"Beni napıcaksın?" Dedim. Bir anda kendimi başka bir yerde buldum. "ne yapacaksın?" Diye sordum. "Seni katil yapıcağım" "ben kimseye çalışmam,kimseyi öldürmem zaten çektiğimi çektim. Yeter artık" "ben istersem olur" başım ağrıyınca hayır bunu Slendrmanle alakası yoktu. Yoksa olan oldu mu?
"Ne oldu?" Küçük bir çığlık attım. "İyi misin?" Hayır anlamında kafamı salladım. Biraz daha kendime gelince ayağa kalktım ama ayakta duracak halim az çok vardı. "Yatmam gerekiyor" beni gine ışınlandı . Kendisi kayboldu. Odaya varınca odaya göz gezdirdim. Normal bir odaydı. Odada beyazın tonları kullanılmıştı. Bir yatak,çalışma masası ve sandalye vardı. Cam vardı. Öyle,sonra yattım.
Sabah Sally'nin sesi ile uyandım. Yemek hazır olduğunu söyledi. Tamam dedim. Üstümü değiştirdim. Sonra cama baktım. Birinci katta olduğumu fark ettim. Camı açtım. Hiç yapmamam gereken bir şey yaptım. Aşağı baktım,ürkmedim değil. Sonra fark ettim ki ben kendimi savunacak bir şey yok. Etrafa baktım. Bir şey bulamadım. Aşağıdan bana seslendiler. Geliyorum dedim. Sonra rasgale bir odaya girdim. Masanın üstüne baktım. Ne güzel,bir tabanca ve bıçak mükemmel. İkisinide kemerime taktım. Camı açıp dışarı atladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lisa Black -Bir creepypasta Hikayesi-
FanfictionKız onu yaralı görünce içi el vermedi. Ona yardımcı olmak istedi. O yüzden ona doğru yürümeye başladı. Ona yaklaştı. Çantasında olan ilk yardım malzemesi çıkartı. Onun yarasını sardı. O da gitmesi gerektiğini söyledi ama o ayakla yürümesi zor olacak...
