Waiting For You Online [TR]

1. Bölüm "Kocanız Fire Ruthless"

He Jin, ikinci kafeteryadan tatlı ve ekşi domuz kaburgası ve lahana ezmesi sipariş etti, ve daha sonra yavaşça öğle yemeği kutusunu yanında tutarak yurt binasına doğru yürüdü.

Yurt binasına giden yolda, her yerde mabet ağaçları ve düşen yapraklar vardı, sarı-kahve renginde ve altın yelpazeye benzeyen, üstüne bastığında hafif çıtırtı sesleri çıkardılar.

Etrafından, bir grup güzel ve hoş giyimli kız geçti, hareketle etrafta yumuşak kahkahalar atıyorlardı. Ellerinde, genellikle tezahürat için kullanılan çok renkli top şeklindeki aksesuarlar taşıyorlardı. Sohbetlerinden 'tenis' ve 'okul idolü' kelimeleri belli oluyordu. Sonbaharın sonlarında soğuktan titrerken bu gibi anahtar kelimeler derin bir coşkuyla söyleniyordu. Sadece bu sezon uzun bacaklarını açığa vurmalarını seyrederken, He Jin bir ürperti hissetmesine engel olamadı.

Önümüzdeki yol okulun tenis kortuna gidiyor, bu öğleden sonra büyük bir yarışma düzenliyor gibiydi. Ayrıca, kızların konuştuğu 'okul idolü'nün de söz konusu yarışmaya katılacağı söylentileri vardı.

Ancak, He Jin bunların hiçbiri için ilgi duymuyordu-bu kampüste iki buçuk yıl geçirmiş olmasıyla, deneyimlemesi gereken şeyleri zaten deneyimlemişti.

Özellikle dönemin ikinci yarısı başladıktan sonra He Jin'in önemli derslerinin en yoğun olduğu yıldı.

Rahat ve parlak üniversite hayatı gitmiş gibiydi, ve kaygı hissiyle gelecek için hissettiği tereddüt yavaş yavaş yayılmaya başladı.

He Jin iç çekti, geçen gece ailesinden gelen telefon görüşmesini anımsadı. Telefondaki kadın, babasının memleketinde onun için iyi bir iş ayarladığını söyledi. Tanınmış bir kurumda, memurlar için önerilen bir yerdi, yüksek ücret ve birçok faydası da bulunuyordu. Mezun olduktan sonra hemen işe başlayabilirdi....

Bunu düşünmek bir şekilde He Jin'i biraz yorgun hissettirdi.

Yurt binasına geldiğinde aynı anda birkaç figür aniden binadan dışarı fırladı, pervasızca ona doğru koşuyordu. Durduğu yerde bir transa girmiş gibi bekleyen He Jin ile çarpıştılar, hala bir aptal gibi öğle yemeği kutusunu tutuyordu. He Jin zarar görmemesi için uğraştı ancak sonunda bir adam tüm gücüyle çarpmıştı.

Yakında bir "bang" sesi duyuldu. He Jin sendeledi ve öğle yemeği kutusu yere düştü.

"Üzgünüm...", adam onu kaldırdı, sonra durup onun kutusunu aldı, " kırıldı mı?"

"Sorun değil. "He Jin kutuyu aldı. Bu saydam pleksiden yapılmış bir kilitli öğle yemeği kutusuydu, haliyle sızdırmazlığı iyiydi ve düşürdüğünde bir çizik bile olmazdı. Bu çocuğu şanslı sayıyordu, telafi etmeye gerek yoktu.

He Jin gözlerini kaldırdı, Nike'ın gündelik ceketi ile birlikte mavi ve beyaz polo tişörtü giyen bir adam gördü. Adam uzun boy, uzun kol, düzgün kısa bir saç, hafifçe kısık gözler ve büzülmüş dudaklarla biraz sert bir görünüm kazanmıştı.

Bu tenis takımı bir üyeleri, yarışma için acele mi ediyorlardı?

He Jin gerçekten iyi olduğunu göstermek için el salladı. Sonra, hiçbir şey söylemeden, öğle yemeğini kaptı ve uzaklaştı.

Birkaç yıl önce, National Association of Colleges and Universities diğer üniversiteleri yabancı prestijli okullara benzer hale getirmek amacıyla çağırmıştı. Hükümet daha sonra eski okul binalarını yeniden inşa etmek için bazı önemli kurumlara fon vermeye başladı.

Onun üniversitesi fon tahsis edilen alana dahil edildi. Eski okul yurdu, sayısız mezunun 'Domuz ahırı yurdu' diye çağırdığı kullanılmayan yurt, yeni iki kişilik odalarla değiştirildi, her iki ya da dört kişi bir sohbet ve yemek odasını paylaşmak zorunda kaldı. Bir buzdolabı, bir mikrodalga fırın ve hatta klima ve ısıtma vardı. Değişimden sonraki koşullar o kadar iyiydi ki, birçok özel okulun öğrencisi bile kıskandığını hissetti.