6.Gün 🍃

108 29 46
                                    

Selamün aleyküm ve rahmetullahi ve berakatuh kardeşler.😊

tohumcudilara
akinVuslat
Hifanursuheyb

Tebrikler 🌹❄🌼🌻🍁🍀🌺🌹

Bugünlük kazanan kardeşlere hiç yazmadıklarımı yazmaya çalıştım.😊

20-عَنْ أبي سَعِيدٍ سَعْدِ بْنِ ماَلِكِ بْنِ سِنان
الخدري . أن رَسوُلَ اللَّهِ
ق

ال : كان فِيمَنْ كان قَبْلَكُمْ رَجُلٌ قَتَلَ تِسْعَةً وَتِسْعِينَ نَفْسًا, فَسَأَلَ عَنْ أَعْلَمِ أَهْلِ الأرض, فَدُلَّ عَلَى رَاهِبٍ, فَأَتَاهُ فَقال : إنهُ قَتَلَ تِسْعَةً وَتِسْعِينَ نَفْسًا, فَهَلْ لَهُ مِنْ تَوْبَةٍ ؟ فَقال : لا,َ فَقَتَلَهُ فَكَمَّلَ بِهِ مِائَةً, ثُمَّ سَأَلَ عَنْ أَعْلَمِ أَهْلِ الأرض, فَدُلَّ عَلَى رَجُلٍ عَالِمٍ فَقال : إنهُ قَتَلَ مِائَةَ نَفْسٍ فَهَلْ لَهُ مِنْ تَوْبَةٍ ؟ فَقال : نَعَمْ , وَمَنْ يَحُولُ بَيْنَهُ وَبَيْنَ التَّوْبَةِ ؟انطلق إِلَى أَرْضِ كَذَا وَكَذَا , فَإن بِهَا إناسًا يَعْبُدُونَ اللَّهَ تّعاَلَي فَاعْبُدِ اللَّهَ مَعَهُمْ , وَلاَ تَرْجِعْ إِلَى أَرْضِكَ فَإنهَا أَرْضُ سَوْءٍ, فانطلق حَتَّى إذا نَصَفَ الطَّرِيقَ أَتَاهُ الْمَوْتُ, فَاخْتَصَمَتْ فِيهِ مَلاَئِكَةُ الرَّحْمَةِ وَمَلاَئِكَةُ الْعَذَابِ, فَقالتْ مَلاَئِكَةُ الرَّحْمَةِ : جَاءَ تَائِبًا مُقْبِلاً بِقَلْبِهِ إِلَى اللَّهِ تَعاَلَي, وَقالتْ مَلاَئِكَةُ الْعَذَابِ : إنهُ لَمْ يَعْمَلْ خَيْرًا قَطُّ, فَأَتَاهُمْ مَلَكٌ فِي صُورَةِ آدَمِيٍّ فَجَعَلُوهُ بَيْنَهُمْ - أي حكما - فَقال : قِيسُوا مَا بَيْنَ الأرضين فَإِلَى أَيَّتِهِمَا كان أَدْنَى فَهُوَ لَهُ , فَقَاسُوهُ فَوَجَدُوهُ أَدْنَى إِلَى الأرض الَّتِي أَرَادَ , فَقَبَضَتْهُ مَلاَئِكَةُ الرَّحْمَةِ . وَفِي رِواَيَةٍ فِي الصَّحِيحِ : فَكان إِلَي الْقَرْيَةِ الصّاَلِحَةِ أَقْرَبَ بِشِبْرٍ, فَجُعِلَ مِنْ أَهْلِهاَ,وَفِي رِواَيَةٍ فِي الصَّحِيحِ : فَأَوْحَي اللهُ تَعاَلَي إِلَي هَذِه ِأن تَباَعَدِي, وَإِلَي هَذِهِ أن تَقَرَّبِي, وَقال : قِيسوُا ماَ بَيْنَهُما,َ فَوَجَدوُهُ إِلَي هَذِهِ أَقْرَبَ بِشِبْرٍ فَغُفِرَ لَهُ , وَفِي رِواَيَةٍ : فَنَأَى بِصَدْرِهِ نَحْوَهاَ .

20: Ebû Saîd Sa’d ibn Mâlik ibn Sinân el Hudrî (Allah Ondan razı olsun)’den rivayet edildiğine göre Rasûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) şöyle buyurmuştur: “Vaktiyle doksandokuz kişiyi öldürmüş bir adam vardı, bu kimse yeryüzünde en büyük bilgi sahibinin kim olduğunu soruşturdu, ona bir rahibi haber verdiler. Bu adam rahibe giderek: “Doksandokuz adam öldürdüm tevbe edebilirmiyim (kabul olur mu)?” diye sordu. Rahib: “Hayır edemezsin (kabul olmaz)” deyince onu da öldürerek sayıyı yüze tamamladı. Sonra yeryüzünün en bilginini soruşturdu, ona bir alim kişiyi tavsiye ettiler. Onun yanına vararak yüz kişiyi öldürdüğünü tevbe edip edemeyeceğini (kabul edilip edilmeyeceğini) sordu. O alim elbette edebilirsin (kabul olur), insanla tevbesi arasına kim girebilir ki, sen falan yere git orada Allah’a ibadet eden insanlar var, sende onlarla beraber Allah’a ibadet et, sakın kendi memleketine geri dönme, çünkü orası kötü bir yerdir dedi. Adam denilen yere gitmek üzere yola çıktı, tam yolu yarılamıştı ki, ölüm onu yakaladı. Rahmet melekleriyle azap melekleri adam hakkında münakaşaya tutuştu, rahmet melekleri: Adam tevbe edip kalben Allah’a yönelerek geliyordu dediler. Azap melekleri ise: O adam hayatında hiç iyilik yapmadi ki dediler. Derken insan şekline girmiş bir melek çıkageldi, melekler onu aralarında hakem tayin ettiler, hakem olan melek: Geldiği yerle gideceği yerin arasındaki mesafeyi ölçün, hangisine daha yakınsa ona göre muamele yapın dedi. Melekler ölçtüler gitmek istediği yerin daha yakın olduğunu gördüler ve rahmet melekleri onun ruhunu alıp götürdüler.” (Buhârî, Enbiyâ 54; Müslim, tevbe 46,47)

