"Onunla konuşmaktan daha güzeldi belki de onunla susmak."
"İnsanın ruhu ilk defa iyi şeyler hissettiğinde, o iyi şeyleri kaybetmenin korkusunu yaşamaya başlardı."
"Sevdiğine yaklaşmanın yolu sürüklenmek miydi?
İnsan ancak kendini mahvederse mi bulur sevdiğini? ""Sıkılırsan güneşten, gece olururuz erkenden...sen istersen."
"Hangi diyarlarda doğduk, hangi diyarlarda öleceğiz bilmem. Son kelimemiz ne olur, ilk kelimemiz neydi bilmem. Ellerimiz kimin ellerinde şimdi, en son kimin ellerini tutacak tahmin edemem. Güneş bir daha böyle ne zaman doğar, rüzgar bir daha böyle güzel iter mi bizi artık yürüyelim diye ve hatta yağmur... Böyle güzel yağar mı bir daha şimdi çıkıp ıslanmazsak? "
"Onun parmağı olamayacak insanlarla çevriliydi hayatım."
"Kendimi bir deprem ardında darmadağınık olmuş bir odaya benzetiyordum,bu dağınıklığı sever miydi bir gün?"
"O an anlamış, âşık olmak fırtınaya kollarını açmak, kasırganın ortasına atılmakmış."
"Olsun," demiş şövalye, "aynı gökyüzünün altındayız. Bir gün kavuşacağız..."
“...Sanki biz yaratılırken onun ruhunun sadece yarısı bedenine sığmış, kalan ruhunu benim bedenime sığdırmışlar gibi... Sanki aynı ruhu ikiye bölüp bize paylaştırmışlar gibi hissediyorum.”
"Yoğun bakımda olmadığı halde,bilinci kapalı ne çok insan var..."
“Biliyorum, istemiyorsun o yola girmek. Ama bil ki, o yola girmek zorundasın canımın içi. Biliyorum, çok yandı canın ve korkuyorsun bir kez daha canının yanmasından. Ama dünyaya izin vermek zorundasın. Üzerine düşmediğin bir diz asla iyileşmez, iyileşmek istiyorsan o dizin üzerine düşmek zorundasın. Birilerini kazanmak için önce birilerini kaybetmen gerekecek, nefes alabilmek için boğulmak zorunda kalacaksın... Biliyorum, istemiyorsun ölmek. Ama bil ki, yaşaman için önce ölmen gerek canımın içi.”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
3391 Km Sözleri[TAMAMLANDI]
RomanceBeyza Alkoç'un yazmış olduğu 3391 Kilometre adlı kitaptan güzel alıntı derlemeleri.