Jimin İle Texting

02.

Telefoumu kapatmaya yelteniyordum ki gelen bildirimle şok geçirmem bir oldu.

*ParkJimin bir yorumda senden bahsetti.*

Hemen bildirime tıkladım.

ParkSeyeon: Merak etme yarına da ondan vazgeçersin
ParkJimin: @ParkSeyeon öyle bişey asla olmayacak ;)

Aish! Kafayı yedirtecek bu çocuk bana! Daha bu sabah bana yavşayan çocuk şimdi gitmiş bir kızla sevgili olmuş ve onu asla bırakmicam diyor! Aslında kafayı yemektense daha çok farklı bir duygu hissediyordum, üzüntü...

Park Jimin? Sen ne yaptın bana böyle? Şuan yolun ortasına çöküp deli gibi ağlamak istiyordum. Ve bünyem de bu isteğimi doğrulamıştı. Şuan dizlerim yerde ve kafam da ellerimin arasındayken ağlıyordum. Bildiğiniz hıçkırıyordum.

"Seyeon! Noldu sana!"

"Mi-cha... Ben hiç iyi değilim..."

Kulağıma doğru eğilerek kimsenin duymayacağı bir ses tonuyla fısıldamaya başladı.

"Jimin değil mi?"

Jimin... Jimin kelimesini duyduğum gibi ağlamam daha da artmıştı.

"Gönderisini mi gördün?"

"E-Evet..."

"Hey Seyeon noldu!"

Kafamı kaldırdığımda bana endişeli bir şekilde bakan Sun-bae'yi fark etmiştim. Başımı kaldırıp etrafa baktığımda Jimin'i görememiştim.

"Sorun yok arkadaşlar dağılabilirsiniz."

Neden herkes burdayken o yoktu? Zorlukla ayağa kalktım ve bu tarafa doğru hızlı adımlarla yürüyen Jimin'le göz göze gelmiştim. Duruşum acınası bir haldeydi.

"Hey noldu burada?"

Mi-cha'nın kolundan destek alarak dikleştim ve Jimin'in yanından geçip gittim. Giderken sadece gözlerime bakıyordu. Bense hiç bir tepki vermeden ilerlemeye devam ettim.

"Seyeon beni bekle!"

Arkamı dönüp Mi-cha'ya baktım. O sırada Jimin gerçekten üzüldüğü belli olan yüz ifadesini takınmıştı bile.

"Kızım az biraz sakin ol. Noluyor canım anlat bana?"

"Mi-cha..."

Yeniden ağlamaya başlamıştım.

"Mi-cha ben yapamıyorum... Hani beni seviyordu? Hani ben üzülürsem o da üzülürdü? Hani o üzülürse de üzerdi? Yalan mıydı bunlar?"

"Güzelim şimdi sakin olman gerekiyor çünkü Jimin pürdikkat burayı izliyor."

Kafamı kaldırıp Jimin'e baktım. Ardından da sevgilisinin elini tuttuğu ellerine. Ellerine baktığımı fark etmiş olacak ki ellerini birbirine kenetlemişti.