Vision

Her şeyin Başlangıcı

O gün aslında orada yaşayanlar için  sıradan bir gündü. O gün bilinmezliklerle dolu bu dünyaya eklenecek bir bilinmezlik daha barındıracak günlerin  yenisiydi. Bir devleti yöneten iki arkadaş bir tartışma yaşıyorlardı. Bu tartışma devletin kaderini değiştirecek türden tartışmaydı. Tartışmadan kısaca bahsedecek olursak eğer Glases, çağın gerisinde kaldıklarını düşünüyordu. Ama jone bu görüşe karşıydı bu görüş şu an dusunecegi şey değildi o cebindeki evlilik teklifi etmek üzere aldığı yüzukle oynuyordu. Ama glases eskiden düşündüğü planları anlattı. Bu planlar hiçte düşünülen kadar masum sonuçlar doğurmuyacaktı. Evet insanlar etkileyici bir yaşam sureceklerdi. Ama bu sadece itatkar bir toplum yapısı oluştururdu. Jone bu görüşe karşı olduğunu sert bir şekilde belirtti ve kapiyı carpıp odayı terk eti.Ama Glases Jone'a ,bunun sonucunu ağır bir şekilde ödeyeceğini haykırdı bomboş olan odaya. Ve aklına birden bir şey tak etti. Planını nasıl uygulayacağı...
Telefonunu kaptığı gibi bir kişiyi Jone'ye suikast duzenlemesi için görevlendirdi. Ona büyük vaatlerde bulundu. Bulunduğu vaatler öyle cezbediciydi ki teklif yapılan kişi bu görevi kabul etti. Ama Jone o kadarda kolay bir lokma değildi. Her şeyi en ince ayrıntısına kadar düşünür ondan sonra karar verirdi. Onun karşı çıkamadığı tek bir kişi vardı zaten o kişide onun aklıyla düşünmediği kalbinde hissettiği biriydi. Ve Jone de şu an onun yanına gitmek üzere yola çıkmıştı. Glases planını devreye sokmuştu geriye olanları izlemek kalıyordu.

Jone yapacağı tekliften dolayı çok heycanlıydı kalbinin sahibinin ne diyeceğini düşünüyordu hayır derse ne yaparım(ki bu çok düşük bir ihtimal) evet derse ne yaparım. Bunları düşünürken evin önüne gelmişti bile, arabasından inip koşarak zile bastı. Kapı heyecanını artirircasina yavaşça açılıyordu. Jone karşısında kalbinin sahibi kahve gözleri gördü ve daha da fazla heyecanlandı. Kahve gözlere çok önemli bir şey söyleyeceğini, söyleyeceği şeylerin hayatlarını değiştireceğini bir daha eskisi gibi olamayacaklarını tek bir nefeste söyledi. Kahve gözlerin sahibinde bir korku belirdi Jone'un kendinden ayrılacağını düşündü. Ne yani sevgisi bitmişmiydi ama eskisi gibi bakıyordu. Ve bu haycanda neyinnesiydi böyle, diye düşündü. Jone hemen yemek yemeleri gerektiğini söyledi. Kadın eliyle tam da yemek yiyeceğini ona kendisine eşlik edebileceğini söyledi. Masaya doğru yürulerken kadın yardımcılarına bir servis daha açmalarını rica etti. Jone sandalyeye yavaşça oturdu. Yemekler gerçektende nefis görünüyordu. Kahve gözlere baktı yavaşça onu bilmem kaçıncı defa izledi. Parlak saclarina, kusursuz yüzüne , en sevdiği kahve gözlerine. Çoğu insan renkli gözleri sever, Jone renkli gözlerinde güzel olduğunu ama kahverengi gözlü insanların çoğunlukta olduğunu ve gerçek güzelliğin bunca kahve gözler arasında gizlenmiş olduğunu düşünüyordu. Heycanının biraz yatışması icin bekledi bekelerkende yemek yiyerek zaman geçirdiler. Kahve gozler huzursuzdu içinde kötü bir his vardı. Jone elindeki altına dokununca gülümsedi yavaşça ama birden oksurmesiyle ağzını kapatmak için sol elini kaldırdı ve yüzük başka bir yere fırladı. Jone birden boğulma hissine kapıldı ve yere yığıldı. Son gördüğü şey kahve gözlerdi. Kahve gözlere kara bulutlar gelmişti. Telaşla telefonu aramaya başladı en yakın telefon Jonenin cebindeki telefonda hemen onu aldı ve hastaneyi aradı. Ama telefon çalışmıyordu, kendi telefonunu denedi o da çalışmıyordu. Sokağa çıkıp bağırmaya başladı aynı zamanda da ağlıyordu. Bağırıyordu ama kimseden ses  seda yoktu kimsecikler yoktu sokakta. Birden yığıldı kahve gözler kimsesi yoktu ailesi bile onu istemeyip sokak ortasında bırakıp gitmislerdi. Ama Jone ona bir ev vermişti evde yapabileceği bir görev vermişti. Onu düşünen tek kişide içerde hayat mücadelesi veriyordu. Jone 'nin bugün ondan ayrılacağını duyunca şok olmuştu. Dünyası yıkılmıştı. Gözlerini açtığında değişik bir yerdeydi duvarın rengi bile daha önce göremediği bir renkti. Etrafta değişik gözlük şekilleri vardı. Başını diğer tarafa çevirdiğinde kendisine gülümseyen birini gördü...

Bazen düşündüğümüz şeyler aslında düşündüğümüz gibi değildir?

Öncelikle herkese merhaba! Bu benim ilk yazma çalışmam sizce güzel olmus mu veya herhangi bir öneriniz var mı?
Okuduğunuz için teşekkürler.