüme ilişti.
Gözümdeki yaşlarla baba yaklaşıyodum babama ulaştığım an abim tuttu beni sarıp sarmaladı.
Ardında bi hıçkırık kaçtı ağzımdan...
Ter içinde kalmış bedenimi yatağa yasladım, yine her zaman olduğu gibi 8 sene önce yaşadığım şeyleri yansıtmıştı rüyam.
Babam o ben 10 yaşındayken ölmüştü, ardından 4 sene geçmiştiki annemin bizi terk edişiyle kaldıramamıştı bunu bünyem.
Tabi bu zaman diliminde bende deyişmiştim.
Şu an abim ve ablamla yaşıyorum. Onlarla aram çook iyi deyil aslında.
Bu kadar düşüncenin fazla olduğunu düşünüp banyoya ilerledim.
Banyoya girip güzel bir duş almaya başladım.Biraz geç de olsa Lavin ben 18 yaşındayım, güzel bi fiziğim ve güzel bi yüzüm olduğunu söylerler. Yarın yani pazartesi günü yeni bi okula can dostum ile başlıycaz. Yeni okula başlama nedenimiz kovulmuş olmaktı, nedenini daha sonra öğrenirsiniz ne dersin!
Banyodan çıkıp su yeşili rengindeki dolabıma ilerliyip bunları giydim,
Saçlarımı da kurutup salık bıraktım.
Bu gün can dostum la yani selinle saat 10 da buluşucağımız için geç kalmak istemiyorum.E şuan da satin 9 buçuk olduğunu düşünürsek anca yetişirim.
Hemen aynadan kendimi bi kez daha konturol ettikten sonra odamdan çıktım ve merdivenlere yöneldim.
Evet zenginiz babamdan kalma olan bi holding var. Şu an dayım bakıyor şu holding işlerine.
Aslınsa abim ablam ve ben reşit olmamıza ramen amcamın orayı yönetmesini uygun bulduk. Ama asıl patronlar tabiki biziz😉
Aşağı indiğimde ablam la abim sofra ya oturmuştu. Bende yanlarına gidip
Ben gidiyorum. Dedim soguk bi sesle. Ablam kafasını onaylar bi biçimde sallarken abim kaşlarını çatarak
"Nereye gidiyosun lavin daha kahfaltı bile yapmadın," ahh söylemesi ayıp deyil abim çook yakışıklı. Abim olmasa yazardım ama neysem.
Yine aynı soğuklukla