Sarılmalarını bozan. Yoongi 'nin çekilmesiydi. Yoongi nin şefkatli kollarından hiç ayrılmak istememişti neden böyle düşündüğünü bilmiyordu ama çok iyi hissediyordu. Yoongi herkesten fazla güven veriyordu ona. Daha arkadaş bile olup olmadığını bilmediği yoongi niye böyle hissettiriyordu?
- Hadi ye sonra gidelim
Yoonginin sözünü başıyla onaylayıp elindeki sandiviçin kapağını açtı. İkisi de yemeğe başladı saat 10.00 'a geliyordu. Hoseok ayağa kalktı
- yoongi artık eve gitsem iyi olur bugün için teşekkür ederim. Montunun önünü kapatıp tam gidecekti ki.
-bekle bende geliyim.
- Hyr kendim giderim.
-Gelicem dedim dimi.
-Am-
-Hoseok
İkisi beraber kararan havada yürümeye başladılar. Hoseok 'un evinin önüne geldiklerinde hoseok tekrar tekrar teşekkür edip evine girdi. Merdivenleri çıktı ve evine girdi. Karşısındaki aynada biraz görüntüsünü izledi. Yüzündeki anlamsız mutluluğu çözemesede kendine gelmek için başını iki yanına çevirdi ardından salona geçti koltuğa oturdu ve biraz kitap okudu. Yarın okul olduğu için saat 12 ye gelmesine yakın yatağına yattı ama hala olanları aklından silemiyordu ona nefret iğrenç dolu bakışlar atan onunla dalga geçen yoongi onu koruyor ve ona sarılıyordu hissettiği duygu neydi bilmiyordu ama iyi hissettirdiği belliydi. Aklındakileri silmenin en iyi yolu uyumaktır diyerek kendini uykuya bıraktı.
Sabah kalkma saati geldiğinde dışarıdan gelen ıslanmış toprak kokusu ve yağmur daha da mayışmasını sağlıyordu zorla yatağından kalkıp banyoya gitti. Yüzünü yıkayıp aldığı jeli sürdü 15 dakika sonra yıkadı. Az da olsa makyaj yaptı ardından saçlarını taradı en yakın zamanda saçlarını da boyatackatı. Hazır olduğunda evden çıktı otobüs durağında uzun süre bekledi. Otobüs gelir gelmez içeri girdi. Taehyung da oradaydı hemen gidip yanına oturdu. Uzun sohbet ederek yolculuk yaptılar ardından okul sonrası beraber çıkmak için sözleştiler. Okula gelince hızlıca sınıflarına çıktılar. Bütün okulun gözünün üzerinde olması hoseok 'u çok rahatsız ediyordu. Taehyung ile olmak güzeldi ama bu şekilde değil eskisi kadar mutlu olmadığını hissediyordu. Ne kadar umursamamaya çalışsada olmuyordu
Jungkook' un sinirli öldürmek ister gibi bakışları daha da kötü görünmesine yol açıyordu.Jungkook planını hazırlamıştı ne sonucunda ne olucağı umrunda bile değildi. Onu birçok şekilde canını acıtacaktı. Bunu arkadaşlarından gizli yapıcaktı tüm planı hazırdı sıra uygulamakta (katil mafya gibi replik yazdım dkkdkdk)
Nihayet okul bittiğinde Taehyung ve hoseok yanlışıkla jungkook yazdım ya alışkanlık işte Taehyung ve hoseok okuldan çıkıp restorant a gittiler hoseok hemen işe başladı bugün çok kalabalık değildiler. O yüzden Taehyung ile biraz muhabbet etmek için oturdular. Hoseok uzun zamandır aklında olan soruyu sormak istiyordu ama Taehyung kırılabilir diye içinde tutuyordu.
- Ne düşünüyorsun öyle.
- Taehyung bana biraz ailenden bahsetsene kardeşin var mı?
- hmm Annem 2 yıl önce öldü Tahmin ettiği cevabı alınca direkt sormadığı için tanrıya teşekkür etti içinden ardından Taehyung devam etti. Küçük kız kardeşim var henüz 15 yaşında. Ve babam üç kişilik bir aileyiz.
- peki eğer anlatmak istersen annene noldu.
- Taehyung üzgünce konuşmaya çalıştı ağzından iki kelime çıktı.
-Tarfik kazası. İçkili Bi adam anneme çarptı ardından gebirip gitti. Annemi de alıp gitti.
-Ne kadar kötü insanlar var ama sen üzme kendini.
- Tek üzülen ben olmayacağım neyi kastettiğini bilmiyordu ama üzülmemesi için elini diğerinin elinin üzerine koydu. Destek vermek gibi. Saat çıkışa yaklaşınca evine gitti. Yarın iş çıkışı istediği şeyi gerçekleştirip saçlarını boyatacağı için çok mutluydu. Uzun süre ders çalıştı dün yoongi nin aldığı acılı Ramenden de yedikten sonra bakımını yapıp kendini sıcak yatağa bıraktı. Sabah herzamanki işlerini halledip evden çıktı. Telofonunu açtığında Taehyung'un bugün okula gelemeyeceğim yazdığını görünce arayıp iyi olup olmadığını sordu. Taehyung iyi olduğunu söyleyince okula gitti. bugün seçmeli dersi vardı. Artık tüm sınıf karışık yaptıkları için jungkook la aynı sınıfta olmamayı diledi. Sınıfa girdiğinde bir süre sınıfa baktı yoongi ile göz göze gelmişti. Şanslıydı ki jungkook yoktu.
- Yoonginin yanına geç otur hoseok
Hocanın söylediğiyle orta sırada oturan yoongi'nin yanına oturdu kitaplarını açtı ve derse odaklandı. Okuduğu kitabın çekilmesiyle ve üzerine bişey yazdığını görünce ne yaptığını anlamak için bir süre yoongi yi izledi. Kalemle bişeyler yazdıktan sonra kitabi hoseok a uzattı. Kağıttaki yazıyı okudu.
- 2 gün önce ki parkta saat 7 de buluşmaya ne dersin. Yoonginin ani değişimini anlamasada kafasının salladı. Yoongi de kendine ne olduğunu bilmiyordu. Tek bildiği eskisi gibi olmadığıydı. Çoğu ders boş olduğu için kitap okudu hoseok. Ardından iş yerine gitti. Taehyung olmadığı için sadece müşteriler ile ilgileniyor du 2 30 saat sonra çıkma saati geldiğinde saçlarını boyamak için en yakın kuaföre gittin. Ve saçlarını nasıl olmasını istediğini anlattı. Güler yüzlü kadın hoseok 'un istediği herşeyi tam olarak yapmıştı. Saçları çok güzel görünüyordu değişik ve güzel. Geç kalmamak için oradan çıkıp otobüs ile parkın oraya gitti. Bankta telofonu ile ilgilenen yoongiyi görümce yanına gitti.
- Selam
Yoongi yavaşça kafanını kaldırdı. Gelenin hoseok olduğunuz görünce ayağa kalktı. Gözü mor saçlara kaymıştı. Asla hoseok 'un gibi durmayan saçlara
- Saçlarını mı boyattın
Başını salladı çirkin olduğunu düşündüğü çocuk.
-Hoş görünüyorMor saçlı hoseok' u sevdim
Yoongiye bişeyler oluyor yetişin
Bu bölümde buraya kadardı.🌈💜💚💗
Devam edicek
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~OPPOSİTE LOVE ~ ( SOPE)
Romance- hey yoongi Hoseok ' un nefes nefese çıkan sesini duyduğumda arkama döndüm. - Benimle evlenir misin? -nE