14

1.9K 210 165
                                    


Namjoon:
Seokjin
Endişelenme tamam mı
Bak sakın endişelenme

Seokjin:
Ne oldu
Neye endişelenmeyeyim
Söylesene

Namjoon:
Ama bak endişelenme

Seokjin:
Ya uzatma söyle
Ona göre endişelenirim ya da endişelenmem

Namjoon:
Jimin'in kolu kırılmış

Seokjin:
NE
KOLU MU KIRILMIŞ
NE YAPTINIZ SİZ ORADA KARDEŞİME
NASIL KIRILMIŞ OLABİLİR

Namjoon:
Sakin ol
Hastanedeyiz biz
Doktor muayene ediyor
Sadece kırılmış

Seokjin:
SADECE KIRILMIŞ MI
NE DEDİĞİNİN FARKINDA MISIN
BUNUN SADECESİ Mİ VAR

Namjoon:
Seokjin bekle
Arayacağım tamam mı

Gelen çağrı
/ Reddet

"Kolu nasıl kırılabilir?! Nasıl oldu bu?! Namjoon cevap versene! Kolunu kırmayı nasıl becerdiniz siz o ev-"

"Seokjin, güzelim sakin olacak mısın? Bir şeyi yok şu an-"

"Bir şeyi yok ne demek lan?! Kolu kırılmış daha neyi olsun?! Saçmalamayı kes! Neredesiniz siz, oraya geleceğim."

"Özel Seul Hastanesi'ndeyiz, ama bak sakin ol tamam mı? Jimin'in durumu şu anda iyi zaten, birazdan-"

Çağrı sonlandırıldı

Yüzüme kapanan telefonla derin bir nefes verdim, "Buraya geliyor." dedim sedyede oturan Jimin'e dönerek. "Aslında birazdan tedavini yapacaklar ve gideceğiz ama gelmemesi için onu ikna edemedim. Zaten dediğim şeyleri de dinlemedi telefonda, gelince bağıra çağıra hastaneyi ayağa kaldırmasa bari."

Jimin başını iki yana sallarken dudaklarını büzdü, "Gelince bu odadaki 4 kişiden birini dövecek ve çok sevgili kardeşi olduğum için de o kişi ben olmayacağım, Hyung'umdan bu dayağı kim yiyecek?"

Bakışlarım köşedeki koltukta Taehyung'un kucağına sinmiş Jungkook'a ve sevgilisini sahiplenen Taehyung'a kaydı hafifçe. İkisi de suçlu bir şekilde oturup sessizce bekliyordu, onlara ters bir bakış atıp başımı yeniden Jimin'e doğru çevirdim. "Bana vurmayı deneyeceğini sanmıyorum, ama denemesi daha iyi olur. En azından yakınlaşırız falan."

Hafifçe sırıttım, cidden çok iyi taktiklerden biriydi bu. Sinirlendir, üzerine yürüsün, yakınlaşın ve bam! Her zaman işe yarardı.

"Hyung sen bu azimle Hyung'umu kendine aşık edersin ha." dedi Jimin, kolunu hareket ettirdiği için yüzündeki gülüşü hafifçe bozuldu, yeniden sabitlerken yüzünü buruşturdu. "Hetero adamı gay de yapacaksın, helal olsun."

"Umarım." dedim hafifçe omuz silkerken. "Olmazsa da ben halimden memnunum, en azından arkadaşı olarak yaklaşabiliyorum ona. Aksi halde benden haberi bile yoktu, şu anki halime şükretmem gerek."

Başını salladı hafifçe, bu konuda haklı olmam bile üzüyordu beni. Sadece arkadaş olarak yetinmek zorunda kalıyordum, utanç vericiydi.

"Nerede kaldı bu doktor?" dedim sabırsızca. Jimin'in kolundaki ağrı iyice artmış gibi gözüküyordu, yerinde ikide bir kıpırdanıp sızlıyordu ve onu bu şekilde görmeye dayanamıyordum. "Gelip şu alçıyı sarsın artık, insanlık halinden de anlamıyorlar ya. Hastanın ağrısı varmış, kimin umrunda? Beklesin tabii!"

trouble ¦ namjinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin