Lucas'ın bana her şeyi anlatılı birkaç gün geçmişti. O günden beri yüzüme bakmadı, mesajlarıma hep görüldü attı, aramalarıma cevap vermedi. Bana niye böyle davranıyordu anlayamıyordum. O olaylarda ne kadar masumsa bende masumdum. Ben gidip babama demedim onun ailesini dağıt diye.
Şu an Soyeon, Minnie, Soojin, Shuhua ve Miyeon'la kafeteryada oturuyorduk. Herkes yemeklerini yiyip eğlenip gülüşüyordu. Ama ben telefonuma bakıyordum. "Yine mesajlarıma görüldü atmış serseri" dedim ve telefonunu sertçe masaya bıraktım. Herkes bana şaşmış yüz ifadelerle bana baktı ve daha çok sinir oldum. "Neden bana öyle bakıyorsunuz bende sinirlenebilirim" tabağımdaki çorbaya baktım, yemeğe başlamamıştım bile yiceğimide sanmıyordum ama israf etmek istemiyordum o yüzden yedim ve masadan kalktım. Sınıfıma doğru yürürken koridorda Lucas'ı gördüm ve yanında biri vardı. Bir kız vardı. Herhangi bir kız olsaydı daha az sinirlenirdim ama yanındaki kız Lee Haewon. Lucas onlara baktığımı gördü ve Haewon'a dahada yaklaştı. Etraftaki olan öğrencilerden konuşmalar duydum. "Bunlara ne oldu okul başladığında ayrılmaz ikililerdi" .
Ders için sırama geçtim ve defterlerimi çıkardım. Profesörü beklerken aklıma Lucas geldi bu sınıfta bana çilekli süt vermişti ve aynı anda beni korkutmuştu. Bu güzel anı beni azda olsa mutlu etmişti. Biraz zamandan sonra hayal dünyamdan çıkmak zorunda kaldım çünkü profesör geldi ve derse başladı.
Dersim sonunda bitmişti eşyalarımı toplayıp derslikten çıktım kapının önünde beni bekleyen bir Soyeon'la karşılaştım. "Al bunu mutlu ol" elime çilekli sütü koydu ve koluma girdi. "Şimdi bana her şeyi en başından anlatıyorsun birkaç gündür kendin değilsin"
"Şimdi bu mal seninle bu yüzden mü konuşmuyor senin bir suçun yok ki sen babanı seçemiyorsun bir daha böyle bir şey için üzülme çünkü kendinde biliyorsun senin bir suçun olmadığını". Her şeyi anlattıktan sonra rahatlamıştım ve mutlu hissediyordum.
Soyeon'dan Bu gerizekalı Lucas cidden kafayı yemiş beyin hücresi olsaydı böyle davranmazdı Yuqi'ye. En sonunda Yuqi'nin telefonundan Lucas'ın numarasını aldım ve kendi telefonumdan aradım ve bulaşma yeri söyledim.
Şu an buluşma yerine gidiyordum. Bir kafeydi ve içecekleri çok güzeldi ondan orayı seçtim. Kafeye girdiğimde Lucas'ı gördüm ve onun yanına gittim ve karşısındaki sandalyeye oturdum. Çok zaman geçmeden garson gelip siparişimizi aldı. Ve konuşmaya başladık. "Lucas kısa kesçem diyeceklerimi Yuqi'den böyle davrandığın için özür dileyeceksin" "nedenmiş onun babası hayatımı karartı" "evet dediğin gibi BABASI ne o nede annesi neden büyükannesi BABASI o kafanda yarım çalışan bir beyin hücresi olsaydı bunu bilirdin." "Sen bana gerizekalı olduğumu söylemeye çalışıyorsun ha"" çalışmıyorum dedim bile hem Yuqi sence niye böyle davranıyor sana karşı babasının yaptığı hatayı düzeltmeye çalışıyor sence o doğru bir şey mi babası yaptı sonuçta o değil bunu aklına sok ben sen olsam ondan özür dilerdim ama böyle samimiyetsiz bir özür değil söyleyeyim dedim çünkü odunun tekisin" "bana hakaret etmen bitiyse Yuqi'nin neden böyle olduğunu sorabilirmiyim"" çünkü senden hoşlanıyorum xuxi". ........
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Evet arkadaşlar yaşıyorum merak etmeyin sabah uyandığımda çok güzel bir kurgu geldi bende unutmadan önce hemen yazdım sizler için umarım beğenirsiniz ve 23 Nisan ulusal egemenlik ve çocuk bayramınız kutlu olsun( ˘ ³˘)♥
