acı ikimiz için de bitti

529 34 4
                                    

Değer verdiğiniz insanları kendinizden uzaklaştırmayın. Pişman oluyorsunuz.
Aynısını ben Murat'a yaptım. Onu affetmek istiyordum. Evet affedebilirdim. Ama bu kadar şeyden sonra ayaklarım ona gitmiyordu.

Belki şu an karşıma çıksa boynuna sarılır, kafamı o huzur bulduğum boynuna saklardım. Benim güzel yüzlüm benim yüzümden ne hâlde kim bilir?

Sinirimi, kırgınlığımı ve geçmişten gelen güven sorunumu karşıma çıkan insanlara yansıtmak istemiyordum artık.

Belki de yapmam gereken tek şey ağlamaktır. Ailem ve yaşadığım çevre bana öyle şeyler söylediler ki ne yüksek sesle gülebiliyor, ne de içim dışıma çıkacak kadar ağlayabiliyordum. Hep kısıtlanarak büyüdüm. Ailem benim örnek ve hep kıskanılan bir çocuk oarak yetiştirdiler. Aramızda asla sevgi üzerine kurulu bir ilişki olmadı. Onlar çocuk değil robot isiyorlardı. Ben bunun farkına çok geç vardım. O da Murat'ın hayatıma girmesiyle oldu. Onun ailesi benim ailemin aksine bana daha önce hiç tatmadığım çok değerli bir sevgi gösterdiler. Belki bu da bana fazla gelmiştir.

Murat çevrem ne der diye düşünmeden yaşıyordu hayatını. Sokaklardq ağlar, kahkaha atar. Ben böyle şeylerin ayıp oluğunu bilerek büyütüldüm. Ne küçükken düştüğümde ağlamama izin verilirdi ya da mutlu olduğumda deliler gibi kahkaha atmama. İşte Murat benim tam tersim biriydi. O bunların hepsini yapardı. Ben asla bu tip bir insan olamadım. O yüzden Muratla hep kavga ederdik. Bana ters düşen şeyler onun için hayatın birer parçasıydı. O benim içinde olmaktan hoşlanmayacağım bir hayat yaşamak istiyordu ve ben bu hayat için fazlalıktım.

Sanırım bu yüzden o ve ben asla tam anlamıyla biz olamadık. Tüm bunlar Murat'ın suçu demiyorum kesinlikle. Ben de ona az buz şeyler yapmadım.

Aslında güzel olduğunu düşüdüğüm bir ilişkimiz vardı. Hani şu canımlı cicimli geçen ilişkilerden. Ama sonra bana bir şeyler oldu. Belki böyle bir ilişkinin ağırlığı, çevre baskısı falan derken Murat'a hayatını dar ettim. Sinirlenir sinirimi ondan çıkarırdım. Kaç kez ayrılmaya çalıştım. Ama o benden hiç vazgeçmedi. Hiçbir zaman ağzını açıp beni kıracak tek bir söz etmedi. O her zaman bana sadık biriydi. Ben gibi egosu bulutları aşkın bir insanın hak etmeyeceği bir insandı.

Murat kendim hakkında böyle düşünmemi de sevmezdi. Ona göre her insanın iyi ve kötü yönleri vardır. Fakat hangi tarafımızı ön plana çıkaracağımız bizim seçimimizdedir, derdi. Ben kararsız biriyim duygularıma göre davranırım. Sinirliysem gözüm kimseyi görmez. İnsanlara düşünmeden konuşurum. Kırarım onları. Sonra özür bile dilemem. İşte ben böyle bir insanım.

Her insanın bazı kırmızı çizgileri vardır. Bana bunu yaparsa yüzüne bakmam dediğimiz türden. Benim için o şey aldatmaktı. O gün Murat'ın dudaklarını o yabancının dudakları üzerinde görünce kırıldım. Daha önce hiç kırılmadığım kadar kırıldım. Kalbim bilinmeyen bir el tarafından sökülüyordu sanki. Ağladım. Haftalarca. Değmiş miydi peki beni kırmasına? O çocuk benden daha mı iyiydi? (Büyük ihtimalle evet) Belki de Muratta artık yorulmuştır benden, diye düşünerek geçirdim bu haftaları.

Sonra birden yazdı bana. Hâlâ deli gibi seviyordum fakat kırılmıştım. O bana adım atıyor ben ise kaçıyordum. Son konuşmamızda anladım fazla üstüne gittiğimi. Her ne kadar başka biriyle öpüştüğünü görmüş olsam bile o beni hâlâ seviyordu. Ben de onu. Yaptığım tek şey ikimize de haddinden fazla acı çektirmekti. Ama bitti.

Acı ikimiz için de bitti.

##

Bu bölümü Emre'nin nasıl hissettiğini anlayalım diye yazdım :,)

bittiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin