You Will Just Say Mr. Min | MYG

-0.2-

     Sabahın köründe olduğumuz için sadece bir iki kişinin olduğu sokağı süzdüm bir kaç dakika arabanın içinden . Bu aralar izleniyormuşum hissi peşimi bırakmıyordu . Hayır bu benim için anormal bi durum değildi ama yani insan düşünüyordu acaba bu sefer kim diye ? Genelde öldürdüğümüz çete başlarının adamları ya da yanında sürünüp götünü yalayanları mı demeliyim ? Ahhhh herneyse onlar bir süre bizi takip eder sonra götleri yemeyip yavaş yavaş peşimizi bırakırlardı .

     Bazı ruh hastaları da çıkmıyor değildi , sanki o sik kafalı patronları dünyayı kurtarıyormuşta biz öldürmüşüz gibi bi kafaya bürünüyorlardı . Hayır madem o kadar seviyosun sık kafana git o rahatsız patronunun yanına ne diye bizi bunu yapmak zorunda bırakıyosun . Ahhhhhh cidden !

    İnsan öldürüyordum doğru ama genelde bunu yaptığım adamlar ya organ mafyası ya tefeci ya da kadın pazarlamacılığı yapan piçler oluyordu . Öyle önüme gelene sıkmıyordum iki üç tane . Bunu öyle fantazi haline getiren bi tip değildim yani . Jungkook ' ta benim gibiydi . Ahhhh ama Namjoon hakkında aynı şeyi söyleyemeyebilirim . Gerçi o da zevk olsun diye öldüren bi tip değildi . Sadece sinirlerine bir tık daha hakim olamıyor deyebilirdim . Namjoon ' un bu sinir problemleri yüzünden kaç defa yakalanmak üzere olsakta grubun beyni oydu . Yani bizi o durumdan kurtaran yine o oluyordu . Kendi sıçıyor sonrada kendi temizliyordu ve bu böyle olduğu sürece benim açımdan pek sıkıntı yoktu .

Fakat Jungkook için aynı şey geçerli değildi . O aramızda ki en masumumuzdu . Yakalanmaktan deli gibi korkuyordu ve ne zaman Namjoon yüzünden yakalanıcak olsak Namjoon ve Jungkook çok büyük kavga ediyolardı . Bazen fiziksel bazen sözel oluyordu bu o anki ruh hallerine ve sinir katsayılarına bağlıydı . Zaten Jungkook ve Namjoon sadece böyle zamanlarda kavga ederdi . Asıl bombalar Namjoon ve benimkilerdi . Ota boka kavga edebiliyorduk . Ama dediğim gibi grubun beyni oydu grubun bel kemiğide ben . Birbirinizi seviyor musunuz derseniz ? Sanırım seviyorduk . Aramızda ki bağ ne kadar psikopatça olsada kopamıyorduk işte garipti . Çokta sorgulamaya gerek yoktu zaten .

    Jungkook ? Onunla aramızda olan ilişki biraz daha farklı ve çokça da karmaşıktı . Jungkookla aynı evde kalıyorduk . Jungkook ' un bana olan hislerinin farkında olabilecek bi kadındım ki zaten o da asla gizlemek gibi bir çabaya girmiyordu . Çoğu zaman sevgilimmiş gibi davranıyordu bende hiç bozuntuya vermiyordum . Jungkook şu hayattaki ciddi manada duygusal bağ hissettiğim ve yanımda olan tek kişiydi . Bununla mutlu oluyordu ve bende bunu bozmuyordum . Hatta hoşuma gittiği zamanlar bile oluyordu . Uyurken belimi okşamasını seviyordum mesela . Bana bir kaç saatliğine stabil bi hayatım varmış gibi hissettiriyordu . Tabi her sevgilinin yaptığı bazı şeyleri yapmıyorduk . Örneğin seks gibi .

     Jungkook bize göre daha saftı . Birini vurduğunda bir iki saat boşluğa kitlenirdi hep mesela . Bu yüzden genelde ona bırakmadan ben vurmaya çalışırdım . Bu yaptığından hoşlanmadığı hatta belkide nefret ettiği her halinden belli oluyordu . Sanırım onu sadece bir defa tereddüt etmeden birini vururken görmüştüm .

Flashback

Bağlı bi şekilde karşımızda duruyor olmasına rağmen o sokuk cesaretinden bir gram bile ödün vermeyen hıyara son bir kez bakıp kafamı kaldırıp küçük bir kahkaha attım . Bu yüzden üzülmüyordum işte böyle piçleri vurduğum için üzülmüyor ya da vicdan azabı duymuyordum .

     Karşıma geçmiş yaptığı vatan göreviymiş gibi öve öve pazarladığı kadınları anlatıyordu . Böyle piçleri vurduğum için üzülmeyi bırak madalya falan almalıydım . O erkekliğini kökünden söküp ağzına tıkmamak için kendimi fazlasıyla kasıyordum . Şunu şuracıkta gözümü kırpmadan tamda erkekliğinden vurmayı o kadar çok istiyordum ki . Ama o lanet olası Namjoon ' un kutsal ( ! )
emri yüzünden elim kolum bağlı duruyordum .