Mira DJ'in yanına giderken derin bir nefes aldım. Bu kız cidden çok değişikti. Hayır yani Ege varken DJ'e ne gerek vardı?
Yavaş yavaş salon dolmaya başlamıştı.
Mira yanıma gelince bir masaya geçtik.
"Sana düştü zaten partiyi başlatmak."
Göz devirerek karşılık verdi. Ben de bir şey söylemedim.
Parti dedikleri sıkıcı bir müzik eşliğinde dans etmekten başka bir şey değildi.
Ben aslında sabırsızlanarak Ege'nin sahneye çıkmasını bekliyordum.
Ama daha çok vardı sanırım...
"Kumsal ben geliyorum birazdan." Diyen Mira'ya baktığımda kuzenine el salladığını gördüm.
"Peki."
O kuzeninin yanına gitti, ben de içecek bölümünün önündeki sandalyelerden birine oturdum.
Görevliden bir bardak şeftalili meyve suyu istedim. Gözlerimle etrafı taradım. Ege gözükmüyordu.
Meyve suyunu almadan ayağa kalktım. Ayaklarım beni istemsiz bir şekilde prova odasına götürüyordu.
Ses çıkarmamaya özen göstererek aralık olan kapıdan içeriye göz attım.
Tahmin ettiğim manzarayla karşılaşınca gülümsememe engel olamadım.
Gitarının telleriyle kaşları çatık bir şekilde oynuyordu. Gergindi sanırım.
Bir kaç nota denedikten sonra ayağa kalktı.
Kapının kenarına çekilip kendimi duvara yasladım.
Ayak sesleri yaklaşırken arkamı dönüp yürümeye başlamıştım.
"Kumsal."
İsmimi duymamla arkama döndüm. Ah, yakalanmıştım....
"Efendim?"
"N'apıyorsun burada?"
"Hiç, öyle dolaşıyordum da gitar sesini duyunca bakmak istedim. Sorun yoktur umarım."
"Yok , hayır . Neden olsun ki?"
"Bilmem."
O gülümseyerek eliyle bana 'gel'işareti yaptı. Ben de anlamazca suratına baktım.
"Sana komşum olduğun için bir ayrıcalık yapacağım tabii istersen."
"Ne ayrıcalığı?" dediğimde kalp atışlarım hızlanmaya başlamıştı. Eğer bir rüyadaysam kimse beni uyandırmasın lütfen.
"İlk sen dinlemek ister misin performansımı?"
Allah'ım... Kalpten gidiyorum...
"Tabii, neden olmasın?"
O prova odasına girerken ben de peşinden gittim.
O yerini aldı, ben de karşısındaki sandalyeye oturdum.
Gerçekten bu yaşadıklarım gerçek miydi?
''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''''
Yavaş adımlarla parti salonuna girdim. Ege yarım saat sonra çıkacağını söylemişti.
Gözlerim hemen Mira'yı aradı. İleride onu görünce koşarak yanına gittim.
"Neler olduğuna inanamayacaksın!"
"Neler oldu? Ağzın kulaklarına varıyor."
"O kulaklar varya o kulaklar.... Az önce ilk defa bu kadar güzel şarkılar dinledi."
Mira göz devirerek konuştu
"Yine gizlice Ege'yi izledin değil mi?"
"Bu sefer gizlice değil ."
Gözlerini kocaman açtığında
"Ege kendisi onu izlememi istedi. Tabi bunu komşusu olduğum için yaptığını söyledi ama yine de çok güzeldi."dedim.
"Ciddi misin?"
Başımı onaylamak amacıyla salladım.
"Dans etmek ister misin?"
Dediğinde cevabım "gerek yok."oldu.
Mira çoktan dans pistinde yerini almıştı bile.
Böyle şeyler hiç bana göre değildi. Genelde hayatın içinde yaşamayı değil de dışarıdan seyretmeyi tercih ederdim. Böylesi daha sakin ve huzurlu oluyordu bana göre.
İçeceğimi yudumlarken sahneye çıkan kıza çevirdim bakışlarımı.
"Karaoke vakti!" diye bağırınca elimi ister istemez kulağıma götürdüm.
Gerçekten iğrençti.
Salondan içeriye adımımı atar atmaz sıkılmıştım zaten. Bir de milletin karaokesini mi dinleyecektim?
Yüzümü tekrar sahneye çevirdim.
Sahneye çıkmak için deli gibi el sallayan oğlanı çağırıyordu az önce bağıran kız.
Göz devirerek telefonumu elime aldım.
Kafa dağıtmak için indirdiğim oyunu açtıp büyük bir heyecanla oynamaya başladım. Gerçekten eğlenceliydi.
Oyun bittiğinde karşıma çıkan reklam yine benim cesaretlenmeme sebep olmuştu. Siyah , ip tarzı bir şeye geçirilmiş ucu kulaklık şeklinde olan bir kolyeydi. Bir an Ege'nin çok hoşuna gideceğini düşünerek sipariş etmiştim.
Bana neler oluyordu bilmiyorum . Ama içimden bir ses o kolyeyi almamı haykıra haykıra söylüyordu ve ben de içimden gelen o sesi dinlemeyi tercih etmiştim.
Herkes şarkı söyleyen oğlana eşlik ederken derin bir nefes aldım. Acayip sıkıcıydı. Bana kalırsa Ege hepsinden kat kat daha iyi şarkı söylüyordu.
Birkaç kişi daha sahneye çıktıktan sonra Utku Hocayı sahnede yerini alırken izledim. Müzik öğretmeniydi.
"Sevgili öğrenciler! Şimdi geldi sıra partinin sürprizine... Ya da yıldızına mı desem? Karşınızda Ege Ufuk."
Salonda alkışlar ve ıslık sesleri yükselirken içimi bir heyecan kapladı.
Tekrar dinleyecek olsam bile heyecan basıyordu işte....
