4. Bölüm

172 18 8
                                    

  ~Taehyung~
   Sonunda zil çalmıştı. Bütün ders bu kızlarla muhabbete girmeli miyim diye düşünmüştüm. Sonunda isimlerini sormak için ön sıraya eğilmiştim ki görüş alanıma kapıdaki üç şerefsiz girdi. Gelme sebeplerini anlamak çok zor değildi. Tam da düşündüğüm gibi yeni kızların önünde durdular. Onları birlikte gezmeye ikna edip kızlarla birlikte sınıftan çıktılar.
  
  O an sebebini anlamadığum şekilde içime kıskançlık ve hırs duygusu hakim oldu. Çünkü okula yeni gelen herkes ilk bizle arkadaş olmaya çalışırdı. Ama bu kızların umrunda bile olmadık. Üstüne üstlük kendilerinden hiç haz etmediğimiz oğlanlara birlikte okulu turluyorlardı. Sanırım içimdeki hissin sebebi buydu. Böyle düşüncelerle birlikte hayal dünyama dalmışken bağıran ince bir sesle kendime geldim.
  Rose: Bu ne böyle?!?! Bunlar önceden arkadaş falan mıydı? Daha ilk günden birlikte gezmeler falan.
 
  Jennie:Saçmalamayı kes Rose. Bunlarla arkadaş olsalar kaç yazar kızların hepsi birbirinden çirkin.

  Jimin: İyi kızlara benziyorlar. Üstelik sana bir zararları yok Jennie.
  Jimin'in dediklerinin üstüne Jennie göz devirerek önüne döndü. Ardından lafa ben dahil oldum.
  Taehyung: Birde şu karaktersizlerle konuşmasalar tam olur.
  
   Jungkook: (sinsi bakışlar atarak) Arkadaşlıkları çok uzun sürmeyecek.

   ~Tzuyu~ (Kantinde)
  Jackson: E okulu nasıl buldunuz?
 
  Mina: Güzel ancak sınıftaki kimseyi tanımıyoruz.
 
  Bambam: Hiç okuldan birileriyle konuştunuz mu?

  Dahyun: Sadece girişte yedi kişiyle karşılaştık. Onlar da bize son derece kaba davrandılar.

  Yugyeom: (sinirli bir sırıtışla) Kim olduklarını tahmin etmek çok da zor değil.

  JB: Neyse kızlar akşamki partiye geliyor musunuz?

  Jeongyeon: Parti mi var?

  Jihyo: Aa kızlar ben size söylemeyi unuttum. Daniel bizi patiye davet etti.

  Tzuyu: (tedirgin bir şekilde) Gitmesek olmaz mı?

Daha okulun ilk gününden bu parti neyin nesi diye düşünüyordum ki Nayeon heyecanla konuşmaya başladı.

Nayeon: A bide düşünüyorlar. Yok artık!

Jihyo: Tamam gidiyoruz o zaman.

Tostlarımızı bitirince sınıflara gitmek üzere ayaklanmıştık. Merdivenlerden çıkarken JB:
  - Bu arada hangi yurtta kalıyorsunuz.

  Jihyo: 21:29 yurdu.

  JB: (gülümseyerek) Biz de dedi.
Şaşırmış şekilde kızlarla birbirimize bakarken sessizliği Mark bozdu.

  Mark: (göz kırparak) Artık sabah akşam beraber gidip geliriz dedi.

  Daha sonra gülüşerek sınıflarımıza ayrıldık. Çocukları sevmiştim. Çok arkadaş canlısıydılar. Kızlara dönüp:
- Sizce de çok yardımsever değiller miydi?

  Sana: Çok da yakışıklılardı. Maşallah.
Bunun üzerine arkadan bir ses:

  Jungkook: Bazı insanların göz zevki GERÇEKTEN kötü.
  
  Sana tam sinirle dönüp cevap verecekti ki Chaeyoung Sana'yı durdurdu ve hoca geldi. Bütün gün bu şekilde geçti ve sonunda son ders zili çaldı.
   İlk gün bizi yormuştu ama içimdeki parti heyecanı yorgunluğumu unutturuyordu. Kızlarla partiye hazırlanmak üzere yurda döndük.
  

FANCY  YOU ~bangtwice~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin