1.bölüm

264 5 1
                                    


MERHABALAR BU BENİM İKİNCİ HİKAYEM UMARIM BEĞENİRSİNİZ ÇÜNKÜ GERÇEK BİR HİKAYE BİRAZ KURGULAYARAK YAZICAM 

OKUMAYA BAŞLADINIZ SAATİ VE TARİHİ BURAYA BIRAKABİLİRSENİZ SEVİNİM 

İYİ OKUMALAR.

Kulaklığımda çalan en sevdiğim şarkıyla yolu izlemeye devam ediyordum.Tabi şimdi diyiceksiniz sen kimsin biraz kendimden bahsedeyim .Ben Arsu ışık 18 yaşındayım üniversite öğrencisiyim mimarlık bölümünü okuyorum pek arkadaş canlısı biri değilim sayılı yakın arkadaşlarım vardır  bu mahalleye taşınalı 1 hafta olmuştu en yakın arkadaşımın semtiydi şimdilik bu kadar yeter 

Otobüs duraklarına baktığımda inmeme üç durak kalmıştı bir an önce eve gidip dizimi izlemek istiyordum kısa süre sonra istediğim durağa geldiğimde otobüsten inip evimizin iki alt sokağında olan markete girdim dizi izlerken yemek için bir şeyler almalıydım ihtiyaçlarımı aldıkdan sonra kasada parasını ödeyerek marketten çıktım tam eve doğru yol alırken telefonumun titremesiyle çantamdan çıkarmaya çalıştığım telefonumu bulamıyordum telefonumu ararken sert bir cisime çarparak yeri boylamıştım aman ne kadar güzeldi kafamı kaldırdığımda karşımda bir adam vardı baştan aşağıya süzdüğümde uzun boylu, kaslı ve vücudu dövme doluydu yerden kalkıp "aptal mısın koskoca yolda görmedinmide çarpıyosun " dedim sinir bozucu bir kahkaha atarak " bana diyene bak sen çok bakıyodun önüne galiba " " önüme bakmadığımı gördüne göre neden çarpıyosun be adam " dedim

" hiç canım istedi" dedi sinir kat sayım daha çok artarken sabır çekerek poşetimi ve çantımı yerden alarak eve doğru yürümeye başladım. Çantamdan bu sefer lanet telefonu çıkardığımda alevin aradığını gördüğümde hemen aramasına geri döndüm ilk çalışta açan alev

" niye açmıyosun telefonlarımı kızım" dedi " ya dur bir alev ya sinirlerim tepemde yine " dedim

" noldu kuzum" "nolucak sen aradığında marketten çıkıyordum telefonum titreyince çantamdan çıkarmaya çalışıyordum ama öküzün biri çarpınca yere yapıştım bide bir ukala görsen varya salak şey" dedim " ay arsu bi sakin ol be kızım motorun soğusun bir bu ne hız" "napiyim ama sinirlendim" " arsu bizim hep gittiğimiz starbucks'a gelsene sohbet ederiz " dedi " ay alev bugün olmasa çok yorgunum san söz yarın gelirim konuşuruz" alev kısa bir oflamanın ardından " iyi peki peki yarın ekmek yok ama tamam mı " tamam hadi görüşürüz" "görüşürüz" telefonu kapattığımda eve gelmiştim kısa bir asansörle yukarı çıktıkdan sonra eve girdim evde kimse yoktu tek yaşıyodum tabi ki kimse olmayacaktı aldıklarımı mutfağa bıraktıkdan sonra üstümü değiştip ayıcıklı pijamalarımı giymiştim . bilgisayarımı açıp van helsingin yeni bölmünü açıp izlemeye başladım

İki saatin ardında birkaç bölüm izlemiştim saate baktığımda 23.00'i gösteriyordu telefonumu alıp alevi aradım " alo efendim arsu" " müsaitsen sıkıldım evde dışarı çıkalım diyicektim" "olur çıkarım 10 dakikaya " " tamamdır sizin kapının önüne gelirim" " tamam görüşürüz" " görüşürüz" dedikten sonra telefonumu kapatıp üstümü giymeye başladım giydikten sonra yanıma bir miktar para ve telefonumu alıp evden çıktım alevlerin evine yürürken bu sokağın bu kadar ıssız olcağını düşünmemiştim ilk defa bu saatte onların mahalleye giriyordum hep o gelirdi hızlı hızlı yürümeye başladığımda sertçe kolumdan biri beni çekmişti çeken kişiye baktığımda marketin önünde çarpıştığım çocuktu " ya napıyosun " dedim bana biraz daha yaklaşarak " bu saate bu aralar tekin olmaz güzellik hadi evine geri dön" " sanamı sorucam tekin değilse değil " diyerek kolumu çekerek yürümeye devam ettim arkamdan hala izlediğini hissedebiliyordum kısa bir süre sonra alevlerin evine geldiğimde alevi aradım alev aramamı meşgule atmıştı demekki evden çıkıcaktı

Alev apartmandan çıktıkdan sonra kısa bir selamlaşmanın ardından oturdumuz semtin işlek caddesine doğru yürümeye başlamıştık.  buraya geldiğimden beri her zaman gittimiz starbucksa doğru ilerleyeme başladık kahvelerimizi aldıkdan sonra dışarda oturup konuşmaya başladık " agahla tekrardan beraber olmaya başladık onun sert hareketleri o kadar etkiliyor ki beni hele bir de yatakta ki o sertliği yokmu..."  iğrenerek aleve baktım agah 1.5 yıldır aşık oldunu iddia edip ama her erkeğin altında yatmışlığı vardır " şu agahı bi ben tanıyamadım anasını satıyım"  " tanıştırırım güzellik ee sende ne var ne yok yok mu sevgilin" " yok uğraşamam ben öyle işlerle " dedim ve sigaramdan bir dal alarak içmeye başladım  

iki saatin ardından kalktıkdan sonra yol ayrımında ayrılmıştık alevle  eve doğru giderken yine o marketin önünden geçerken aklıma dövmeli çocuk gelmişti kısa bir süre sonra mahlalleye geldiğimde fazla sessizdi hala alışamamıştım  tam oturduğum binaya giricekken bir kolun beni çekmesiyle " ben sana evine git demedim mi bu saatte ne işin var " diye bağırmıştı kendimi hemen toparlayıp " sanane amk sanane kimsin sen rahat bırak " diyerek kolumu çekmeye çalıştım ama ben çektikçe o daha çok sıkmaya başlamıştı " bu yüzü unutma sarı daha çok görüceksin bu yüzü " diyerek kolumu bırakmıştı arkasında şaşkınca baka kalmıştım içimden  bir ses bu çocuğun başıma bela olucağını söylüyordu..

iki kitabımıda aktif bir şekilde yazmaya devam edicem görüşmek üzere kendinize iyi bakın.

SARIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin