"Ben, psikolojik sorunlarımı gülüşümle kapattım
Bazen hayata küstüm bazen kendime. Ama pes etmedim. Çünkü umut herkes için vardır ama ayakta kalma lüksüne herkes sahip değildir."
Ben az önce yaşananların etkisiyle öylece dikilirken önümde bir araba durdu. Baktığımda Ufuk arabadan bana gülümsüyordu.Yıllardır yanımda olan arkadaşım Çisem'i yalnız bırakıp tatile mi gidicektim. Ya da şuan koşa koşa Çisemin evine mi?Daha okula neden gelmediğini soramamıştım bile. Ya kötü bir şey olmuşsa? Ufuk seslendiğinde bende gülümsemeye çalıştım ama galiba yüzümde kabız olmuşum gibi bir yüz ifadesi olduğundan dolayı Ufuk ne olduğunu sordu.
Ufuk,"Arya sabahki konuşmamızdan sonra bana dargın olduğun için mi böylesin?" Ben,"Hayır."
Ufuk," Ne o zaman?" Ben,"Çisem ve Orkun." Ufuk," Ne yani. Arkadaşların için mi bu surat?" Ben,"Ufuk yanlış anlama ama bazen hiç arkadaşın olmadığını düşünüyorum" Ufuk," Tabi ki oldu. Ama hiçbir zaman onlar için kendimi üzmedim. Onların sorunuysa beni ilgilendirmez. Sorunu açtıkları gibi kapatmayı da bilmeleri gerekir. Ben," Ne yani, gerçekten böyle mi düşünüyorsun? Buna arkadaşlık değil bencillik denir. Ayrıca bazen başkaları için kendini arka planda tutmalısın. Çünkü gerçek arkadaşlık sıradan ve kolay kazanılabilen bir şey değil". Ufuk," Kendini düşünmek bencillik değildir Arya. Ayrıca bazen başkalarının senin için kendilerini harcaması gerekir. Ve en mantıklı olan bu. Hayatta kalmak istiyorsan her zaman önce kendini düşünmelisin." Ben," Ufuk gerçekten arkadaşın olmayı hiç istemezdim" Ufuk," Merak etme. Sen hiçbir zaman arkadaşım olarak yanımda olmayacaksın. Çünkü her zaman ilk aşkım olarak kalacaksın". Ben," İlk aşkın olmadığımı ikimizde çok iyi biliyoruz bence" Ufuk," Bir şey mi dedin? Ben, " Yok. Kendi kendime konuşuyorum boş ver." Ufuk" Bana söyleyeceğin bir şey var gibi. İyi misin?" Ben" Hayır yok. İyiyim." Ama iyi değildim. Hiç iyi değildim. Ve evet söyleyeceğim bir şey vardı. Ben" Ufuk." Ufuk"hm" Ben," Ufuk, ben geri dönmeliyim. Ufuk," Nereye?" Ben," Çisemlere". Ufuk," HAYIR". Bana bağırmıştı. Korkmuştum çünkü bana ilk defa bağırıyordu. Ben," BANA BAĞIRMA . Ayrıca Çisemin yanında olmalıyım yani arkadaşlık etmeliyim. Ama bunun ne olduğunu bilmeyen bir insana bunu anlatmak gerçekten zor." Ufuk"Arya hayır dedim. Hiçbir yer gidemezsin" Arya" Buna sen karar veremezsin" Ufuk "Sevgilinsem veririm." Ben"Kendi kararlarımı kendim vermem içi senden ayrılmam mı gerekiyor?" Ufuk"Aptalca kararlar vermeye devam edersen, EVET!" Ben"Evet. Aptalca kararlar veriyorum. Anladın mı?" Ufuk," Arya kendine gel .Benim tanıdığım Arya böyle yapmazdı. Ben,"Belkide artık senin tanıdığın Arya olmaktan sıkılmışımdır. Belkide bu davranışlarından bıkmışımdır. Belkide artık seni sevmiyorumdur." Bana baktı. Arabayı o kadar sert durdurdu ki takla atacağından korktum desem yeridir. Bana öyle bir bakışı vardı ki içim ürperdi. Ufuk" Ben bilmiyorum öyle mi? Hah! Gerçekten bazen çocuk gibi davranıyorsun. Seninle birlikte olmak için ailemi karşıma aldım ve şuan hepsi bana yabancıymışım gibi davranıyor. Bunun nasıl bir şey olduğunu biliyor musun sen? HAYIR! Buna rağmen seni mutlu etmek için üç haftadır bu tatil için uğraşıyorum ama sen benden sıkıldığını ve bıktığını söylüyorsun. Ve... Ve senin yaptığın şey bencillikten başka hiç bir şey değil.Dünyaya o at gözlükleriyle bakmaya devam et anladın mı. Bu kadar saçma bit konuyu bu kadar uzatmak sana ne kazandıracak Arya? HATALARINI GÖREMEYECEK KADAR KÖR BİRİSİN" .Ben miydim kör. Bencil olan tek kişi ben miydim yani? Şimdi söyleyeceğim şeylerden çok pişman olacağımı biliyordum ama eğer içimde tutarsam daha büyük patlamalara neden olabilirdi."Seninde annen ve babandan bir farkın yok. Hiç kimseyi umursamadan bencilce düşünen tek kişi sensin. Senden nefretediyorum." O anlık öfkeyle ne dediğimin farkında değildim ve söylediklerimin yavaş yavaş idrak edebildim. Gerçekten kendimi aşmıştım. Konuşurken gözleri dolmuştu. Ben gerçekten bencillik etmiştim. Ufuk'u daha önce hiç böyle görmemiştim. Gözlerinin dolduğunu gördüğümde kendimden bir kez daha nefret ettim. Ben," Ufuk özür dilerim. Ben gerçekten öyle söylemek istememiştim." Sustu ve arabadan indi. Çok ağır şeyler söylemiştim. Ufuk bana bunları söyleseydi onu asla affetmezdim. Ama o...
