JULİ-CHAN SÖYLEDİĞİN JAPONCA İSİMLER İÇİN ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM...
Zrrrrr! Ahh yine çalıyor. Şuan da uyanığım , gözlerim açık ama hala yataktayım. Resmen bana gitme yat diyor.Neden okula erken gitmek zorundayız ki sanki? Küçük bir esneme hareketinin ardından yataktan kalktım.Direk banyoya yöneldim.Aynaya baktığımda kendimden korktuğumu söylesem yeridir. Bu ben olamazd. Saçım başım dağılmış ve hala uykulu kişi. Ama ne yazık ki benim. Neyse ki elimi yüzümü yıkayınca daha düzgün bir tipe büründüm. Ve Tekrardan okul formalarımı giydim. Bu arada okul açılalı bir hafta oluyor. Ve bugün salı günler keşke daha hızlı geçse. Üzerimi giyindim saçlarımı düzelttim. Evet şimdi kendime gelmiştim. Hemen telefona baktım.Garip Akemi den mesaj yoktu. Halbuki her sabah "Günaydın Mina-chan :)" diye mesaj atardı. Neyse ben atayım. Mesajımı attım ve kahvaltı masasına geçtim. İşte bir gariplik daha Bon uyanık.
-Sen neden uyanıksın uykucu?
-Birincisi ben uykucu değilim. İkincisi sana da günaydın. Ve üçüncüsü bugün okul nöbetçisiyim.
-Evet evet günaydın.Sizin okulun nöbetçileri erken mi gidiyor okula?
-Ne yazık ki evet.
-Ahahahh yazık sana uyuyan güzel.
Bon bana git başımdan abla bakışını fırlattı ve kahvaltısını yapmaya döndü. Kahvaltımızı bitirince ikimizde okulumuza doğru yol aldık. Sınıfa girdiğimde her yanda Akemi yi aradım. Ama henüz gelmemişti. Ben de Dan ın yanına gittim.
-Günaydın Dan!
-Ah günaydın Minako!
Bir süre Dan ile sohbet ettik. Ve zaten Akemi de gelmişti. Ancak hiç iyi görünmüyordu. Hemen yanına gittim.
-G-Günaydın Ake-chan!
Akemi bir an için irkildi ve bana dönerek
-Sanada günaydın Minako
Minako? Akemi bana çok nadir Minako der. Demek ki bir şeyler oldu. Ancak ben ona neler olduğunu soramadan zil çaldı. Ve ders başladı. Ders matematikti ve soru çözmeye başladık. Offfff çözemiyorum. Başımı ellerimin arasına koydum dirseklerimi de sırama dayadım. Bunu benim soruyu düşünme tarzım gibi kabul edebilirsiniz. Bir an için Akemi ye baktım. Daha iyi görünüyordu. En azından kafası biraz dağılmıştı ve soruyla uğraşıyordu.
****ilk iki ders biter***
Matematik dersi bitti ben hala Akemi ye neyi olduğunu soramadım.Her gün gülümseyen , etrafına neşe saçan kız Bugün ruh gibiydi. Sormaya cesaret edemiyordum. Ama sormam gerektiğini düşündüm.
-Akemi neyin var iyi gözükmüyorsun...
Akemi den cevap gelmiyordu. Derken ağlamaya başladı. Sarıldım. Ne yapmam gerektiğine dair en ufak bir fikrim bile yoktu. Yapabileceğim tek şey ona sarılıp yanında olduğunu belirtmekti.Akemi nin ağladığını gören herkes yanımıza geldi. Bana "ne oluyor" dercesine bakıyorlardı."Bilmiyorum" anlamında başımı salladım.Bunun üzerine Dan
-Hadi arkadaşlar dağılalım. O ikisi yalnız kalsa daha iyi
Dedi ve herkes dağılmıştı. Tenefüsün bitmesine bir kaç dakika vardı. Akemi beni hafif ittirerek doğruldu. Ona meraklı gözlerle baktım. Ama anlatmayacak gibi görünüyordu.
-Peki şimdilik sana izin veriyorum. Hiç soru sormayacağım. Sadece senin bana anlatmanı bekleyeceğim. Tamam mı?
Akemi göz yaşlarını silerek bana döndü.
teşekkür ederim Minako
Ve zaten o sırada zil çaldı ve ders başladı. Ders edebiyattı ki neyse ki hica hastaydı. Bu nedenle biz de kitap okuduk iki ders boyunca. Neyse ki kitap okumayı çok seviyorum. Ve en sonunda öğle arasına girdik. Ve eve gitmek için servisime bindim. Eve geldiğimde annem evde yoktu.Onun yerine şu nit vardı
