5

463 44 7
                                    

sadhyuck
yoo mark lee
mark mark
minhyung
마크
민형씨
marklee
efendim hyuck
sadhyuck
nasılsın görüşmeyeli
marklee
aynı sınıftayız ve okul 4 saat önce bitti
normalim
sen
sadhyuck
yalana bak yalanaa
markkkkkk
marklee
efendim
sadhyuck
mark sen kötü hissettiğinde benim de kalbimin ağrıdığını sana önceden söylemiştim
ayrıca evine giderken ağladığını da gördüm
ağlayarak müzik dinliyodun
marklee
sen beni mi takip ediyosun
sadhyuck
evet
senin beni görmemen lazım ama benim seni görmem lazım
marklee
yanıma gelebilirsin hyuck
seni yemem
sadhyuck
yapamam ki
gözlerinin içindeki kırıklığı görmek canımı yakıyor
marklee
coverımı izledin mi
sadhyuck
evet 🥰🥰🥰
sesin çok güzel keşke ben sussaydım hep sen söyleseydinn
marklee
ben seni dinlemeyi daha çok seviyorum
sadhyuck
of sus
şarkı söylediğimiz zamanlar geliyo aklıma
ağlamak istemiyorum
marklee
beraber ağlayabiliriz
sadhyuck
seni ağlatan kişiyle ağlamak sence de biraz zor olmaz mı
marklee
öyle mi
düşünmedim pek
sadhyuck
niye hala ağlıyosun ulan
marklee
ulan
şimdi de beni mi gözlüyon
sapık
ağlarsam ağlarım sananee
sadhyuck
sen kaşındın mark lee
sana mutlu olmanı söylemiştim
😡

son mesajını da yazdıktan sonra kapı zilini çalan hyuck'un karşısına mark'ın annesi çıktı. annesi onları hala en yakın sandığından abartılı bir tepki vermedi ve içeri buyurdu hemen. hyuck da koşa koşa mark'ın odasına girdiğinde onu bu durumda beklemiyordu. dizlerini kendine çekmiş, kolları dizlerinin çevresinde kafası ise dizinin üstündeydi. kulaklıkları takılıydı, hyuck'un girişini duymadığı da belliydi.

mark böyle içine ağlardı hep, ağlama sesi duyulmazdı. ağladığı zamanlar üzgünlüğünü kimseye göstermezdi.
mark zordu.

yerde kendine kapanmış olan mark iki kolun arasına girdiğinde hemen tepki olarak sarıldı o kollara. kokusundan tanımıştı onu, onun sarılmalarına olan özlemi ise cabası.

mark o kadar savunmasızdı ki hyuck da ağlamaya başladı o anda. her şey onun suçuydu, onun güvenini bu kadar kıran da, onun sessiz sessiz gözyaşı dökmesine neden olan da kendisiydi. ama yine de ondan kaçamıyordu, kendini ona sarılırken buluyordu hep. mark da sadece onda rahatlıyordu.

kafasını kaldırıp kırmızı gözlerle birbirlerine baktıklarında ikisinin de aklından on the day we fell in love* sözü geçmişti ama ikisi de korkaktı.

dudakları ikisi de içten içe istese de birleşmedi ve ağızlarından herhangi bir söz çıkmadı. mark başını hyuck'un omzuna koyup gözlerini kapadı ve hyuck'un yaptığı tek şeyse ending scene'i* açıp söyleyemediği cümleleri şarkıyla birlikte ona söylemek oldu.

*
Yalnız olduğun kadar, umarım biriyle tanışırsın
Seni senden bile daha çok sevecek biriyle
O kişi ben olamadığım için üzgünüm

late night textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin