SAVAŞÇI 68. bölümden sonrası (Batur&Çiğdem)

189. Bölüm

Sabahın olmasıyla deniz erken saatlerde uyanır ve mizmizlanmaya başlar sesi duyan Batur uyanır.

Batur: dişi kurdum gel bakalım gel terlemissin sen babacim gel üzerini değiştirelim

Batur denizi alır odasına götürür üzerini değiştirir.

Batur: deniz bahçeye çıkalım mı seninle babacim

Deniz olumlu anlamda adını sallar. Batur Deniz'e ayakkabılarını giydirir ve dışarı çıkarlar.

Batur: gel bak otur sen böyle ben sana kale yapicam futbol oynayalım seninle

Deniz: baba

Batur: bekle kızım

Batur taslardan kale yapar

Batur: al bakalım bu topumuz kalk bakalım ayağa

Deniz ayağa kalkar Batur ellerinden tutar ve kaleye gol atması için ona yardımcı olur.
Cigdemde gözünü açmadan elini yatağın sağına atar kimsenin olmadığını farkeder ve gözünü açar. Ayağa kalkar. Deniz'in odasına gider.

Çiğdem: baturrr nereye gittiniz acaba sabah sabah

Pencereye yaklastiginda bahçede top oynayan denizi ve baturu görür. Bir süre onları izler ve üzerine bir hırka alıp bahçeye çıkar.

Deniz: ayye

Çiğdem: bitanem

Cigdem'den

Çok şanslıydım yaşanan onca kötü şeylerin ardından Deniz'im vardı ve aşkıyla tüm bedenimi dolduran bir adam vardı. Hayata tutunma hayatı sevme yetim her gün daha da artıyordu minik mucizemizin gelmesiyle her şeyin daha güzel olucandan emindim. Her şeye yeni bir sayfa açmıştık bu son olayla. Her şeye değerdi karşımdaki manzara Deniz Batur'un elinden tutup paytak paytak bana geliyordu. Ne kadar minik bir bedeni olsada gülüşüne dünyaları sigdiriyor. Sizi seviyorum çekirdek ailem...

Batur: sevgilim ne ara uyandım sen

Çiğdem: az önce hayatım siz bugün erkencisiniz

Batur: evet D vitamini alalım dedik deniz uyanınca hem seni de uyandırmayalım dedik

Çiğdem: hadi bahçede kahvaltımızı yapalım

Batur: Hadin hep birlikte hazırlayalım sonra ne yapıyoruz

Çiğdem: kızlarla kuaföre biz sen de işin varsa o zaman zarfında onu halledersin

Batur: ben de bizimkilerin yanına giderim o zaman ordan seni almaya gelirim

Çiğdem: olur hadi bakalım dişi kurt kahvaltı hazırlayalım hep birlikte

Hep birlikte mutfağa geçerler aparatic bir şeyler hazırlarlar.

Batur: hadi deniz hanım siz buyudunuz artık sen bu sofra bezini götürün

Çiğdem: sandviçler bendee

Batur: ben de çayı getiriyorum

Deniz: baba baba

Batur: gel gidelim

Çiğdem: gel annecim biz yürüyelim seninle baba çayı getiricek

Çiğdem ve deniz el ele tusup yürümeye başlarlar. Bahaceye bir örtü serip kahalatilarini yaparlar ardından kızlar kuaföre gider. Erkekler de kendilerince hazirlanirlar ve nikah salonuna gelirler. Kaan'in nikah şahidi kopuz albay Meriç'in nikah şahidi ise cigdemdir. Herkes koltulklara oturur nikah şahidi gelmiştir.

Batur: emre Deniz'i tütün size geliyor

Emre: yollayın komutanım

Deniz yavaş yavaş yürüyerek emre galip İlyas ve fantastik ikilinin yanına gelir.