"Arkadaşım beni eve bırakıyordu. Mezarlığın içinden geçen bir yolda otomobille ilerliyorduk. Arabayı arkadaşım kullanıyordu. Saat gece yarısını geçmişti. Soldan, duvarın üzerinden, 4-4,5 metre önümüze aniden beyaz bir şey atıldı. Hemen frene bastık. Önce hayvan olabile eğini düşündük. Belki de beyaz bir köpektir dedik. Frene bastığımızda, onun hizasını geçmiştik. Ona çarpmış olmamız gerekiyordu. Ama hiç bir, çarpma sesi duymamıştık. Arabayı durdurmuştuk, fakat inemedik. Garip bir şeyler olduğunu farketmiştik. Arkadaşım büyük bie çığlık attı. Ne oldu diye ona dönüp baktım. Arkadaşımın yüzü bembeyaz olmuş, dikiz aynasından arkaya bakıyordu. Neler oluyor diye dönüp arka tarafa doğru baktım... O anımı anlatamam. Ani bir çığlıkla olduğum yerde donup kaldım. Arabamızın içinde arka koltuğun ortasında, gelinlik giymiş bir kadın oturmuş bize bakıyordu... Ondan sonra arabayla mezarlıktan nasıl çıkrığımızı bilmiyoruz. Ön cama yapışmış vaziyette, aydınlık bir yede arabayı durdurduk. Kendimizi arabadan dışarı attık. Ama beyaz gelinlikli kadın artık arabada değildi. Oraya nasıl gelip, nasıl gittiğini hiç bir zaman anlayamadık