Biraz ilerledik ama gittikçe karanlıklaşıyordu. Alara dediki "Biraz daha gidersek kayboluruz gençler." dedi. Sonra arkamıza hep birlikte döndük ve bi baktık hastaneden girdiğimiz karanlık koridorun başı! Atlas "Ayıp söylemesi ama,YUH ARTIK!" dedi. Tuncay hemen atladı ve dediki "Biz arkamıza dönmemişmiydik zaten?" dedi. Bende "İşte o çok garip." dedim. Alara "Neyse hadi bidaha kaybolmayalım. Koşun annelerimizin yanına." dedi. Tuncay dediki "Acaba hoca ameliyattan çıktı mı? İyi mi?" dedi. Hepimiz bu sorular kafamızdayken koşmaya devam ettik. Sonra bizim sınıfın bir kısmı hüngür hüngür ağlıyordu. Ve tabiki bizim hepimizin aklına şu soru geldi "Ya hoca öldüyse!" sorusuyla koştuk annemşerin yanına. Annemde biraz üzgündü. Hemen sordum "Anne ne oldu? Niye herkes ağlıyo?" annem şöyle bir cevap verdi "Kızım hocanız yaşasa bile felç kalıcak yani hiç derslere girmeyecek." dedi. Bana pek bişey olmadı fakat arkadaşımın 3 yıldır hocalarıydı. Ben ise bugün gelmiştim. Alara ağlamaya başladı. Sonra onu teselli etmek için şu sözleri söyledim "Ağlama nolur sen ağlarsan bende ağlarım." dedim. Ve birbirimize sarıldık. Sonra doktor ameliyattan çıktı. Dediki "Çocuklar hocanız öldü." dedi. Ve bütün sınıf ağlamaya başladı bir ağlamayan bendim. Ve bu beni üzdü. Arkadaşlarımın ağlamasını görünce bende 2-3 damla akıttım. Sonra herkes evine döndü. Ve benim aklım hayla Alaradaydı çünkü o çok ağlamıştı. Bende arkadaşlarımı düşünürken saat 05.43'e gelmişti. Annem bana "Çabuk uyu kızım 2 saat sonra gene kalkıcaksın ve hazırlanıp okula gidiceksin." dedi. Bende uyumaya çalıştım fakat uyuyamamıştım. Anneme belli etmemeye çalıştım. Annem uyumuştu. Sonra biri kısık sesle "Ecem, Ecemm!" dedi. Bende pencereden baktım. Ve gördüğüm kişiyi tanımıyordum. Aşağıya sessizce indim ve tanıştık. O çocuk şunu dediği an şaşırdım kaldım. Dediki "Merhaba, ben Yiğit Kaymak. Ve ben vefat olan tarih hocanızın oğluyum." dedi. Yiğit kumral saçlı ela gözlüydü. Tarih hocasının oğlu olduğuna çok şaşırdım ve dedimki "Ben okula yeni gelmiştim o yüzden pek tanımıyorum anneni." dedim. Yiğit ise"Olsun ve sana birşey daha söylicem... "dedi ve sustu. Bende dedim ki" Hadi söyle. "dedim. Yiğitde" Senden hoşlanıyorum"dedi. Şaştım kaldım. Birşey söylemeden hemen eve girip kapıyı yüzüne kapattım. Zaten saat 06:00 olmuştu bende "Uyumaya gerek yok." diyerek uyumadım. Ve 2.günüm başlıyodu. Ve okula geldim. Bir baktım Yiğit bizim okula gelmişti. "Senin şuben ne?" dedi bende istemsizce "8/C" dedim. Sonrada Yiğit müdürün odasına girdi. Dinlemeye başladım ve dediki "....
^^^
Yiğit Ecem'in okuluna mı geldi? Yoksa aynı şubeye mi gelicek?