Birden gelen ses ile korkudan yerimden sıçradım. Kafamı arabaya vurduğumdan canım fazlasıyla yanmıştı. O acıyla ne olduğunu görmek için arabadan indiğimde Ufukun arabaya tekmeler savurup yumrukladığını gördüm. Ağlıyordu. Benim yüzümden ağlıyordu! Koşarak Ufuk'un yanına gittiğimde onu durdurmaya çalıştım. Ama durmuyordu ve kendine zarar verebilirdi. Cama vuracağı sırada elini tutmak isterken cama yumruk atmak için birleştirdiği parmakları göğsüme öyle bir iniş yapmıştı ki olduğumuz yerin on metre ilerisine sürüklenmiştim.Yere o kadar sert düşmüştüm ki akli dengemi kaybettim. Göğsüme aldığım darbe ile nefesim kesildi.Göz yaşlarım benden habersiz yanaklarımda süzülürken Ufuk koşarak yanıma geldi. Beni kucağına alarak en yakın hastaneye götürdü. Canım gerçekten çok yanıyordu.Yere düşüşümün etkisiyle bayılmıştım. Gözlerimi açtığımda karşımda bir çift yeşil göz vardı. Ağlıyordu. Uyandığımı görünce oturduğu yerden kalkarak hızlıca yanıma geldi. Ellerimi tuttu.Elleri titriyordu. Gerçekten çok korkmuştu."Arya ben, ben çok özür dilerim. İsteyerek yapmadım. Allah kahretsinki isteyerek yap-" Söylediği şey yarım kalmıştı çünkü dudaklarına küçük bir öpücük kondurmuştum. Özür dilemesi gereken o değildi, bendim. "Özür dilemesi gereken kişi sen değilsin Ufuk. Benim. Özür dilerim çünkü bencilce davrandım. Çisem'e olan hassasiyetimi biliyorsum. Sinirlendiğimde neler yaptığımı da Ve bu yüz-" Ufuk,"Şşt. Tamam. Bilmez miyim. Lisedeyken Çisem'in hoşlandığı çocuk başkasıyla çıktığı için ve çıktığı kızın elini tutarak Çisem'e gösterdiğinde elinde beyzbol sopası ile çocuğu kovalayıp "senin o elini burnuna, o kafanı da götüne sokarım", diyen bir kızı unutmak her erkeğin harcı değil." Söylediği şey ile çok utanmıştım. "Tamam ya. Hatırlatıp durma. Çok sinirlenmiştim, ayrıca haklıydım. Allah'ın görme engellisi. Çisem her gün çocuğun dibindeydi. Ve çocuk Çisem'e ' seni tanımıyorum. Sülük gibi yapıştın kaldın bi sal beni.' Demişti. Ne yapsaydım? Gidip çocuğa "Acayip haklısın. Bir de kızı sınır dışı ette kurtulalım", mı deseydim?" Söylediğim şeylerle Ufuk kahkaha atmaya başladı. Şuan sanki az önce dayak yiyen ben değilmişim gibi gülüyorduk. Doktorun izni ile hastaneden çıktık ve arabaya bindik. Göğsüm hafif morardığından Ufuk çok hassas davranıyordu. Arabada Ufuk,"Geri dönmemizi ister misin?" diye sorunca reddettim. Onu daha fazla üzmemeliydim. Çisem için ne kadar içim içimi yesede Ufuk ile birlikte tatile gidiyordum.Arkadaşlarımı kaybediyordum. Ne Çisem ne Orkun aramamıştı. Mesajlarıma cevap vermemişlerdi. Susmuşlardı...
Eğer karşınızdaki susuyorsa siz suçlusunuz demektir.Bir insana verilebilecek en büyük ceza kelimeler ile delip geçmek değil, sessizlikle vurup izlemektir aslında. Duygular kelimelere sığmaz çoğu zaman. İnsan gerçek duyguları her zaman gözlerin içinde barındırır. Fakat bunu görme lüksüne ise herkes sahip değildir...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.