Başka bir sahih rivayette ise : Gideceği hayırlı köyün , geldiği kötü köyden bir karış daha yakındı. Bunun özerine tevbe eden kişiyi salih kişilerden kıldılar.

Başka sahih bir rivayette ise : Allahu Teala tevbe edeceği yere (köye) : Biraz yaklaş ; kendi köyüne ise biraz uzaklaş diye vahyetti (emretti), ve sonra: Geldiği köy ile gideceği köyün arasını ölçünüz dedi. . Melekler ölçtüler gitmek istediği yerin geldiği köyden bir karış daha yakın olduğunu gördüler, ve böylece affedildi. Başka bir rivayette ise :Adam yönünü sâlih köye doğru çevirdi.

🌷🌷🌷🌷🌷🌷🌷🌷🌷🌷

الخزاعي
إ

ن امرأَةً مِنْ جُهَيْنَةَ أَتَتْ رَسولَ اللَّهِوَهِيَ حُبْلَى مِنَ الزِّنَى, فَقالت : يَا رَسُولَ اللَّهِ أَصَبْتُ حَدًّا فَأَقِمْهُ عَلَيَّ, فَدَعَا نَبِيُّ اللَّهِ وَلِيَّهَا فَقال : أَحْسِنْ إِلَيْهَا, فَإذا وَضَعَتْ فَأْتِنِي, فَفَعَلَ فَأمر بِهَا نَبِيُّ اللَّه ِفَشُدَّتْ عَلَيْهَا ثِيَابُهَا, ثُمَّ أمر بِهَا فَرُجِمَتْ, ثُمَّ صَلَّى عَلَيْهَ. فَقال لَهُ عُمَر ُ: تُصَلِّي عَلَيْهَا يَا رَسُولَ اللَّهِ وَقَدْ زَنَتْ ؟ قال : لَقَدْ تَابَتْ تَوْبَةً لَوْ قُسِمَتْ بَيْنَ سَبْعِينَ مِنْ أَهْلِ الْمَدِينَةِ لَوَسَعَتْهُمْ, وَهَلْ وَجَدْتَ أَفْضَلَ مِن أن جَادَتْ بِنَفْسِهَا لِلَّهِ عَزَّ وَجَلَّ ؟!.
22: Ebû Nüceyd İmrân ibn Husayn el Huzâî (Allah Ondan razı olsun)’den rivayet edildiğine göre: Cüheyne kabilesinden zina ederek gebe kalmış bir kadın Peygamber (sallallahu aleyhi vesellem)’in huzuruna geldi ve: Ya Rasülallah cezayı gerektiren bir suç işledim, cezamı ver dedi. Bunun üzerine peygamber (sallallahu aleyhi vesellem) kadının velisini çağırttı ona: “Bu kadına iyi davran doğum yapınca

bana getir” buyurdu. Adam Rasûlullah (sallallahu aleyhi vesellem)’in emrettiğini yaptı, kadın doğurup Peygamber (sallallahu aleyhi vesellem)’e getirilince kadının elbisesinin sıkıca bağlanmasını emretti ve Peygamber (sallallahu aleyhi vesellem)’ in emriyle kadın taşlandı. Peygamberimiz (sallallahu aleyhi vesellem) de cenaze namazını kıldı. Bunun üzerine Ömer (Allah Ondan razı olsun) Ya Rasülallah zina etmiş bir kadının namazını mı kılıyorsun? deyince Peygamberimiz (sallallahu aleyhi vesellem) şöyle cevap verdi:

O kadın öyle bir tevbe etmiştir ki, onun tevbesi Medine halkından yetmiş kişiye dağıtılsaydı hepsine bol bol yeterdi. Sen Cenâb-ı Allah’ın rızasını kazanmak için can vermekten daha iyi birşey biliyor musun?” (Müslim, Hudûd 24)

🌷🌷🌷🌷🌷🌷🌷🌷🌷🌷

23- عَنْ إِبْنِ عَبَّاسٍ وَ أنس بْنِ مَالِكٍ رَضِيَ اللَّه عَنْهمَا أن رَسُولَ اللَّهِ
ق

ال : لَوْ أن لاِبْنِ آدَمَ وَادِيًا مِنْ ذَهَبٍ أحب أن يَكُونَ لَهُ وَادِيَان, وَلَنْ يَمْلأ فَاهُ إلا التُّرَابُ, وَيَتُوبُ اللَّهُ عَلَى مَنْ تَابَ .
23: İbn Abbâs ve Enes bin Mâlik (Allah Ondan razı olsun)’den rivayet edildiğine göre Rasûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) şöyle buyurdu: “Adem oğlunun bir vadi dolusu altını olsa bir vadi daha ister, onun ağzını topraktan başka birşey doldurmaz. Allah tevbe edenin tevbesini kabul eder.” (Buhârî, Rikâk 10; Müslim Zekat 116 119)

🌷🌷🌷🌷🌷🌷🌷🌷🌷🌷

Hadis-i Şerif OkuyoruzHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin