Düşün
Bu hayatın seni içine çektiğini düşün.
İçine düştüğün kuyu hayatın mı ?
Değil mi ?
Bu çırpınışlar niye peki ? O karanlık dehlize bir adım yükselmek adına bir parça kurtulmak için seni boğan o küflü, nemli havadan, yaşantılarınla kirlenmiş ıslak ellerinle taş örme bu duvarlara tırmanmak ne kadar yorucu hatırladın mı ?
Düşün
Uğrunda serkeş yaşadığın bu hayatta kaç kişi hala hayatında. Incir çekirdeğini doldurmayan ama bütün benliğine yayılan o sebeblerden dolayı kaç kişiyi çıkarıp attın hayatından ? Kaç kişi girdi hayatına "bir daha asla" dediğinden bu yana ? Bir yanılsamadan ibaret hoş gözüken gözlerin hatırda kalır hiçbir yanı olmamasına rağmen gecelerce yatağında kıvrana kıvrana onu düşündüğün günleri hatırladın mi ?
Düşün
İki mavinin sana dar geldiği günleri, deniz ve gök arasında sıkıştığın günleri düşün. Dehlizin en kuytu köşesinde içine kapandığın anı, sonrasında aslında bütün dehlizlerin bütün kuytuların, kuyuların senin kendi içinde barındırdığını anladığın günü düşün. Yolunu kaybeden kervan, kervanı kaybeden bedevî gibi hissetmiştin ya hani hatırladın mı ?
"Madem bu dünya bir kervan biz de bu kervanda toza dumana bulanarak yol almaya çalışan bir bedeviyiz, o zaman yol alanım da yol verenin de bahtı açık olsun."
Hey merhaba. İlk bölümümü yazdım. Sence nasıl. Düşüncelerin benim için gerçekten önemli lütfen yorum kısmına düşüncelerini yazar mısın ?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yalnızlığın Pusulası
RomanceBu kitap belirli bir kurgusu olan bir hikaye veya roman değildir. Kendi kişisel görüşlerimi, izlenimlerimi belirli bir lirikaliteyi dikkate alarak yazıya döktüğüm metinlerdir. Aşkın, nefretin, sevginin, hüznün ve ayrılığın yazısıdır bu kitaptaki yaz...
