18

361 49 105
                                    

Lütfen baştaki bölümlere ve 14-15-16 ya oy verelim saygıdeğer shipperlar, onlar geride kaldı çünkü. Birde serial killer//destiel için iki tane özel bölüm yazdım, oy artsın yayınlıcam.


(cidden, lütfen okuyan herkes oy verip bir tane bari olsa yorum yapabilir mi?)

20.bölümde final olacak gibi.
Hoşçakalın.


"Yani, büyük ihtimalle Misha senden bu sebeple ayrılmak istiyordu. Gerçi sadece birkaç gündür sette ama, belli ki bişeyler yaşanmış. Boşver, böyle bitsin. Acıyacak ama zamanla geçer."

"Sağol Jared, bana söylediğin için. Şimdi gitsem iyi olur yoruldum eve geçeyim." Jensen sakin konuştu, ondan olsa gerek Jared itiraz etmedi yada daha çok teselli etmedi.

Jen ilk Robert'in yanına gitti. Birer kahve içtiler. "Rob, hep iyilik istemek için geldiğimi biliyorum ama Misha seni tanımıyor bile, çekindi biraz. Birkaç bölümün senaryosu var bende, Castiel'in sahnesi çok az zaten, kapanışta iki dakika falan. Onları iptal edemez miyiz? Hepsini toplar, 7. yada 8.bölümde birleştiririz."

"Olabilir, zor değil halletmesi." dedi Robert. "Ama sebebini anlayamıyorum, hem onu seçmemi istedin, hem tartışıyorsunuz. Şimdi de bu. Misha'nın oyunculuğunu bu kadar beğenmemiş olsam canına okurdum."

"Bu aralar sete pek gelmesini istemiyorum, sebeplerle canını sıkmak istemem. Dediğim gibi, sen ayarla ama Jared dahil kimseye benim etkimden söz etme. Sağol Robert, sana borçlandım. Görüşürüz."

"Görüşürüz, hadi eve git dinlen. Yarın çekimler erken başlıyor."

Jensen çıktı, arabasına geçti ve eve gitti. Kapıyı açıp yatak odasına ilerledi direkt. Misha ile o kadar yaşanmışlık, yataktan çıkmadan geçirilen günler. Küçük gülümsemeler, sarılışlar. Hepsi artık içini acıtıyordu. Telefonunu aldı eline, hiç beklemediği iki mesaj vardı. Birisi Danneel'dendi, diğeri Misha.

D: Nasılsın Jensen? Bir ara oturup yemek yesek uyar mı sana?

M: Jen, özür dilerim. Lütfen durumu açıklamama izin ver, düşündüğün gibi değil.

Jensen ikisinede cevap vermedi, bu saçmalıklarla vakit kaybetmek istemiyordu. Kendine güzel bir yemek hazırlayıp karnını doyurdu. Aksiyon dolu bir film açarak kanepeye uzandı, sadece saatin biraz daha geçmesini amaçlayarak. Şimdi uyursa gece uyanır, rahat bir uyku çekemezdi.

Telefonun sesiyle kalktı, açarak kulağına dayadı.

"Efendim?"

"Uyuyor muydun, üzgünüm." dedi Misha. "Mesajıma cevap vermediğin için aramıştım."

"Çünkü verilecek bir cevap yok, Mish."Jensen oturur pozisyona geçti, film izlerken uyuyakalmış olmalıydı. "Gittin ve biriyle öpüştün, yattın yada her ne bok yediysen. Önemli değil, en azından tüm o ayrılalım saçmalıkları bir anlam kazandı. Bana karşı daha dürüst olabilirdin."

Jen tabiki içinden geçenleri söylemiyordu, ama böylesi daha iyiydi. Yine onun ayaklarına kapanıp peşinden koşmayacaktı.

"Seni aldattığımı düşünmen için bir sebep yok zaten, dediğin gibi ayrılmıştık. Yinede kendimi kötü hissettim. Yanına gelebilir miyim, biraz konuşuruz?" O ses tonuna sahipken, Jen nasıl hayır diyebilirdi ki? Hem illakin karşı karşıya geleceklerdi. Ha bugün, ha yarın.

strangers //cockles ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin