Şeyma şahsuvar
Araba büyük bir villa'nın bahçesinde durdu
"araba'dan in"
Kapıyı açıp sıcak araba'dan inmemle gecenin soğuğu tenime çarptı montuma sarılıp etrafı incelemeye başladım villa iki kattan oluşuyordu bahçede büyük bir havuz vardı havuzun içindeki lacivert ışıklar hoş bir ortam sağlıyordu Bora arbadan inip yanımadan geçti cebinden kilit çıkarıp kapıyı açtı arkasına dönüp "içeri girmek için davetiye mi bekliyorsun?" Dedi
"Neden getirdin beni buraya?" Diye sordum
"Artık burda kalıcaksın sevgilim" hala sevgilim diyor ya
"Ben senin sevgilinin falan değilim. Bu evde de kalmayacam " arkamı dönüp yürümeye başladım.Aniden kolumdan tutup beni kendisine doğru döndürdü "hiç bir yere gitmiyorsun" kolumu ondan kurtarmaya çalışıyordum ama çok sıkı tutmuştu eminim kolum morarıcak "bırak beni seni polise şikayet edicem adam öldürdüğün yetmedi birde insan kaçırıyorsun sonra da ortalıkta adamım diye dolaşıyorsun" kolumu daha çok sıktı bu gidişle kolumu kıracaktı zorba herif. Sinirli bir şekilde konuşmaya başladı "Bilmediğin şeyler var ben kimseyi suçsuz yere öldürmem" biri bu adama ülkede Kanun'un olduğundan bahsetmedi sanırım "sebebi ne olursa olsun ülkenin polisi ,hakimi var onlar cezasını verir sen birinin canını alamasın anladın mı? Yüzünü yüzüme doğru yaklaştırdı ve tıslayarak konuşmaya başladı " Demek ülkenin polisi,hakimi var peki bu ülkenin polisi hakimi insan bile sayılamayacak pislikler kadınlara ,çocuklara tecavüz etmesine rağmen niye dışarda? Defalarca kez kocam beni öldürecek yardım edin diye yardım isteyen kadınlar ölürken nerde? Hmm söyle nerde bu ülkesinde polisi, hakimi? Yutkundum yüzümü başka tarafa çevirdim haklıydı ne diyebilirdim ki "her ne olursa olsun öldürmen gerekmezdi benim işim adaleti sağlamak bu yüzden sen hapse giriceksin"
Kolumdan çekip içeri doğru yürümeye başladı kapıyı kapatı evin içinde siyah rengi hakimdi kapılar,parkeler,koltuklar, dolaplar,masaheryer siyahtı tıpkı Bora gibi,tıpkı Bora'nın ruhu gibi.
Ev siyah olmasına rağmen boğucu değildi pencereler tavana kadar ulaşıyordu bahçe de ki havuz burdan gözüküyordu birinci katta mutfak ve Salon birleşikti oda yoktu. Etrafı incelerken zorba herif yine kolumu çekiştirmeye başladı "yürü"
Merdivenlerden çıkıp ikinci katta geldik siyah burda da hakimdi yan yana iki kapı vardı Bora Sol taraftaki kapıyı açıp içeri girdi koluma kene gibi yapıştığı için bende girmek zorunda kaldım yatak odasıydı salon'un aksine beyaz'dı heryer çift kişilik bir yatak, büyük bir dolap birde kitaplık vardı ve hepsi beyazdı dolab'ın yanında bir kapı vardı banyo olmalı birde büyük bir balkon vardı pencereden balkondaki hamağı görebiliyordum çok güzel bir od
aydı zorba herif sonuna kolumu bıraktı "artık bu odada kalıcaksın" deyip kapıyı üstüme kilitledi "aç kapıyı" deyip kapıya vurmaya başladım "çıkar beni burdan" Kapıya vurmaktan elim acıdı salonda ki kapının açılıp kapanma sesini duydum gitmişti pislik. Beklemekten başka çarem yoktu çantamı da partide unutmuştum herşeyim içindeydi Of.Oy ve yorum lütfen
Yeni kitabım hüzün diyarı bi göz atın bence profilimde bulabilirsinizDepremde ölenlere allah rahmet eylesin yaralılara acil şifalar diliyorum depremi benden hissettim çok korkutucu bir andı gerçekten
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YARALI HAYATLAR
Teen FictionBu hayatta herkesin yarası vardır. Fiziksel olarak değil ruhen. Paramparça hayatlar, acılar ile peşimizi bırakmayan geçmişimiz ve günahlar... Bu hikayede kötü çocuk konusu yada kusursuz karakterleri olan kişiler yok yaraları ve acıları tarafından y...