BÜYÜK GERÇEKLER

Bölüm. 2

DENİZ

Oldum olası şu okulu hiç sevmiyorum, neden okula geliyoruz ki? onuda anlamış değilim.Okulun bahçesinde Poyraz ve Kuzeyle oturmuş Cenk i bekliyoruz. Yok yere başımıza iş çıktı yine iyimi! Cenk i 5 yıldır tanıyorum babasıyla babam mafya işlerinde ortaklar.

-Nerde kaldı oğlum bunlar? (kuzey)

Hee birde şu sorun var Cenk yanından asla ayırmadığı 3 arkadaşı vardı. Bize biraz hayatlarından bahsetmişti ama kim olduklarını söylememişti illaha gizem yapıcak. Düşünün yani cinsiyetlerini bile söylemedi, sadece geliceklerini söyledi, 3 yıldır yurt dışındaymışlar bu sene ne olduysa hepsi toplanmış. Siz şimdi bununla ne alakamız olduğunu sorucaksınız hemen söyliyim babam işinde büyümek istiyor ve bunun içinde yeni ortaklara ihtiyacı var. Cenk in babasının arkadaşlarıyla ortak olmaya karar verdi ve ortaklarının oğullarıyla artık bilemiyorum ama bu işleri kızlar yapamiyacağını tahmin ettiğim için erkek olduklarını düşünüyorum açıkçası, işte neyse onlarla iyi geçinmemizi istiyor.

-Oha o BMW mi?(kuzey)

Hepimiz okulun girişine döndük. Okulun bahçesine son sürat hızla bir tane mavi BMW girdi, dirift çekerek durdu, yalnız o nasıl bir giriş? Arabanın çamları film kaplı olduğundan içeride kim var belli olmuyordu.

-Düşünsenize şu arabadan kız iniyor? (poyraz)

Araba durmuş ama daha kimse inmemişti, bahçedeki herkes arabaya bakıyordu. Poyrazın dediğine gülüp arabaya baktım.

-Saçmalama oğlum ne kızıııııııııı hassssiktirrrrr! (Deniz)

Ağzım açık arabaya bakıyordum Poyrazın şakayla karışık söylediği doğru çıkmıştı, arabadan kız iniyor.. Pardon kızlar iniyordu. Anlamıyorum arkadaş daha doğru dürüst yolda yürüyemeyen kızlara bu arabaları nasıl veriyorlar? Arabayı kullanan kıza baktım ama yüzü net gözükmüyordu, siyah yuvarlak güneş gözlüğü takmış, deri ceketinin de şapkasını takmıştı saçlarını iki taraftan önüne almıştı, saçları uzundu kalçalarına kadar geliyordu ve düp düzdü saçları, altın sarısı gibi saçlarının rengi vardı. Boyu 1.75 vardır, yalnız gençler doğruyu söylemek gerekirse kızın bu hali bile gerçekten de çok güzeldi. Kızın fiziğinden bahsedemiyorum bile bu fizikle manken bile olur. İncecik beli dolgun kalça ve göğüsleri, hele bel kıvrımları, bacak zaten... Ayyy deniz kendine gel oğlum sen kimseden etkilenmeyen birisin, kendine gel oğlum yoksa daha çok yara alacaksın...
Düşüncelerim ile olan savaşı bırakıp kıza döndüm, arabanın kapısına yaslanmış duruyordu sonra şapkasını düzeltti, diğer iki kızda arabadan inip onun karşısına geçti ve konuşmaya başladılar, bir dk diğer kızlara baktımda neredeyse hepsi aynıydı saç, boy, fizik...

-Lan ananı bizim okulda böyle güzel afetler varmıydı? (Poyraz)

Poyraz doğru söylüyordu bizim okulun kızlarının hepsi boya küpüydü bazenleri kollarından tutup suratlarını yıkayıp gerçek yüzlerini görmek istediğim oluyordu ama sonra vaz geçiyordum.
Arabanın oradaki kızlara döndüm aralarında konuşuyordu üçüde. Biraz daha oyalanıp okula doğru yürümeye başladılar.
Arabayı kullanan sarışın arkada tek yürürken diğer ikili önden yürüyordu. Diğer iki kızın yüzünü gayet iyi görmüştüm ve gerçekten makyaj denen hiçbirşey yoktu resmen ve doğaldılar ama arabayı kullanan kızın suratını bir türlü görememiştim. Hayır yani bu sıcakta insan neden deri ceketinin şapkasını takar ki? Kız okula biraz daha ilerleyip durdu, şapkasını çıkarıp eliyle saçlarını arkasına attı. Allahım içimdeki isyanı mı duydu bune yaaa? Arka cebinden telefonu çıkarıp konuşmaya başladı arada gülüyordu ve yanağında ki küçük gamzesini ortaya çıkıyordu.
Ben kızı izlemeye dalmışken Poyrazın lafıyla ona döndüm.
-Bana bakın siyah saçlı olan benim ona göre gençler.(poyraz)